ABD’de 10 bin nüfuslu bir kasaba, içinde yer aldığı Michigan eyaletinde kabul edilen yeni bir yasal düzenlemenin uygulamaya konacağı ilk yerleşim oldu. Kasabanın adı Benton Harbor. Nüfusunun yüzde 92’si siyah, yüzde 46’sı yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Endüstri göçünün yoksullaştırdığı kasabada kişi başına yıllık gelir dokuz bin doların altında.
21 Mart 2011 tarihinde Michigan’da yürürlüğe giren ve ilk kez Benton Harbor’da uygulanmaya başlanacak “4 Sayılı Kamu Kanunu”, halk arasında “finansal sıkıyönetim” kanunu olarak anılıyor. Yeni kanunla eyalet yöneticisi, “mali krizde” olduğunu açıkladığı bir şehre sınırsız güce sahip bir müfettiş atama yetkisi kazanıyor.
“Olağanüstü durum finans yöneticisi” olarak adlandırılan bu müfettiş, sendikalarla imzalanmış toplu iş sözleşmelerini tek taraflı bir kararla iptal edebiliyor; Şehir Meclisi ve okul yönetim kurulları gibi seçilmiş organların karar alma yetkisini kaldırabiliyor.
Bölgede, Fortune 500 listesinde yer alan, toplam 70 bin kişi çalıştıran ve 2006’da Maytag şirketini satın aldıktan sonra İsveç merkezli Electrolux’u geçerek dünyanın en büyük elektrikli ev aletleri üreticisi ünvanını ele geçiren Whirlpool şirketinin merkezi de bulunuyor. “Finansal sıkıyönetim kanunu”nun çıkması için destek verenlerin başında, Whirlpool’un varislerinden ABD Temsilciler Meclisi üyesi Fred Upton’ın eski yardımcısı Al Pscholka geliyor.
2008 krizi sonrası federal fonlardan 19 milyon dolar destek alan Whirlpool’un, üretimini ucuz emek için Meksika’ya kaydırma planı çerçevesinde kasaba yakınlarındaki bir üretim merkezini kapatması, kasabanın yoksullukla mücadelesine yeni bir darbe vurmuş durumda.
Eyalet Temsilciler Meclisi üyelerinden Fred Dunhal, yeni kanun için “Bu, ulusal ajandanın bir parçası. Sendikaların yaptığı sözleşmeleri iptal etme ve şehirlerin kendi kararlarını alma gücüne müdahale amacı taşıyor” diyor.