Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
İmralı Adası Yüksek Güvenlik F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan’ın avukatı Rezan Sarıca müvekkiliyle görüşmek için 2011’den bu yana yaptıkları 962 başvurudan sadece beşine izin verildiğini açıkladı.
Mezopotamya Ajansı’ndan Sadiye Eser’e konuşan Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Sarıca, görüşme başvurularına uzun süredir olumlu-olumsuz herhangi bir yanıt verilmese de bu durumun bir belirsizlikten öte doğrudan ret anlamı taşıdığını ifade etti.
Sarıca, “Sayın Öcalan ve İmralı Hapishanesi özelinde yürütülen İmralı tecrit sistemi, temel hak ve özgürlüklerin tanınmaması, yok sayılması ve ihlal edilmesi yönündeki işlevi tüm yoğunluğuyla sürmektedir” dedi.
"Avukatlık mesleği devre dışı bırakıldı"
Sarıca “Görüşme istatistikleri avukatlık mesleğinin Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle koruma altında olmasına rağmen İmralı'da nasıl devre dışı bırakıldığını yoruma imkan vermeden ortaya koymaktadır” diye devam etti.
Avukatlık mesleğinin İmralı’da icrasının sistemsel olarak iki yönlü engellendiğini dile getiren Sarıca şöyle konuştu:
“Birincisi; fiziksel olarak ada hapishanesinde bulunmak, Sayın Öcalan ve diğer müvekkillerimizle hakları konusunda ve mevcut hukuk düzeni üzerine görüşmek ve vekalet ilişkisi kurmanın engellenmesi iken, ikincisi; anayasa başvuru mekanizmalarında merkezi bir irade ile görmezden gelinerek tüm idari ve yargısal başvuruların ne olduğunu bakılmaksızın reddedilmesidir. Birincisini idari, ikincisini yargısal makamlar uygulamaktadır.
"Tüm bunları hak ve özgürlüklere dair yıllık tespit raporlarında paylaştık. Her iki engellemenin bir alt etkisi de hukuken meşruluğun temel kaynağı olan bir Anayasal düzenin İmralı Adası’na ulaşılmasının engellenmesidir. Yani müvekkiller açısından erişilebilir, ulaşılabilir, elverişli, geçerli, meşru bir hukuk düzeni yoktur” (HA)
