Lale Sineması, 55 yıl boyunca Büyükada halkı için bir ritüel haline gelmiş, aşk acılarına ortak olunduğu, kahkahaların karşılıklı atıldığı ve ada akşamlarının eğlenceli hale geldiği bir uğrak yer.
Şimdi ise Büyükada’ya gittiğinizde onların yerini almış bir çöp yığını karşılıyor bizi. Ve o çöp yığınının içinde birbirine karışmış hikâyelerin negatifleri yer alıyor.
Lale Sineması 2017
Haberin sesli versiyonu için tıklayın
Büyükada tarihinde önemli bir yeri olan Lale Sineması’nı daha yakından tanımak, tarihi sürecinde neler olup bittiğini anlayabilmek için Ada halkının yanı sıra Lale Sineması sahibi Ferruh Dilmaç, Adalar Belediyesi Başkan Vekili Kazım Şakar ve Adalar Kültür Derneği Başkanı Özer Kangur ile görüştük. İlgili konuda yaşanan problemleri ve Lale Sineması’nın bundan sonraki durumu hakkında konuştuk.
1950 yılında kurulan Lale Sineması, 1952 yılından itibaren İsmail Dilmaç tarafından Büyükada’da açık hava sineması olarak varlığını sürdürdü. 1980 yılında kapanan Lale Sineması gösterimlerine 10 yıl ara verdikten sonra 1990 yılında yeniden gösterimlerine başladı. Ayrıca sinemanın kapanma tarihi porno filmler sürecine denk geliyor. Lale Sineması’nın kapalı olduğu dönemde farklı kimseler tarafından yeni sinemalar açılması ve izleyici kitlesinin 800 kişiye ulaşması üzerine İsmail Dilmaç, Sinema’yı yeniden açma kararı alıyor.
1990 yılında açılma kararının ardından 25 yıl gösterimlerine açık hava ortamında devam Lale Sineması, İsmail Dilmaç’ın ölümü sonrasında ailevi sebeplerden dolayı kapandı. Ada’da halen Ada Kültür Derneği’nin projeksiyon teknolojisinde yaz programları kapsamında haftada bir gösterdikleri DVD filmleri dışında bir sinema faaliyeti yürütülmüyor.
"Sinema bir kültürdür"
Lale Sineması’nın sahibi İsmail Dilmaç’ın oğlu Ferruh Dilmaç, Sinema’yı 1993 yılında devralarak 2015 yılına kadar işletiyor. Dilmaç, sinemanın kendisi için oldukça önemli olduğunu “Sinema bir kültürdür” ifadesiyle vurguluyor.
İşlettiği dönem içinde eşi ve çocuklarıyla birlikte bu işi gönül vererek yaptığını belirtirken, şu an kötü bir durumda olan Lale Sineması’nın güncel fotoğraflarını gösterdiğimizdeyse hissettiği hüzün yüzüne yansıyor. Lale Sineması’nı aslında kapatmak istemediğini ancak ailevi nedenlerden dolayı kapatmak zorunda kaldığını ifade ediyor.
Lale Sineması 1975 (sol) – 2017(sağ)
"Sinemaya gelenlerin çoğu gayrimüslim"
Ferruh Dilmaç, gösterime seçtikleri filmlerde genellikle uluslararası üretimleri tercih ettiklerini ve gelen kitleyi “Sinemaya gelenlerin çoğu gayrimüslimdi, onlar ayakta tutuyordu” olarak nitelendiriyor. Ayrıca filmleri Türkçe dublaj olarak değil, Türkçe altyazılı olarak gösterdiklerine dikkat çekiyor. Dilmaç gösterdikleri filmlerin arasında Dalgaların Prensi, Philadelphia, Braveheart ve 9 Full Moons gibi filmlerin yer aldığını söylüyor. Bununla beraber yaz aylarındaki açık hava sinemasının yanı sıra kış aylarında pasajın içinde bir kışlık sinema açtığını da dile getiren Dilmaç, ancak halkın ilgi göstermemesi üzerine kışlık sinemayı kapattıklarını belirtti
"Belediyeden destek bekliyoruz"
Sinema açmanın zor olduğuna değinen Ferruh Dilmaç, sinema sektörünün pahalı olduğunu ve kişinin kendi imkânlarıyla devam edebileceği bir alan olmadığını dolayısıyla belediyeden destek beklediğini ifade etti. Dilmaç, “Devletin de yapabileceği pek bir şey yok. Ancak belediye yer gösterebilir. Ama böyle bir durum yok. Ayrıca ruhsat işi de tehlikeli ve zor bir iş.” sözleriyle belediyenin desteğinin önemine dikkat çekti.
Adalar Belediyesi Başkan Vekili Kazım Şakar |
Aynı zamanda bir kuyumcu olan Ferruh Dilmaç, sinemaya yeniden başlama noktasında belediyeden beklediği desteği açık bir şekilde dile getirdi.
Adalar Belediyesi: Maddi destekte bulunamayız
Lale Sineması konusunda kendilerine yöneltilen eleştirileri sorduğumuz Adalar Belediyesi Başkan Vekili Kazım Şakar ise Lale Sineması’nın bulunduğu yer için bazı proje düşünceleri olduğunu belirtti.
Şakar, “Ada halkından gelecek taleplere göre açık hava sinemalarının yeniden açılması konusunda maddi destekte bulunamayız ancak mevzuat konusunda belediye olarak gerekli her türlü desteği verebiliriz.” dedi.
Halk ne düşünüyor?
- Hasan Getek (Faytoncu): Sinemanın durumu hakkında söylentiler var ama ne olacağını bilmiyoruz. Ancak adadaki yerli halk olsun, turist olsun bence herkes açılmasını istiyor.
Leyla Akpınar
- Leyla Akpınar (Emekli): Ne olacağını bilmiyorum ama biz Adalılar açılacağını tahmin ediyoruz. O nostaljiyi tekrar yaşamayı çok isterdim çünkü çocukluğum ve gençliğim orada geçti.
- Nejla Hanım (Büyükada Esnafı): Ben de gençken sinemaya birkaç kere gitmiştim ama artık kapalı; yeniden açılsa da gitmeyi düşünmüyorum. Çünkü burada oturan yazlıkçılar dışında kimse sinemaya gitmez. Kışın burada yasayan insanlar emektar insanlardır dolayısıyla zamanları yoktur. Geçim derdine düşerler.
- Oğuz Bey (Büyükada Esnafı): Ben 15 yaşına kadar Lale Sineması’nda çalıştım. Tekrar açılacağını dair bazı duyumlar var ama açılsa da gitmeyi düşünmüyorum çalıştığımız için zamanımızda yok.
Diamandi İlladis - Diamandi İlladis (Tiyatro kostümcüsü): Sinemada film izlemeyi severim. Bugün bir kaç eski film aldım kendime, Yunanistan’a izlemek için götüreceğim. 5 sene önce Zülfü Livaneli’nin “Mutluluk” kitabından uyarlanan filmine gitmiştim. 1965’ten, kapanana kadar giderdim. Türk Sineması’nı ve yazlık sinemayı çok seviyorum. Tekrar açılırsa gitmeyi çok isterim.
- Gönül Hanım (Ücretsiz ev işçisi): Sinemaya hiç gitme fırsatım olmadı. Ama tekrar açılırsa gitmeyi tabii çok isterim çocuklar için de çok iyi bir aktivite olur.
Yönetmen Ümit Ünal: Adada ticari bir sinemayı yürütecek nüfus olduğunu sanmıyorumYaklaşık bir buçuk yıldır Büyükada’da yaşayan Ümit Ünal ile Ada’nın kültür-sanat hayatı ve sinema hakkında konuştuk.Adadaki kültür sanat hayatı hakkında ne düşünüyorsunuz? Maalesef bu yıl yeni filmimin yoğunluğu yüzünden adadan biraz kopuk geçti. Büyükada-İstanbul arasında çok gidip geldim. Buranın kültürüne karışamadım. Çelik Gülersoy Kültür Merkezi’ne çok yakın oturuyorum. Orada konserler, sergiler yapıldığını görüyorum. Diğer adalardaki konser vb. etkinlikleri biliyorum, bir ikisine katıldım da. Adadaki yaşamınızda sinema ihtiyacınızı nasıl gideriyorsunuz? Burada birden fazla sinema olmasını ister miydiniz? Biz filmleri evde ya da şehir sinemalarında izliyoruz. Adada bir sinema olduğunu biliyorum ama hiç gitmedim. Açıkçası şu an işleyip işlemediğini de bilmiyorum. Ticari amaçlı olmayan bir “yazlık sinema” aslında çok hoş bir fikir bence, adanın yazlık sakinlerinin ilgi göstereceğini de sanırım. Sinema derken DVD vb üzerinden gösterim yapabilecek halka açık bir perdeyi kast ediyorum. Adanın yazlık/kışlık nüfusu herhalde ticari bir sinemayı tüm yıl yaşatmaya yetmez ama toplu film gösterimlerinin yapılabileceği bir ortam oluşturulsa eminim ilgi uyandırır. Bir ara belediye kütüphanesinde bu cins etkinlikler planlanıyordu. Şu an açık konumda olmasa bile (Temmuz ortası yeniden açılması planlanıyor) adalar içinde sadece Büyükada’da sinema olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Büyükada adaların merkezi gibi. En kalabalık nüfus burada yaşıyor. Çoğu şeyin tek örneği burada. Ama bildiğim kadarıyla adaların tek sahaf dükkânı Heybeli’de. En güzel açıkhava barı da Burgaz’da. Burada yaşayan bir sinemacı olarak “Ada ve Sinema” sorunsalı hakkında söylemek istediğiniz, kafa yorduğunuz konular var mı? Başka yerlerde yaptığım senaryo atölyelerini adada da hayata geçirmeyi istiyorum. Yukarıda bahsettiğim manada bir toplu gösterim ortamı oluşursa filmlerimle ve şahsen katılmayı çok isterim. Bir de, bir gün içinde adada geçen bir uzun metraj senaryomuz var, finansal kısmı tamamlandığında onu çekmeyi planlıyoruz. Bunlar “Ada ve sinema”ya dair kafa yordum sayılır herhalde. |
* OHO eğitimi kapsamında haberi yapan grup Ali Demirtaş (Arel Üniversitesi), Vesile Kardaş (Atatürk Üniversitesi), Barış Kop (İstanbul Üniversitesi), Yağmur Melis Şimşek (İstanbul Üniversitesi), Bermal Bingöl (İstanbul Aydın Üniversitesi), Efsun Aytan Işıktaş (İstanbul Üniversitesi), Kübra Fırat'tan (Zirve Üniversitesi) oluştu.
** Bu haber ilk önce OHO Haber Atölyesi çalışması bağlamında oho2017blog.wordpress.com adresinde yayınlandı.
Yarın: Adalar Müzesi