Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard, Trump’ın ABD’nin “Gazze’yi devralacağını” söylemesinin ve bir kez daha yaklaşık 2 milyon Filistinliyi Gazze’den komşu ülkelere zorla nakletmeyi savunmasının utanç verici olduğunu söyledi.
5 Şubat’ta İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Washington’da bir araya gelen Trump, Gazze'deki Filistinlilerin gidecek başka yerleri olmadığı için Gazze'ye döndüklerini iddia ederek “bu yüzden insanların Gazze'ye geri dönmemesi gerektiğini düşünüyorum” demişti.
Ayrıca Trump, Gazzelilere daha uygun koşullarda yaşayabilecekleri alanlar inşa edilmesi konusunda Mısır ve Ürdün ile görüştüklerini açıklamıştı.
Trump: İnsanların Gazze'ye dönmemesi gerektiğini düşünüyorum
"İnsanlığa karşı suç"
Callamard, Trump’ın önerisinin uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu kaydetti.
Callamard, Trump’ın Filistinlileri istekleri dışında işgal altındaki bölgeden zorla sınır dışı etme planlarının savaş suçu olduğunun altını çizdi. Ayrıca Callamard, Trump’ın bu planlarının Filistinlilere yönelik sistematik saldırının bir parçası olarak gerçekleştirilmesi durumunda insanlığa karşı işlenen suç kapsamına girdiğini belirtti.
"Filistinliler topraklarında kalmak için mücadele etmekten vazgeçmedi"
Callamard sözlerini şöyle sürdürdü:
Başkan Trump’ın yorumları, son 16 aydır İsrail’in Gazze’deki soykırımına maruz kalan ve on yıllardır yasadışı işgal ve apartheid koşullarında yaşayan Filistinlileri tehlikeli bir şekilde insanlık dışına çıkarıyor. Gazze’deki Filistinlilerin çoğu, 1948’deki Nakba’dan hayatta kalanlar ve onların torunlarıdır. Bugüne kadar İsrail tarafından defalarca köklerinden koparılmalarına, mülksüzleştirilmelerine ve geri dönüş hakkından yoksun bırakılmalarına rağmen topraklarında kalmak ve insan haklarını savunmak için mücadele etmekten vazgeçmediler.
İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımına; Batı Şeria’nın işgali ve hukuk dışı öldürmeler, İsrail devletinin desteklediği yerleşimci şiddeti, geniş çaplı arazi müsadereleri ve Filistinlilere yönelik keyfi gözaltılar, zorla kaybetmeler, işkence ve diğer türde kötü muamele vakaları eşlik etti.
"Ne İsrail'in ne ABD'nin sorumluluğundan hiç bahsedilmedi"
Gallamard, “Başkan Trump, Gazze’deki tahribata, öldürmelere ve yaşama elverişsiz koşullara atıfta bulunarak, burayı bir ‘yıkım sahası’ olarak adlandırdı ancak tüm bu tahribatın meydana gelmesinde İsrail hükümetinin sorumluluğundan hiçbir şekilde bahsetmedi” dedi.
Ayrıca Gallamard, İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımda kullanılan silahların sağlanmasında ABD hükümetinin rolünün gözardı edildiğine dikkat çekti.
Uluslararası toplumu Trump’ın Gazzelilere yönelik açıklamalarını reddetmeye çağıran Gallamard, “uluslararası hukuk uyarınca İsrail’in hukuksuz işgaline son vermek, apartheid sistemini ortadan kaldırmak, uluslararası toplumun Filistinlilerin ve İsraillilerin insan haklarını savunmak adına diplomatik çabaları artırması her zamankinden daha önemli” dedi.
"GAZZELİLER GİDECEK, ŞERİT 'RIVIERA' OLACAK"
Dünya Trump'ın Gazze Şeridi'ne “el koyma” niyetine tepkili
“Gazze’yi devralacağına” yönelik açıklamalarıyla Trump’ın bölgede acilen ihtiyaç duyulan insani yardım ve yeniden yapılanma ihtiyacını pazarlık kozu olarak kötüye kullandığını söyleyen Callamard, “Hiçbir devletin, işgal altında yaşayan korunan bir halka, jeopolitik satranç oyununda piyon muamelesi yapma hakkı yoktur” dedi.
(EC)
