Uluslararası Af Örgütünden yapılan yazılı açıklamada, "Nesime, hayatının büyük bir bölümünde Suudi Arabistan'da kadın özgürlüğü için mücadele etti ancak bu mücadelede kendi özgürlüğünü kaybetti” denildi.
Mücadele eden kadınlar cezaevinde
Nesime'nin kadınların araç kullanma ve gündelik işlerini erkek bir "vasi" olmaksızın gerçekleştirme hakkını savunan önde gelen aktivistlerden biri olduğuna dikkat çekilen açıklamada, Nesime'nin Temmuz 2018'de tutuklandığından beri cezaevinde işkenceye maruz kaldığı ve hücre hapsinde tutulduğunun altı çizildi.
Açıklamada, Suudi Arabistan'ın kadınların dışarı çıkmak ve diğer temel ihtiyaçlarını karşılamak için erkek yakınlarından izin almalarını gerektiren vasilik yasalarının son aylarda yürürlükten kaldırılmasına rağmen vasilik sistemine son verilmesi için mücadele eden kadınların halen cezaevinde bulunduğu kaydedildi.
"Nesime'ye moral ver"
Nesime'nin cezaevindeki koğuşunda yetiştirdiği bir bitkisi olduğu aktarılan açıklamada, bitkinin Nesime’nin çok özlediği dış dünyayla arasındaki tek bağ olduğu vurgulandı.
"Nesime'ye moral ver" kampanyası hakkında bilgi verilen açıklamada, "Sosyal medya hesaplarında bahçe işleriyle uğraşırken veya güneşin tadını çıkarırken çektiğin bir fotoğrafını paylaş. @nasema33 ve @KingSalman hesaplarını etiketlemeyi unutma ve #NesimeyeÖzgürlük #FreeNassima etiketlerini kullan” denildi.
Suudi Arabistan'da kadın hakları Suudi erkekler, dört eş sahibi olabiliyor ve bu eşlerin Müslüman, Yahudi ya da Hıristiyan olması konusunda bir sınırlama yok. Fakat Müslüman kadınlar, yalnızca Müslüman erkeklerle evlenebiliyor. Bir kadının, Suudi Arabistan dışında diğer Müslüman ülkelerden bir erkekle evlenebilmesi için de devletin izin vermesi gerekiyor. Hicaba uygun olarak siyah çarşaf giymek zorundalar. Bu da yetmiyor; peçe takıp yalnızca gözlerini açıkta bırakacak şekilde örtmeleri gerekiyor. Eğer peçe ile gözleri açıkta bırakan kısım geniş olursa, bu aralığın transparan bir kumaş ile gölgelenmesi gerekiyor. Ayrıca erkeklerin dikkatini çekmemek için renkli çarşaf giymeleri de yasak. Kadınlar, yasal olarak araba ya da bisiklet kullanamıyor. Din polisi korkusundan kendi mahallelerinde bile tek başlarına dolaşamayan kadınların Suudi Arabistan sınırları dışına çıkmak için kocalarından ya da babalarından izin almaları gerekiyor. Kadınlar üniversiteye gidebiliyor, ancak erkeklerden ayrı eğitim almaları şart. Eğitmen erkekse, dersi ancak video/ audio sistemi aracılığıyla izleyebiliyorlar. Suudi kadınlar, haziran ayında yasağın sona ermesiyle, ehliyet alma ve araç kullanma fırsatını buldu. Ülkede "kadınların araç kullanmasına zn veren yasa çıkarılması" talebiyle ilk kez 1990'da kampanya düzenlendi. Kampanyalar, 2011, 2013, 2014 ve 2015 yıllarında da geniş katılımlarla devam etti. Dünyada kadınların araç kullanmasının yasak olduğu tek ülke olan Suudi Arabstan'da, Üst Düzey Alimler Kurulu tarafından "Kadınların araç kullanması haramdır" şeklinde verilen fetvadan dolayı yasal değişiklik yapılamıyordu. Suudi Arabistan'da kadınlara yönelik alınan kararlardan biri de futbol maçlarını izlemelerine dairdi. Suudi kadınlar, 2018 yılı itibarıyla ülkedeki üç stada girebiliyor. Suudi Arabistan'da yazılı bir yasa olmamasına rağmen kadınlara verilmeyen sosyal hakların başında seyahat hakkı geliyor. Kadınlar, yanlarında bir erkek olmaksızın tek başlarına seyahat edemiyor. Ancak geçen ocak ayında yerel basında, Suud Arabistan'da artık 25 yaş üstü kadınların kendi başlarına seyahat edebileceklerine yönelik karar alındığı yönünde haberleri yer aldı. Dünyada uzun yıllar kadınları seçme ve seçilme haklarından mahrum bırakan tek ülke konumunda olan Suudi Arabistan'da, eski Kral Abdullah bin Abdülazz'ın 25 Eylül 2011'de yaptığı değişiklikle kadınlar, 2015 seçimlerine katılmaya hak kazanmış, kısmen seçme ve seçilme hakkı elde etmişti. |
(EMK)
Haberi Anadolu Ajansı'ndan derledik.