Genel değerlendirme
Slovakya demokrasi, adalet, insan hakları, ve azınlıkların korunması ve gözetilmesini sağlayan organları güçlendirmekte ilerleme kaydetmiştir. Ülke, Kopenhag kriterlerini yerine getirmeye devam etmektedir.
Özellikle Sivil Hizmet Ofisleri kurularak ve merkezden bağımsız, bölgesel yönetimler oluşturularak, yönetimin yapısı ve işleyişi konusunda ilerleme kaydedilmiştir.
Yargı bağımsızlığı konusunda önemli adımlar atılmıştır. Yolsuzlukla mücadelede de bazı ilerlemeler kaydedilmiştir. Çalışmalar sürmelidir. Slovakya insan haklarını ve özgürlüklerini gözetmeye devam etmektedir.
İnsan kaçakçılığıyla mücadele için mevzuat ve yönetim güçlendirilmiştir. Azınlık haklarını korumak için yeni yaklaşımlar oluşturmak ve uygulamaya koymak konularında kayda değer adımlar atılmıştır.
Bu çalışmalar ayırımcılığı sona erdirmek ve Roman toplumunun hayat standartlarını iyileştirmek için devam etmelidir. Kapsamlı bir ayırımcılık-karşıtı mevzuat bu alanda etkili olacaktır.
Yargı sistemi
Slovakya, son yıl içerisinde adli sistemin bağımsızlık ve etkinliğini güçlendirmek için kayda değer adımlar atmıştır.
2002 yılının Nisan ayında, Adli Konsey Kanunu kabul edilmiş ve 18 üyesi seçilmiştir. Konseyin görevleri arasında, yargıçların atama ve tayin kararlarını almak, adliye için bütçe tasarıları hakkında fikir beyan etmek, ve adliyedeki organizasyonla ilgili mevzuatın tasarımında tavsiyelerde bulunmak vardır.
Yüksek Mahkeme Yetkilileri Kanunu, 2002 yılının Haziran ayında Slovak Meclisi tarafından kabul edilmiştir. Kanuna göre yüksek mahkeme yetkilileri, sivil ve suç davalarında belli görevler üslenmişlerdir. Bunun, yargıçlar üzerindeki iş yükünü hafifletmesi ve mahkeme işlemlerini çabuklaştırması beklenmektedir.
2002 yılının Nisan ayında yürürlüğe giren Yargıçlar Yasası'na göre, yargıçların işlevi, tüm devlet organları, özel sektör, ve diğer bütün aktivitelerden farklı ve bağımsızdır.
2001 yılının Ekim ayında Yargıçlar için Etik Kanunları kabul edilmiştir. Bu çok olumlu bir adımdır. Ancak araştırmalara göre halk, adli sistemde yolsuzlukların yaşandığını düşünmektedir. Adli sistemde, mesleki tarafsızlık ve politik yansızlık konularında hala endişeler vardır.
2002 yılının Haziran ayında Suç İşlemleri Kanunu'nda yapılan değişiklikler, resmi araştırmayı ve kriminal işlemi çabuklaştırmayı amaçlamaktadır. Değişiklikler, suç davalarında, uzlaşma sağlamak gibi, yeni alternatif çözüm imkanları sağlamaktadır.
Kanundaki bu değişikliklerin, davaları ve karar verme aşamasını hızlandırması beklenmektedir. Değişiklikler aynı zamanda savcının rolünü güçlendirmekte, ve polis ve araştırmacıların görevlerindeki çakışmaları ortadan kaldırarak dava öncesi işlemleri basitleştirmektedir. Bu da araştırma işleminin güvenilirliğini ve şeffaflığını artıracaktır.
Mahkemelerdeki araç-gereçleri yenilemek ve gereken yerlere yeni araç-gereçler sağlamak şarttır.
Reformlar kayda değer ilerlemeye işarettir. Şimdi bunların uygulanmasına büyük dikkat gösterilmeli ve uygulama için gerekli mali destek sağlanmalıdır. Özellikle Adli Konseyin görevini tam olarak yerine getirmesi çok önemlidir. Özellikle sivil ve suç davalarında işlemlerin süresi endişe kaynağıdır.
Bugüne kadar eğitim değişik organlar tarafından organize edilmiştir ve adli personel ve savcılar için hala kapsamlı bir eğitim programı hazırlanmamıştır. AB yasaları ve işletmeyi de kapsayan modern bir eğitim sisteminin geliştirilmesi gerekmektedir. Slovak Anayasası'ndaki Suç ve Sivil İşlemler Kanunu, sivil ve kriminal davalarda yasal yardım olanağı sağlamaktadır.
İnsan hakları ve azınlıkların korunması
Slovakya insan haklarını ve özgürlüklerini gözetmeye devam etmektedir. Ülke, başlıca insan hakları konvansiyonlarını kabul etmiştir. Haziran ayında Slovakya, 13. Protokolü imzalayarak idam cezasını her türlü durumda yürürlükten kaldırmıştır.
Slovakya, her türlü ayırımcılığı yasaklayan 12. Protokolü ise imzalamış ancak henüz yürürlüğe koymamıştır. Slovak Anayasası, genel ayırımcılık karşıtı hükümler içermektedir. Ancak ülkenin hala belirli bir ayırımcılık karşıtı mevzuat oluşturması gerekmektedir.
2001 yılının Aralık ayında meclis Şikayet Amiri Kanunu'nu kabul etmiş ve ilk yetkiliyi seçmiştir. Kanuna göre, şikayet amiri, kamu yönetimi organlarının yasal sistemi veya kanunu çiğnediği durumlarda, temel hak ve özgürlükleri korumaya yardım etmekle sorumludur. Şikayet Amirliği Ofisi hala kurulma aşamasındadır ve henüz çalışmalarına başlamamıştır.
Sivil ve siyasi haklar
Slovakya, sivil ve siyasi hakların gözetilmesinde ek adımlar atmış olsa da, bazı konular hala kaygı yaratmaya devam etmektedir.
Polis şiddeti
Polisin onur kırıcı davranışlarda bulunduğu bildirilmektedir. Roman topluluğuna mensup kişiler polis şiddetine karşı daha fazla risk altındadır.
Bazen, mağdurların polis vahşeti konusunda suç duyurusunda bulunmasını engellemek için, polisin baskı kullandığı da bildirilmiştir. İçişleri Bakanlığı bu sorunu ortadan kaldırmak için çalışmalarda bulunmaktadır.
İnsan kaçakçılığı
2002 yılının Haziran ayında insan kaçakçılığı ve cinsel istismarla mücadele için Organize Suçlar Ofisi çatısında bir şube kurulmuştur. Suç Kanunu'na insan kaçakçılığı suçu da eklenmiştir. Kadın ve çocuk kaçakçılığında Slovakya, çıkış, geçiş ve varış noktası olmaya devam etmektedir.
Mahkeme öncesi tutukluluk
Bazı durumlarda mahkeme öncesi tutukluluğun aşırı derecede uzun sürdüğü belirlenmiştir. Polisin gözaltındaki kişilere karşı aşırı şiddet kullanması da kaygı vericidir.
Hapishane koşulları
Hapishane koşulları genellikle uluslararası standartlara uymaktadır, ancak birkaç durumda, hapishanelerin aşırı kalabalık olduğu bildirilmiştir.
Yasal yardım
Devletin yasal yardım için avukatlara ödediği ücret çok düşük olduğundan, ve zamanında ödenmediğinden, suç davalarında avukatların, suçlanan kişilerin haklarını yeteri kadar iyi savunmadığı bildirilmiştir.
2002 yılının Mart ayında, hükümet, kabul ettiği Hareket Planı ile ayırımcılık, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, Yahudi düşmanlığının tüm çeşitleri, ve diğer hoşgörüsüzlükleri engellemeyi amaçlamıştır.
Slovak suç yasası, ırkçı nedenlere dayanan birtakım davranışları cezalandırmaktadır. Ancak özellikle Roman topluluğunu mensuplarına karşı ırkçılığa dayanan şiddet gösterildiği bildirilmektedir.
İfade özgürlüğü
2002 yılının Ocak ayında Anayasa Mahkemesi, devlet başkanını karalamayı, ifade özgürlüğünü tehlikeye attığı gerekçesiyle suç kapsamından çıkarmıştır. Ancak, bu karar hala meclis tarafından görüşülmektedir ve henüz yürürlükte değildir.
Din özgürlüğü
Din özgürlüğü Slovak Cumhuriyeti'nin Anayasası'nca gözetilmektedir ve bu konuda herhangi bir sorun bildirilmemiştir.
Ekonomik, sosyal ve kültürel haklar
Bu yıl içinde kadın ve erkekler için eşit imkanlar politikasının uygulanması için hiç bütçe ayrılmamıştır. Çalışma Kanunu'ndaki olumlu değişikliklere rağmen, değişik kaynaklar, kadınların, çalışma koşulları, ücret, mesleki eğitim ve kariyer imkanları alanlarında eşitsizliklere maruz kaldığını bildirmişlerdir. Meclisteki 150 üyeden 22'si kadındır.
Toplumda savunmasız ve engelli kişiler
Savunmasız ve özürlü kişilerin toplumla bütünleşmesi konusu hala kaygı uyandırmaktadır. Engellilerin Hayat Standartlarının Geliştirilmesi Programı uygulamaya girmesine rağmen, bu kişiler, yüksek eğitim, iş, ve hükümetin sosyal hizmetlerine erişimde ayırımcılığa maruz kalmaktadırlar.
Zihinsel engellilerin bakımının sağlandığı kurumlardaki koşullar da bizi endişelendiriyor. Aşırı kalabalık olan bu kurumlarda, duş-tuvalet, ilaç ve personel yetersizliği vardır. Zihinsel engellilerin bakımının sağlandığı kurumlarda uygun koşulların sağlanması ve görevlilerin onur kırıcı davranışlarının engellenmesi çok önemlidir.
Sendikalar
Sendikaların toplumsal diyaloga katılımları memnuniyet vericidir. Ancak, bu alandaki mevzuatın uygulanmasının gereken şekilde sağlandığı kesin değildir.
Azınlık hakları ve azınlıkların korunması
Roman azınlığı hariç, Slovakya'daki 10'dan fazla tanınmış azınlık, toplumla nispeten başarılı bir şekilde bütünleşmiştir. Roman azınlığının maruz kaldığı zor durumu ele alan Roman stratejisinin uygulanması için kayda değer adımlar atılmıştır.
Roman azınlığı nüfusun yüzde 10'unu oluşturmaktadır. Hükümetin, Roman stratejisindeki öncelikleri arasında, eğitim, konut desteği, teknik altyapı, kamuoyu, Romanlar için sosyo-kültürel bir merkez, ve Roman toplumu hakkında sosyolojik araştırmalar geliyor.
Roman topluluğuyla ilgili bakanlıklar ve organlar arasındaki yetersiz işbirliği Roman stratejisinin uygulanmasını aksatmaktadır. Bazı durumlarda, yerel yönetimlerin Romanlara karşı ayırımcı tutumları, projelerin uygulanmasını çok zorlaştırmaktadır.
Sonuç olarak, olumlu adımlara karşın, Roman topluluğu sosyal eşitsizlikler yaşamaya, eğitim, iş, adalet sistemi ve kamu hizmetleri alanlarında ayırımcılığa maruz kalmaya devam etmektedir.Önceden de belirtildiği gibi Romanlar özellikle dazlakların ırkçılığa dayanan şiddetiyle karşı karşıya kalabilmektedirler.
Kapsamlı bir ayırımcılık-karşıtı mevzuat, bu alanda çok büyük bir ilerleme sağlayacaktır. Azınlık Dillerinin Kullanımı Yasası'nın hayata geçirilmesi konusunda çok sınırlı somut veri vardır. Birçok alanda, azınlıklar, bilgi sahibi olmadıklarından yasanın kendilerine verdiği hakları kullanamamaktadırlar.(EA/NM)