ABD ile İsrail hükümetleri, Birleşmiş Milletler (BM) Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nden (UNESCO) ayrıldı.
Ayrılığın gerekçesi ise UNESCO'nun "İsrail'e karşı olumsuz önyargıları güçlendiren kararlar alması" olarak gösterildi.
2011 yılıhnda Filistin'e "tam üyelik" veren ilk BM örgütü olan UNESCO, Filistin'deki varlıkları 'kültür mirası' olarak nitelemişti.
2011 yılından itibaren UNESCO'ya ödemelerini durduran her iki ülke, 1 Ocak 2019 itibariyle kuruluştan ayrılma kararını yürürlüğe soktu. İki ülkenin UNESCO'dan ayrılma süreci bir yıldan uzun bir süre önce başlamıştı. 2011'de UNESCO'ya verilen yıllık ödemelerin kesilme kararı alındığında dönemin ABD Başkanı Barack Obama'ydı.
ABD'nin kurucu ülke olduğu Paris merkezli UNESCO, özellikle tarihi eserleri ve kültürel varlıklarla gelenekleri korumaya aldığı "Dünya Miras Listesi"yle biliniyor.
ABD daha önce de ayrılmıştı
Bu, ABD'nin UNESCO'dan ilk ayrılışı değil.
İkinci Dünya Savaşı'nın ardından, Kasım 1945'te, 37 ülke tarafından kurulan örgüt, 1974'te İsrail'i eleştirerek Filistin Kurtuluş Örgütü'nü resmen tanıma kararı almıştı. UNESCO'dan zaman zaman da İsrail'i eleştiren açıklamalar geldi.
ABD'nin Cumhuriyetçi Başkanı Ronald Reagan 1984 yılında, UNESCO'nun "kötü yönetildiği"ni gerekçe göstererek örgütten çekileceklerini açıklamıştı. 2003 yılında ise bir başka Cumhuriyetçi Başkan George Bush, Irak'a yaptığı müdahale öncesinde "uluslararası işbirliği mesajı vermek için" UNESCO'ya yeniden katıldıklarını duyurmuştu.
Birleşik Krallık da 1985 yılında UNESCO'dan ayrılmış, 1997'de yeniden üye olmuştu.
Ne olmuştu?
31 Ekim 2011 yılında Filistin, UNESCO Genel Konferansı'nın kararı ile kurumun 194'üncü üyesi olmuş, ABD ise bu karar sonrası örgüte Kasım 2011'de yapmayı planladığı 60 milyon dolarlık ödemenin iptal edildiğini duyurmuştu.
Temmuz 2017'de UNESCO, Filistin topraklarındaki El Halil şehrinin "tehlike altındaki Dünya Mirası Listesi"ne almıştı.
İsrail yönetimi, kararı Filistin'i ayrı bir devlet olarak tanıma anlamına geldiği gerekçesiyle protesto etmiş, ardından Netanyahu, "Yahudilerin şehirle olan bağını hiçe saydığı" gerekçesiyle BM'ye yaptığı yardımdan 1 milyon doları keseceğini açıklamıştı. ABD de kararı "taraflı, İsrail karşıtı, yapıcı olmayan ve utanç verici" olarak değerlendirmişti. Bunun üzerine Trump yönetimi, 12 Ekim 2017'de örgütten ayrılma kararı almış, Netanyahu da kararı, "cesur ve etik" diye değerlendirmiş ve ABD'ye katılmıştı.
TIKLAYIN - İsrail-Filistin Sorununun Tarihçesi: 1897'den 2018'e
(AÖ)