Cumartesi Anneleri/İnsanları 341. kez Galatasaray'da toplandı, kaybedilişinin 31. yılında Cemil Kırbayır'ı andı.
Cemil Kırbayır 12 Eylül darbesinin ardından 13 Eylül 1980'de Kars, Göle'deki evinden gözaltına alındı. 8 Ekim'de işkenceyle öldürülerek bedeni kaybedildi. Bu yılın mayıs ayında Meclis İnsan Hakları Komisyonu Cemil Kırbayır'ın akıbetiyle ilgili olarak hazırladığı raporda devletin sorumluluğu belirlendi.
Cumartesi Anneleri/İnsanları komisyonun raporunda yer alan "Devletler, bütün işkence ve gözaltında ölüm, şikayet ve bildirimlerini zamanında, tarafsız ve etkin olarak soruşturma, sorumluları adalet önüne çıkarma, cezalandırma ve kurbanlara giderim sağlamak suretiyle etkin koruyucu önlemler geliştirmekle yükümlüdür" ifalerini hatırlattı. Buna rağmen devletin kendi başvurularını görmezden geldiğini söyledi, sorumluların cezalandırılmadığını, hatta adaletin önüne bile çıkarılmadığını vurguladı.
Yapılan açıklamada, Cemil Kırbayır'ın annesi Berfo Anne'ye "oğlun işkencede öldürülmüş" diyenlerin suçlularla ortaklığı alenen sürdürmekte ısrar ettiği, Meclis raporlarıyla kayıt altına alınan katillerin yargılanması için Kars Cumhuriyet Savcılığı'nca açılan soruşturmanın da 31 yıl önce olduğu gibi etkili bir şekilde yürütülmediği anlatıldı. Cemil Kırbayır'ın sorgusuna giren Emniyet, MİT ve Genelkurmay görevlilerinni yargılanmasına başlanmadığının ve mezar tespiti için hiçbir girişimde bulunulmadığının altı çizildi.
Derin Arşivler
Cumartesi Anneleri/İnsanları "Meclis komisyonlarınca araştırılan ve failleri devletçe tasdiklenen" bir başka dosyayı daha kamuoyuyla paylaştı...
11 Ekim 1993'te Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Alaca Köyü civarında General Yavuz Ertürk komutasındaki Bolu Komando Dağ Taburu 11 kişiyi gözaltına aldı. Mehmet Salih Akdeniz, Celil Aydoğdu, Mehmet Şah Atala, Nusrettin Yerlikaya, Turan Demir, Behçet Tutuş, Bahri Şimşek, Şerif Avar, Hasan Avar, Ümit Taş ve Abdo Yamuk gözaltında kaybedildi. Gözaltına alındıktan 11 yıl sonra toplu mezarda 11 kişinin kemiklerine ulaşıldı. Aralık 2004'te Meclis'te konuyla ilgili bir komisyon oluşturuldu. Komisyon gözaltında öldürüldüklerini tespit etti ve öldürenlerin listediyle birlikte Meclis raporlarına işledi. Ancak araştırmanın üzerinden geçen yedi yıla rağmen failler yargı önüne çıkarılmadı.
Komisyon kurmanın, devlet eliyle kaybedildiklerini itiraf etmenin yeterli olmadığının vurgulandığı açıklamada suçluların cezalandırılması, mezarlarının teslim edilmesi istendi. "Derin arşivler" açıldığında kaybedilenlerin akıbetinin de ortaya çıkacağı dile getirildi.
Kayıp yakınlarına KCK operasyonları
Cumartesi Anneleri/İnsanları yeni gerçekleşen başka gözaltılara da dikkat çekti.
1993 'de Urfa Siverek'te gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın kardeşi Faik Taşkaya'nın ve yine Urfa'da kaybedilen gazeteci Nazım Babaoğlu'nun ağabeyi Cemal Babaoğlu'nun KCK operasyonları kapsamında gözaltına alındığı duyuruldu.
"Bu iki kayıp yakınının ortak bir özelliği var. AK Parti (AKP) Tekirdağ Milletvekili Ziyaeddin Akbulut yeniden AKP'den Tekirdağ milletvekili adayı gösterildiğinde bu aileler Çorlu'ya giderek bu olayı protesto etmiş, kayıpların failleri Meclis'e gidemez, Meclis'te bizi temsil edemez, demişlerdi. İki aileye de bu nedenle soruşturma açılmıştı. Şimdi bu ailelerden iki kayıp yakınının gözaltına alınması tesadüf mü" diye soruldu. Gözatında kayıpların akıbetini soruşturmayan savcıların ellerini kayıp yakınlarından çekmesi çağrısında bulunuldu. (YY)
