Uluslararası Af Örgütü 2015 İnsan Hakları raporunun Türkiye bölümünde ifade ve toplanma özgürlüğüne dönük ihlaller, aşırı güç kullanımı, işkence gibi bölümlerin yanında cezasızlık başlığı da yerini korudu.
Raporu bugün düzenlenen basın toplantısında paylaşan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Kampanyalar ve Savunuculuk Direktörü Ruhat Sena Akşener, kronik bir sorun olan cezasızlığın devam ettiğine dikkat çekti.
Şırnak, Cizre’de 1993-95 yıllarında 21 kişinin gözaltında kaybedilmesi ve faili meçhul cinayetle öldürülmesiyle ile ilgili davanın cezasızlıkta sembol olduğunu söyledi.
“Son derece kusurlu kovuşturma”
TIKLAYIN: TEMİZÖZ DAVASINDA TÜM SANIKLARA BERAAT
Cizre İlçe Jandarma Komutanı, emekli Jandarma Kıdemli Albay Cemal Temizöz’ün de aralarında olduğu sekiz kişinin 21 kişinin zorla kaybedilmesi ve yasadışı keyfi infaz edilmesi ile suç işlemek için örgüt kurmak suçlarından yargılandığı dava, tüm sanıkların beraatıyla sonlanmıştı.
Af Örgütü raporunda kovuşturma “son derece kusurlu” olarak tanımlandı.
“Kasım ayında eski il Jandarma Komutanı Cemal Temizöz’ün de aralarında bulunduğu sekiz davalının tümü, 1993-1995 yılları arasında Cizre’de kaybedilen ve öldürülen 21 kişi için açılan ve büyük önem taşıyan davada, son derece kusurlu bir kovuşturmanın ardından beraat etti.”
Kolluk kuvvetlerine cezasızlık
Akşener, kolluk kuvvetlerinin ölümcül güç kullandığı bazı soruşturmaların sonlanmasını cezasızlıkta ufak bir gelişme olarak tanımlasa da kolluk kuvvetlerinin ölümcül güç kullanımına karşı cezasızlığın sürdüğüne dikkat çekti.
Raporda bu durum şöyle açıklandı:
“Kamu görevlileri tarafından gerçekleştirilen insan hakları ihlalleri cezasız kalmaya devam etti. Soruşturmalar, görevdeki polis memurlarının listeleri ve kapalı devre kamera görüntüleri gibi kritik delilleri saklayan polislerce ve bu engellemelerle karşılaşan savcıların pasifliği sebebiyle engellendi. Uzun süredir sözü verilen Bağımsız Polis Şikayet Komisyonu olmadan ilerleme ihtimali ise çok azdı. Söz konusu bu engellerin yaşandığı durumlarda kovuşturmalar sıklıkla zarar gördü.”
“Gezi’deki polis ihlallerinde hesap verilebilirlik başarısız”
“2013 Gezi Parkı protestoları süresince polisin gerçekleştirdiği ihlaller için hesap verebilirliğin sağlanması konusunda da aynı başarısızlık söz konusuydu” diyen Af Örgütü, Gezi direnişinde öldürülenlere ilişkin davaları örnek gösterdi.
TIKLAYIN: "KASTEN YARALAMA" CEZASINA İYİ HAL İNDİRİMİ
* Ali İsmail Korkmaz’ın öldürülmesine ilişkin davada sanıkların suçlu bulunması, İstanbul’da barışçıl göstericiye biber gazı sıkan polisin suçlu bulunması sonuçlanan davalara örnekler oldu.
* Abdullah Cömert’i öldürmekle suçlanan polis memurun yargılamasının ve Ethem Sarısülük’ün öldürülmesine ilişkin yeniden yargılamanın sürdüğü hatırlatıldı.
* Berkin Elvan’ın öldürülmesi ya da polislerin Hakan Yaman gibi insanları yaraladığı diğer vakalarla ilgili ise dava açılmadığı, polisler tespit edilmediğini belirtildi.
Güneydoğu’da soruşturmalar ilerlemedi
Raporda Güneydoğu’daki ihlallerle ilgili gerçekleşen soruşturmalara 2014 Ekim ayındaki Kobanê protestoları sırasında öldürülenler ile ilgili yalnızca iki dava açılması, Haziran ayında Siirt’in Kurtalan ilçesinde üç protestocuya öldürme amaçlı ateş edilmesiyle ilgili 10 özel güvenlik görevlisi ve AKP belediye başkanın aile bireyleri hakkında açılması örnek verildi.
Ancak polis operasyonları sırasında aşırı güç kullanan polis memurları tarafından vurularak öldürüldüğüne inanılan vakalar da dahil birçok olayda soruşturmaların ilerlemediği belirtildi.
Cezasızlık endişesi sürüyor
TIKLAYIN: TAHİR ELÇİ'NİN DE FAİLİ: CEZASIZLIK
Rapordaki “Balistik raporlar, olay yeri incelemeleri ve savcılar tarafından tanık ifadelerinin alınması konusundaki yetersizlikler ölümler sırasında hüküm süren şartların ortaya çıkacağına dair pek umut vermedi” ifadelerinde görüleceği gibi bu tablo, cezasızlığın devamına ilişkin endişeleri de ortaya koyuyor.
Akşener, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesine ilişkin soruşturmada gelişme olmadığını ve cezasızlık endişesi duyduklarını belirtti.
Raporda da bu endişe “Faili ise yıl sonunda, soruşturmanın tarafsızlığı ve etkililiğine ilişkin endişelerin arasında, belirsizliğini koruyordu” cümlesiyle yer aldı. (BK)
* Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.