Mahkeme, dörde karşı beş oyla reformun anayasaya uygunluğuna karar verdi. Kararın onaylanmasında, Cumhuriyetçi Partinin iktidarda olduğu dönemde seçilen ve muhafazakar olduğu bilinen Yüksek Mahkeme Başyargıcı John Roberts'ın kanundan yana oy kullanması etkili oldu.
Radikal gazetesinin haberine göre, Roberts ile mahkemenin "liberal" yargıçları olan Stephen Breyer, Ruth Bader Ginsburg, Elena Kagan ve Sonia Sotomayor kanundan yana oy kullanırken, "muhafazakar" yargıçlar Samuel Alito, Anthony Kennedy, Antonin Scalia ve Clarence Thomas, reddedilmesi yönünde oy verdi.
Reformun en fazla tartışılan bölümü, kanunun 2014'ten itibaren tüm Amerikalılara sağlık sigortasını zorunlu kılan, yaptırmayanlara ise cezai yaptırım getiren "bireysel zorunluluk" maddesiydi. Kararda, mahkeme, diğer maddelerle reformun maddi döngüsünün sağlanması için "kalbi" olan bu maddeyi de onayladı.
Yüksek Mahkeme Başyargıcı Roberts, karara ilişkin yaptığı açıklamada, reformun 30 milyondan fazla sağlık sigortasız Amerikalının sigortaya sahip olmasına yönelik amacını gerçekleştirmesini uygun gördüklerini ifade etti.
Sağlık reformunda ne var?
Reform sayesinde ülkedeki 30 milyondan fazla sağlık sigortasız Amerikalı, sigortaya kavuşacak. Bunun yanında, artık sağlık sigortası şirketleri yeni doğmuş bebeği veya rahatsızlığı olan insanları "sigortadan önceki sağlık problemi" gerekçesiyle sigortalamayı reddedemeyecek.
Sağlık sigortaları, sağlık harcamalarına yönelik "yaşam limiti" sınırı koyamayacak ve çocuklar 26 yaşına kadar ailelerinin sağlık sigortalarına dahil olabilecekler.
Mahkemenin kararıyla 2016'dan itibaren de herkes, ister çalıştıkları kurumlar yoluyla, ister bireysel olsun sigorta sistemine dahil olmak zorunda kalacak. Dahil olmak istemeyenler ise ceza ödeyecek. (EKN)
