*Depremde yıkılan ve 65 kişiye mezar olan Isias Otel'in enkazı [Fotoğraf: AA]
6 Şubat depremlerinden ağır yara alan Adıyaman'da 5 bin 826 bina yıkılırken, 8 bin binanın ağır hasar aldığı kayıtlara geçti.
Depremin öncesinde yapı stokunun yüzde 85'inden fazlası kayda alınan, yüzde 50'sinden fazlası 2001 ve sonrasında inşa edilen yapılardan oluşan Adıyaman'da şehir merkezi, merkeze bağlı belediye ve köyler ile Gölbaşı, Tut, Besni ve Çelikhan ilçeleri depremden zarar gördü.
TIKLAYIN - Dosya: 6 Şubat 6 Ay
bianet'e konuşan TMMOB Adıyaman İl Koordinasyon Kurulu Sözcüsü Ufuk Bayır, yıkılan binaların çoğunun 2000 ve öncesinde yapılan binalar olduğu tezinin doğru olmadığını söyledi.
Yıkılan ve ağır hasarlı binaların yüzde 80'inden fazlasının yapı denetim süreci dışında inşa edilen, yani kaçak ve imar affıyla ruhsatlandırılan yapılar olduğunu belirten Bayır, yapı ömrünü tamamlamamış ve riskli yapı olarak kabul edilen birçok binanın dönüşümü sağlanmadığı için depremde yıkıldığını anlattı.
Depremden Adıyaman'daki kamu binaları da etkilendi. Belediyenin ana binası yıkılırken Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ağır hasarlı hale geldi. TOKİ tarafından yapılan konutlarda da yıkılan ve ağır hasar alan binalar tespit edildi.
En büyük sorun çevre kirliliği
Depremin ardından Adıyaman nüfusunun yarısından fazlası şehri terk ettiğini ve gidenlerin yarısından fazlasının da geri dönmediğini belirten Bayır, depremin üzerinden geçen altı ayın ardından kentte yaşanan en büyük sorunun çevre kirliliği olduğunu söyledi.
Moloz taşınması ve ağır hasarlı binaların yıkımı esnasında yeteri kadar sulama yapılmadığına dikkat çeken Bayır, bu durumun aşırı tozlanmaya neden olduğunu, nefes almakta bile güçlük çektirdiğini, asbestin ileride ciddi sağlık sorunlarına sebep olacağını ifade etti.
Yetkililere defalarca yerinde ayrıştırmanın yapılmaması, enkaz molozlarının şehrin dışında çevreye zarar vermeyecek alanlarda kontrollü şekilde yapılması gerektiği konusunda uyarılarda bulunduklarını söyleyen Bayır, "Şehir savaştan çıkmış bir kentten bile daha berbat görünüyor" dedi.
Ufuk Bayır |
İmar planı değiştirilmedi
Bayır, depremle birlikte yapıların inşasında müteahhitlik hizmetini sadece mimar ve mühendislerin vermesi ile müteahhitlik belgesinin verilmesi hususunda şartların değiştirilmesi gerekliliğinin ortaya çıktığını belirterek ekledi:
"Şehir merkezi imar planının depremin ardından yeniden tasarlanmasını bekliyorduk ancak deprem sonrası imar planında değişiklik yapılmadı. Zemin+4 kata kadar olan imar planı kentin tamamında deprem sonrasında da aynı şekilde uygulandı."
Bayır, yeni yerleşim yerleriyle ilgili de bilgi verdi. TOKİ-Emlak Konut öncülüğünde yapılan konutlarda kış aylarına kadar yollar yapılmadığı sürece altyapı hizmetlerinin eksik kalacağı uyarısında bulunan Bayır, yollar yapılmadığı sürece konutlar yapılsa dahi içme suyu, kanalizasyon ve doğal gazın gelmesinde sorun yaşanacağını, bu durumda da kış aylarında bu konutlarda yaşamanın mümkün olmayacağını ifade etti.
Bayır ayrıca, kentte içme suyu sorununun mahalle muhtarlıkları üzerinde çözüldüğünü, çoğu yurttaşın su ihtiyacını karşılamak için muhtarlıklarda kuyruğa girdiğini belirtti.
Öneriler
Son olarak TMMOB Adıyaman İl Koordinasyon Kurulu'nun (İKK) önerilerini paylaşan Bayır, afet verileri dikkate alınmadan plan değişikliği, tadilatı ve yeni imar planlarının yapılmaması gerektiğini söyledi.
Bayır, TMMOB Adıyaman İKK'nin diğer önerilerini şöyle sıraladı:
- Tarım arazilerinde ve taşıma kapasitesi düşük zeminlerde yapılaşmaya müsaade edilmemeli,
- İmar affıyla kaçak yapılaşmaya müsaade edilmemeli,
- İmar planı ve denetim dışı yapılaşmaya izin verilmemeli,
- Her şantiyeye bir şantiye şefi ve o şefin görevini yapması için gerekli şartlar oluşturulmalı,
- İnşaat yapılırken gerekli tüm statik ve mimari esaslar istisnasız yerine getirilmeli,
- Bitişik nizamda gerekli olan kot seviyesinin sağlanmalı ve çekiçlemenin önüne geçilmeli,
- Fay hattına yakın yerler yerleşime kapatılmalı.
(DA/VC)