ABD, Nijerya'nın kuzeybatısında IŞİD ile bağlantılı hedeflere karşı saldırı düzenledi.
ABD’nin saldırısı Nijerya'nın kuzeydoğusundaki Borno eyaletinde, bir camiye Noel arifesinde düzenlenen ve en az beş kişinin ölümüne, 30'dan fazla kişinin de ağır yaralanmasına neden olan bombalı saldırıdan bir gün sonra gerçekleşti.
Trump saldırıyı sosyal medya hesabından duyurdu. Kendi emriyle Nijerya'nın kuzeybatısında saldırı düzenlendiğini açıkladı.
IŞİD hedeflerinin "özellikle Hristiyanları hedef aldığını" belirten Trump, daha önce bu konuda uyarıda bulunduğunu ve uyulmazsa "bedelinin ağır olacağını söylediğini" ifade etti.
Saldırıda cihatçı militanların öldürüldüğünü kaydeden Trump, "Hristiyanların öldürülmesinin devam etmesi halinde" bu saldırıların daha fazlasının olacağı uyarısında bulundu. Trump şu ifadeleri kullandı:
"Bu gece verdiğim talimatla ABD, Nijerya'nın kuzeybatısında, yıllardır, hatta yüzyıllardır görülmemiş düzeyde, öncelikle masum Hıristiyanları hedef alan ve acımasızca öldüren IŞİD teröristlerine karşı güçlü ve ölümcül bir saldırı düzenledi.
Daha önce bu teröristlere, Hıristiyanları katletmeyi durdurmazlarsa cehennemi yaşayacaklarını söylemiştim ve bu gece öyle oldu. Savaş Bakanlığı, yalnızca ABD’nin yapabileceği şekilde çok sayıda mükemmel saldırı gerçekleştirdi.”
Nijerya, yaklaşık yirmi yıldır cihatçı isyanın merkezi olan Borno ve çevresindeki saldırıları Boko Haram'a bağlıyor.
"Neden buraya bomba attılar ki?"
SaharaReporters, bölgede en az beş ev ve birkaç dükkanın yıkıldığını yazdı. Sosyal medyaya düşen görüntülerinde hasar görmüş binalar ve devlete acil müdahale çağrısında bulunan bölge sakinleri görülüyor.
Bazı sakinler, büyük ölçüde huzurlu bir kasaba olan Offa'nın neden böyle bir olaydan etkilendiğini sorguladı. Bir kişi "Neden buraya bomba attılar ki?" diye sordu. Bir diğeri ise, "Bir evi yıktıktan sonra insansız hava aracının kalıntılarını gördük," diye ekledi.
Nijeryalı yetkililerle koordinasyon halinde
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth de yaptığı açıklamada "Nijerya'da (ve başka yerlerde) masum Hristiyanların öldürülmesi sona ermeli." ifadelerini kullandı.
IŞİD’e yönelik saldırıyı hatırlatan Hegseth, "daha fazlasının da geleceğinin" altını çizdi. Hegseth ayrıca, Nijerya hükümetinin desteği ve işbirliği için minnettar olduklarını vurguladı.
ABD Afrika Komutanlığının (AFRICOM) X hesabından konuya ilişkin yapılan açıklamada ise Trump ve Hegseth'in talimatıyla, "Nijeryalı yetkililerle koordinasyon içinde, Sokoto eyaletinde DEAŞ teröristlerine karşı saldırılar düzenlendiği" kaydedildi.
Nijerya Dışişleri Bakanlığı ise saldırıların ABD ile devam eden güvenlik işbirliğinin bir parçası olarak, militan grupları hedef almak için istihbarat paylaşımı ve stratejik koordinasyon çerçevesinde gerçekleştirildiğini belirtti.
Trump'ın Nijerya'yı hedef alan açıklamaları ve tepkiler
ABD Başkanı Trump, 31 Ekim'de "Hristiyanlara yönelik katliamlar" nedeniyle Nijerya'yı "özel endişe duyulan ülke" ilan etmiş, daha sonra yaptığı paylaşımda da Nijerya'ya ABD yardımlarının kesileceği ve askeri saldırı yapılabileceği uyarısında bulunmuştu.
Nijerya Devlet Başkanı Bola Ahmed Tinubu, ülkesinin dini baskıya tolerans göstermediğini söyleyerek ABD'nin Nijerya'yı "özel endişe duyulan ülkeler" listesine dahil etmesine tepki göstermişti.
Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu da (ECOWAS), terörist grupların sadece Hristiyanları hedef aldığı iddiasının doğru olmadığını söylemiş, bu grupların bölgedeki tüm Müslüman, Hristiyan ve diğer dinlere mensup masum sivilleri hedef aldığını açıklamıştı.
Nijerya'nın durumu
Nijerya resmi olarak laik bir ülke. Nüfusu Müslümanlar (%53) ve Hristiyanlar (%45) arasında neredeyse eşit olarak bölünmüş durumda.
Nijerya’nın kuzey batısında, Nijer sınırına yakın bir şehir olan Sokoto'daki ormanlar, yerel olarak “Lakurawa” olarak bilinen IŞİD’in kolu olan İslam Devleti Sahel Eyaleti (ISSP) üyeleri tarafından üs olarak kullanılıyor.
Ülkede Hristiyanlara yönelik şiddet, özellikle ABD’deki dindar sağcılar arasında ilgi çekti ve sıklıkla bunu dini zulüm olarak nitelendiren açıklamalar yapıldı.
Ancak Nijerya hükümeti, ülkedeki şiddeti dini zulüm bağlamında ele almayı reddediyor ve geçmişte silahlı grupların hem Müslümanları hem de Hristiyanları hedef aldığını, ABD'nin Hristiyanların zulüm gördüğü iddialarının ise karmaşık bir güvenlik durumunu yansıtmadığını, dini özgürlüğü koruma çabalarını göz ardı ettiğini belirtiyor.
Birçok analiste göre Nijerya'nın durumu karmaşık ve bölgenin tarihine uzanan köklere sahip. Ülkenin bazı bölgelerinde, göçebe Müslüman çobanlar ile ağırlıklı olarak Hristiyan çiftçi toplulukları arasındaki çatışmalar, toprak ve su üzerindeki rekabetten kaynaklanıyor ancak etnik köken ve din nedeniyle daha da şiddetleniyor.
(HA)









