Fotoğraf: ABD Yüksek Mahkemesi yargıçları Başkan'ın konuşmasını dinlerken/Twitter
ABD Yüksek Mahkemesi Çarşamba günü, İran'ın Amerikan ekonomik yaptırımlarını delmesine yardımcı olduğu iddiasıyla suçlanan Halkbank (HALKB.IS) aleyhine ABD'de açılan ceza davasının yeniden görülmesini istedi.
Yüksek Mahkeme, TC'nin sahibi olduğu Halkbank'ın 1976 tarihli Yabancı Egemen Dokunulmazlıklar Yasası (FSIA) kapsamında ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını delmekten kovuşturulamayacağı savunmasını kabul etmedi.
Ancak Yüksek Mahkeme yerel temyiz mahkemesinin Halkbank'ın genel hukuk kapsamında egemen dokunulmazlık iddiasında bulunup bulunamayacağını yeniden ele almasını istedi.
Yüksek Mahkeme Halkbank'ın savunmasının esasa ilişkin argümanını reddetmekle birlikte Manhattan'daki 2. ABD Temyiz Mahkemesi'nin bankanın davanın düşürülmesi talebini bu kapsamda yeniden değerlendirmesini istedi.
TIKLAYIN- ABD'de Halkbank'ın Temyiz Başvurusu Kabul Edildi
Kamu bankası Halkbank, 2019'da New York'ta açılmış olan davada ABD yaptırımlarını delmek için İran Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki döviz bürolarını ve ve paravan şirketleri kullanarak banka yolsuzluğu, kara para aklama ve hileli işlemde bulunduğu suçlamalarını reddediyordu.
Halkbank ve Vakıfbank
hisseleri değer kazandı
Reuters haber ajansı kararın duyulması sonrasında Halkbank hisselerinin İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda yüzde 10 değer kazandığını, bir başka kamu bankası Vakıfbank (VAKBN.IS) hisselerinin yüzde 9,9 ve borsanın bankacılık endeksinin de yüzde 4'ün üzerinde yükseliş gösterdiğini duyurdu.
Halkbank davası ABD-Türkiye ilişkilerini bozmuş ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD yargısının bankaya yönelik suçlamalarını "kanunsuz, çirkin" bir adım olarak nitelemişti.
Yüksek Mahkeme Halkbank'ın
esasa yönelik savunmasını reddetti
Yüksek Mahkeme'deki yargılamada Halkbank'ın ABD'de kovuşturmadan bağışık kılınması gerektiği tezi de sınanmış oldu. Halkbank Türkiye Cumhuriyeti'ne ait bir kamu bankası olması nedeniyle Türkiye'nin devlet olarak sahip olduğu yasal korumaların tamamına sahip olması gerektiğini savunuyordu. Egemen dokunulmazlık ilkesi genel olarak ülkelerin başka ülke mahkemelerinde yasal işlemlerle karşılaşmaktan korunmasını gerektiriyor.
Yüksek Mahkeme, Halkbankın, Amerikan mahkemelerinin yabancı ülkelere karşı açılan davalar üzerindeki yargı yetkisini sınırlayan 1976 tarihli Yabancı Egemen Dokunulmazlıklar Yasası (FSIA) kapsamında korunduğu görüşünü reddetti.
Çoğunluk görüşünü kaleme alan Cumhuriyetçi yargıç Brett Kavanaugh, bu savunmaya katılmadıklarını kaydetti: "Çünkü yasa, yabancı devletlere ve onların araçlarına cezai işlemler karşısında dokunulmazlık sağlamıyor."
Yüksek Mahkeme çoğunluğu, 2. Temyiz Mahkemesinin bankanın "genel hukuk" ilkeleri uyarınca dokunulmazlığa sahip olup olmadığını tam olarak değerlendirmediğine hükmetti.
Şerh
Karara şerh koyan yargıçlar Neil Gorsuch ve Cumhuriyetçi Samuel Alito ise dava FSIA kapsamında olmakla birlikte bankaya yönelik kovuşturmanın, Yabancı Egemen Dokunulmazlıklar Yasası'nın ABD'deki veya ABD'yi etkileyen ticari faaliyetler kapsamındaki istisnaları uyarınca sürdürülmesine izin verilmesi gerektiğini ileri sürdüler.
Şerhi kaleme alan yargıç Gorsuch, çoğunluk kararının, "geçerli bir nedene dayanmaksızın yasayı aşırı karmaşık bir biçimde yorumladığını" yazdı.
Gorsuch, alt mahkemelerin, dokunulmazlık anlaşmazlıklarının uluslararası hukuk normlarının uygulanıp uygulanmayacağı da dahil, genel hukuka dayanılarak nasıl çözüleceği konusunda rehberlik gereksindiğini ve bunun da "kolay bir cevabı olmadığını" söyledi.
ABD hükümeti Halkbank'ın
cezalandırılmasını istiyor
Başkan Joe Biden yönetimi, FSIA'nın cezai kovuşturmalar için geçerli olmadığını ve uygulansa bile, Halkbank'ın eylemlerinin yasanın ticari faaliyetler kapsamındaki suistimaller için egemen dokunulmazlık istisnası kapsamına girdiği görüşünde.
ABD hükümeti, davanın egemen bir hükümetin kovuşturulmasıyla ilgili olmadığını ve en az 70 yıldır yabancı devletlerin kendileri olmasa da yabancı hükümetlere ait şirketlere yönelik cezai meseleleri takip ede geldiğini savundu.
Adalet Bakanlığı avukatları Ocak'ta mahkemeye verdikleri dilekçede Halkbank'a yönelik kovuşturmanın düşürülmesinin devlete dönük herhangi bir yabancı girişimin "seçimlerimize müdahale etmek, nükleer sırlarımızı çalmak veya bu davada olduğu şekilde yaptırımlarımızı delmek ve ambargolu bir ülkeye milyarlarca dolar akıtmak da dahil, herhangi bir federal suç için bir takas merkezi haline gelmesine" yol açabileceğini ileri sürmüşlerdi.
Suçlamalar
Savcılar, Halkbank'ı petrol gelirlerini İran'ın çıkarlarını katkıda bulunmak için altına ve ardından nakde dönüştürmek ve petrol gelirlerinin transferini meşrulaştırmak üzere sahte gıda sevkiyatı belgeleri düzenlemekle suçluyorlardı. Ayrıca, Halkbank'ın 20 milyar dolarlık kısıtlı fonun İran'a gizlice aktarılmasına yardım ettiğini ve en az 1 milyar doların ABD finansal sistemi aracılığıyla aklandığını ileri sürüyorlardı.
2021'de 2. Temyiz Mahkemesi Halkbank aleyhine karar vermiş ve FSIA yasası bankayı korusa bile, bankanın suçlandığı fiilin ticari faaliyet istisnası kapsamına girdiğine hükmetmişti.
(AEK)