Afganistanistan’da kadın hakları savunucusu gazeteci Mena Mangal, Kabil’de sokak ortasında vurulup öldürüldü. Mangal, ülkede kız çocuklarının okula gönderilmesi fikrini savunuyordu.
Mangal’ın yakınları, Mangal’ın Afganistan parlamentosunun alt kanadındaki kültür danışmanlığı görevi için ofise gitmek üzere araç beklerken motosikletli iki saldırganın ateş açması sonucu vurulup öldüğünü duyurdu.
Saldırıyı üstlenen olmadı
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasrat Raimi de Mangal’ın Kabil’in 8. Bölgesi olarak bilinen yerde vurularak öldürüldüğünü açıkladı.
Kabil’deki Karte Naw pazar alanı yakınında olaya tanık olan esnaf, motosikletli iki kişinin kadın gazeteci Mangal araç beklerken ona yaklaştıklarını ve ateş açtıklarını anlattı.
Bakanlık Sözcüsü Mangal’ı vuran saldırganların kaçtıklarını ve özel polisin konuyu soruşturduğunu belirtti. Saldırıyı henüz üstlenen olmadı.
Facebook’tan ölüm tehdidi
Mangal, 3 Mayıs’ta Facebook hesabından kimliği belirsiz kişiler tarafından ölümle tehdit edildiğini duyurmuştu. Mangal şöyle demişti: “Ölüm tehditleri alıyorum. Güçlü bir kadın olarak ölümden korkmuyorum. Ülkemi seviyorum.”
Mangal 20 yıldan fazla bir süre ülkedeki özel kanallardan biri olan Ariana’da sunuculuk yapmış Peştu dilinde yayın yapan Lamar Kanalı ile ülke çapında yayın yapan Shamshad TV’de çalışmıştı.
Devlet korumadı
Afganistan’daki kadın hakları ve kızların okula gönderilmeleri konusunda fikirlerin savunulduğu popüler sosyal medya hesaplarını da yöneten Mangal, 2017 yılında ise kişisel zorla evlendirilme hikâyesini kaleme almıştı. Açtığı boşanma davası Mayıs ayı başında sonuçlanmıştı.
İnsan hakları savunucuları Mangal’ın ölüm tehditleri aldığına dair açıklamalarına rağmen devletin koruma altına almamış olmasına tepki gösterdi.
"Kadınları sessizliği"
Afgan siyaset bilimci Maro Wardak, suikast ardından özellikle kadın gazetecilerin sessiz kalmalarını Twitter hesabından eleştirdi. Wardak şunları yazdı:
“Sesi ve duyurabilecek platformu olan kadınların sessizliği tiksinti verici. Sadece kendi imajları ile kurumlarının ilerlemesiyle ilgili gibiler. Erkeklerimizin onur ve cesareti çoktandır zaten uykudaydı, şimdi de kadınların sessizliği kızkardeşliğimizin gücünü öldürecek.”
Afganistan'da kadın haklarıAfganistan"da 1992″de iktidara kökten dincilerin gelmesiyle, kadınların sahip olduğu sosyal, ekonomik ve kültürel haklar bakımından çok daha geriye gidilen bir dönem başladı. Sonrasında ise 1996-2001 arasında iktidarda kalan Taliban dönemi kadınlara karşı resmen savaş ya da cihat ilan etti. Kelime anlamı "İslam öğrencileri" olan Taliban, şeriat okullarından yetişen ve mülteci kamplarında toplanan askerlerden oluşuyordu. Ülkeyi şeriatla yönettikleri dönemde, Afganistan özellikle kadınlara uygulanan baskılarla gündeme geldi. Yanında erkek yoksaHiçbir kadın yanında erkek olmadan evden çıkamıyor, erkek doktora muayene olamıyor, hatta erkek bir doktorun olduğu bir ekip tarafından ameliyat edilemiyordu. Tüm kadınlar, başlarından ayakuçlarına kadar bedenlerini bütünüyle örten burka giymek ve gözlerini de kapamak zorundaydı. Evlerin camlarından kadınların görünmemesi için camların karartılması ya da siyaha boyanması şart koşuldu. Kadınlar intihar ediyorTaliban iktidarı 2001'in sonlarında sona erdi. Karzai devlet başkanı seçildi. Ancak, Afganistan da fazla değişen bir şey olmadı. Kadınlara yönelik hak ihlalleri devam etti. Depresyonda olan, uygun ilaç bulamayan ve tedavi göremeyen kadınlar arasında, böyle yaşamaktansa kendisini öldürenlerin oranında çok büyük bir artış görüldü. Güçlüklerle dolu yaşamlarından kaçabilmek için kendilerini yakarak intihar etmeyi seçen kadınların sayısı giderek artıyor. Çünkü en ucuz intihar şekli bu. Yapılan araştırmalara göre Afgan kadınlar en kolay ateşe ulaşabiliyorlar. Birleşmiş Milletler Kadınlar Kalkınma Fonu'na (UNIFEM) göre Afgan kadınlarının yaklaşık yüzde 90'ı okuma yazma bilmiyor. • Kız çocuklarının yalnızca yüzde 30′u eğitim alabiliyor. Eğitim alamayan kız çocuklarının oranı, güneydeki Urozgan ve Zabul bölgelerinde yüzde 90'a kadar çıkıyor. • Bir Afgan kadını başına 6.6 çocuk doğumu düşüyor; ki bu dünya ortalamasının iki buçuk katından da fazla. Kadınların sadece yüzde 2′si doğum kontrolü uygulayabiliyor. • Her üç Afgan kadınından birisi, fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddete maruz kalıyor. • Afgan kadınlarının ortalama yaşam ömrü 44 yıl. • Evliliklerin yüzde 70-80'i çeşitli nedenlerle baskı altında ve çocuk yaşta gerçekleştiriliyor. • Kız çocuklarının yüzde 57'si 16 yaşından önce evlendiriliyor. Birçok erkeğin, ergenlik öncesi yaşta birden fazla eşi var. • Dul kalan kadınlar, ölen kocalarının akrabalarıyla evlendiriliyor. .• Kadınların mülkiyet ve miras hakkı anayasal koruma altında değil. Tecavüz, yasalarda açık bir şekilde suç olarak tarif edilmiyor. |
(EMK)