Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Ses ve Görüntü İnceleme Şubesi, 17 Aralık soruşturmasıyla ilgili Emniyet Müdürlüğü’nün tapeye (ses kayıtlarının çözüm metni) dönüştürdüğü 2 bin 593 ayrı ses kaydında uygunluk incelemesi yaptı. 100 kayıt Türkçe olmadığından inceleme yapılamadı.
Hürriyet gazetesinin haberine göre, Türkçe konuşmaların yer aldığı 2 bin 483 kaydın çözümünde, “Cümle eklemesi veya cümle çıkartması sonucu anlam bütünlüğünü bozacak değişiklik tespit edilmedi.”
İnceleme, Eski bakanlar Muammer Güler, Zafer Çağlayan Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar hakkında kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu’nun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan edindiği bilgiler üzerine muhalefet milletvekillerinin talebi üzerine yapıldı.
“Basit imla hataları”
20 DVD, 2 harici harddisk ile 12 klasörden oluşan tapelerle ilgili hazırlanan raporda Adli Fen Bilimleri Uzmanı Fizik İhtisas Dairesi Başkanı Prof. Dr. Bülent Üner, Ses ve Görüntü İnceleme Şube Müdürü Uzman Dr. Timur Kaan Gündüz ile fizik mühendisleri Nurettin Ömür ve Oğuz Kasım Kara’nın imzaları yer aldı.
Raporda şu tespit yapıldı:
“İnceleme konusu tüm ses kayıtları ile ses kayıtlarına ait tapelerde yapılan karşılaştırma sonucunda; basit imla ve yazım hataları dışında, konuşmanın anlam bütünlüğünü bozacak herhangi bir bulgunun tespit edilemediği…”
“Tespit edilen yazım hatalarının sıklıkla; konuşmaların üst üste binmesi, seslendirilen kelimenin Türkçe dışı kelime olması durumlarında meydana geldiği, bir bütün olarak cümle eklemesi veya cümle çıkartılması sonucu anlam bütünlüğünü bozacak bir değişikliğin tespit edilemediği bildirir kanaat raporudur.”
10 görüşmenin kaydı kayıp
TAPE klasörlerinde ID numarasıyla çözümüne yer verilen 10 görüşme ise ‘wav’ uzantılı ses kayıtlarında bulunamadı.
Adli Tıp, tape metinlerinde bazı sayfa numaralarının iki kez yazılması, 234 numaralı sayfaya 334 yazılması, 236 yerine 216, 466 yerine 456 yazılması ve sonraki sayfaların yanlış sıralamayla devam etmesi gibi hataları da düzeltti.
Komisyondaki muhalefet milletvekilleri, şimdi Adli Tıp incelemesiyle ilgili sorulara da yanıt bulunmasını istiyor. Komisyon üyeleri, Adli Tıp’ın uygunluk raporunun TÜBİTAK’ın “montaj” sonucuna vardığı raporundaki kayıtları kapsayıp kapsamadığı, 10 tapeye ait kayıtların nerede olduğu, soruşturmayla ilgisi olmayan kişilere ait olup imha edildiyse tapelerin neden dosyada yer aldığı gibi soruların soruşturulmasını talep ediyor.
CHP’li üyeler, operasyonu yaptıktan sonra açığa alınan veya görev yerleri değiştirilen polisler ve savcıların bu amaçla da Meclis’e ifadeye çağrılmasını istedi.
Meclis komisyonu ifadeleri
17 Aralık yolsuzluk soruşturmasında savcı Ekrem Aydıner, 16 Ekim'de takipsizlik kararı verdi. Rıza Sarraf, eski İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğlu Salih Kaan Çağlayan ve eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın da bulunduğu 53 kişi hakkında delillerin usulsüz toplandığı, herhangi bir örgüte rastlanılmadığı ve suç unsurunun oluşmadığı gerekçeleriyle şüphelilerin yargılanmasına gerek görmedi.
Yılda 1 milyon Euro’luk saat
Zafer Çağlayan'a İsviçre'den getirilen değerli saate aracılık yaptığı iddia edilen Yusuf Tutuş Meclis Komisyonu ifadesinde, Rıza Sarraf'ın en iyi müşterileri olduğunu ve her yıl değeri 20 bin ile 50 bin Euro arasında değişen, toplamda 1 milyon Euro'luk saat aldığını söyledi.
Hürriyet gazetesinden Bülent Sarıoğlu'nun haberine göre, Tutuş “İsviçre’den alınmasını söylediği Patek Philippe, dünyanın en değerli saat markasıdır, beyaz altından imal edilmiştir, saatin fiyatı sonradan öğrendiğim kadarıyla 300 bin Frank civarındaymış. Bu bahse konu saati de ‘Alıp ağabeye vereceğiz’ diye söylemişti” dedi.
“Sadece çikolata”
CHP’nin komisyon üyeleri, Eski Bakan Egemen Bağış’a çikolata kutusunda gönderilen rüşvet paketini aldığı iddia edilen evdeki yardımcısı Maria Cazanji’nin ifadesinde çelişkiler olduğunu savunarak, komisyonda yeniden dinlemesini talep edeceklerini açıkladılar.
2008’den beri Bağış Ailesi’nin yanında çalışan Cazanji, paket olayıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Paketi ben açtım. İçinden çikolatadan başka bir şey çıkmadı. Daha doğrusu çikolata dışında o tabağın içinde başka bir şey yoktu. Çünkü ben her yerini gördüm. Bunun dışında o günlerde veya başka zamanda kravat veya elbise türünden bir şey gelmedi. Gelse ben mutlaka görürdüm.”
Sarraf’ın ifadelerini istediler
Sarraf, tanıklıktan çekilme hakkını kullanarak Meclis Komisyonu’na bilgi vermemişti. Ancak muhalefet partilerinin üyeleri, Sarraf ile Zafer Çağlayan arasında para alışverişinin itirafı olarak gördükleri ifadelerin Komisyon raporuna alınmasını talep etti. (AS)
