Haberin İngilizcesi için tıklayın
Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin dışişleri bakanları, Türkiye'ye Kıbrıs açıklarında doğalgaz arama çalışmaları nedeniyle yaptırımlar için yasal bir çerçeve oluşturulması konusunda anlaşmaya vardı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise Doğu Akdeniz'de yürütülen sondaj faaliyetlerine aynen devam edileceğini belirtti.
BBC Türkçe’nin aktardığına göre, AB dışişleri bakanları kararın, "Doğu Akdeniz'de hidrokarbon çıkarmak için ruhsatsız arama faaliyetlerinden sorumlu veya bu faaliyetlerde bulunan birey ve kurumlara yaptırım uygulanmasını mümkün kılacağını" söyledi.
Ayrıca Türkiye'nin Akdeniz'de doğalgaz arama çalışmalarını "yasadışı" olarak nitelendiren AB, birey ve kuruluşlara, yaptırım kapsamına girenlere fon sağlama yasağı getirilecek.
Mogherini: Kime, ne zaman uygulanacağına bakacağız
Anadolu Ajansı’nda yer alan habere göre, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, şunları dedi:
"AB, tedbir listesine alınacak kişi ve kurumları belirleyebilir. Bunun yapılıp yapılmayacağına ve ne zaman olacağına ise bakacağız.”
“Yaptırımlar orduyu ve kaptanları kapsayacak” iddiası
İki AB diplomatı, Reuters’a yaptıkları açıklamada bu aşamalı yaklaşımın, yaptırımları uygulamaya koymadan önce Türkiye'ye arama çalışmalarına son vermesi için şans tanıdığını ifade etti.
Diplomatlar, mal varlığını dondurma ve seyahat yasağını içeren yaptırımların, muhtemelen Türkiye ordusunu ve arama çalışmalarını yürüten gemilerin kaptanlarını hedefleyeceğini ifade etti.
TIKLAYIN - Parsel Parsel Doğu Akdeniz Gerilimi
Dışişleri: Sondaj faaliyetlerimiz devam edecek
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Türkiye ve KKTC'nin, 2004’ten bu yana Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon kaynaklarının bir gerginlik değil, istikrar unsuru haline gelebilmesi için iyi niyetli bir çaba gösterdiği ve tüm yapıcı ve olumlu girişimleri üstlenen taraf olduğu belirtilerek özetle şu ifadelere yer verildi:
"Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve maksimalist pozisyonlarına alet ettiği AB ise bu süreçte ne gerçekleri görebilmekte ne de uluslararası hukuka ve hakkaniyete uygun bir karar alabilmektedir. Haklarımızın tek taraflı olarak gasp edilmesine tabiatıyla izin vermeyeceğimiz, 2004’ten bu yana istikrarla dile getirilmiştir.
“AB tarafından, hükümsüz ve geçersiz bir yönetime uluslararası hukuk hiçe sayılarak verilen karşılıksız ve anlaşılamaz destek ile Doğu Akdeniz’de önemli bir iş birliği fırsatının rehin alınması gerçekten ibret vericidir.
“(…) Ülkemizin tehditlere boyun eğerek, Doğu Akdeniz’deki haklarından geri adım atmasını ummak beyhude bir beklentidir. Bu itibarla Doğu Akdeniz’deki arama ve sondaj faaliyetlerimize aynı şekilde devam edeceğimizden kimse şüphe duymamalıdır." (EKN)