Kaynak ve fotoğraf: AA
Ankara Devlet Opera ve Balesi, sanatı da sekteye uğratan yeni tip koronavirüs sürecinde insanların yaşadıklarını sahneye taşıyacak.
ADOB'un, "Napoli Gecesi", "Azerbaycan Gecesi", "Dünya Şarkıları" gibi eserlerin sanatseverlerle buluşturulduğu etkinlik programında, pandemi sürecine uygun yeniden düzenlenmiş opera eserleri ve bale temsili de yakında yer alacak.
Türkiye'nin ilk operası olan Ankara Devlet Opera ve Balesinin ilk kadın müdürü, soprano Feryal Türkoğlu, 9 Eylül'de konser dizisi ile yeni sezonu açtıklarını aktardı.
Anadolu Ajansı'nda yer alan haberde, iki aydır "iki boş, bir dolu" olacak şekilde koltuk düzeni yaptıklarını anlatan Türkoğlu, kasım ayı itibarıyla Kültür ve Turizm Bakanlığının talimatıyla "bir boş, bir dolu" olacak şekilde seyircilere bilet satışı yaptıklarını aktardı.
Ekimde iki piyanolu "Mozart Requiem" konserini gerçekleştirdiklerini, koroyu maskeli ve mesafeli oturttuklarını, solistlerin de sahnede ve provalarda mesafeli çalıştıklarını ifade eden Türkoğlu, bu önlemler içinde Cumhuriyet Bayramı Konseri ile sezonun ilk orkestralı konserini verdiklerini dile getirdi.
"Orkestralı konserlerimizi yapmaya devam edeceğiz ama onları da küçülttük. Nefesli çalgılarımız arasında pleksiler var. Orkestradaki üye sayısını konserlerde 25 kişinin üzerine çıkarmıyoruz. Olabilecek en yoğun Covid-19 önlemlerini aldık. Sanattan ödün vermeden, sanatçılarımızın ve seyircilerimizin sağlığını korumak önceliğimiz." diyen Türkoğlu, kurumun gün aşırı, sahnenin ise her çalışma sonrası dezenfekte edildiğini vurguladı.
Kasımda sezonun ilk opera temsili "Saraydan Kız Kaçırma"yı izleyicilerle buluşturacakları bilgisini veren Türkoğlu, "Bu dönemde sağlıktan öte bir şey yok. Dezenfektan, ayak paspası, kurumun sık sık temizlenmesi, çalışanların ve izleyicilerin ateşlerinin ölçülmesi ve HES kodu olmayan kimseyi binaya almamamız başlıca yaptıklarımız" dedi.
Aralık sonunda pandemiye özel bir baleyi sahneye koymaya hazırlandıklarına işaret eden Türkoğlu, şunları ifade etti:
"Uğur Seyrek koreografisiyle bale sahneleyeceğiz. Eserin ismi Covid-19'dan esinlenilerek, '19!' oldu. Genel Müdürümüzün fikri. Diğer müdürlüklerimizden de bu tarz etkinlikler yapılmasını istedi. Pandemi bize pek çok şeyi hatırlattı. Uğur Seyrek'in librettosunda insanların pandemi sürecinde birbirlerinden uzaklaşmaları, sevdiklerimizden bedenen uzaklaşıp, kalben yakınlaşmamız gibi hassas duygularımız sahneye yansıtılıyor. Pandemiyi balede izlemek seyirciye farklı gelecektir. Çalışmalarımız başlamak üzere."
(AÖ)