Fotoğraf: Avrupa Parlamentosu basın havuzu.
Kasım 2014'ten bu yana 1 Kasım 2014 tarihi itibarıyla Avrupa Komisyonu Başkanlığını yürüten Jean Claude Juncker, birliğin başkanı sıfatıyla son konuşmasını bugün yaptı.
Strasburg'da Avrupa Parlamentosu üyeleri ve AB Dönem Başkanlığını yürüten Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz'a hitap eden Juncker, birliğin karşı karşıya olduğu riskler, iklim değişikliği, Brexit, ABD-Trump ilişkileri, mülteci konusu dahil pekçok konuya değinen Juncker'in konuşmasından satır başları şöyle:
Basın özgürlüğü: Avrupa'da tartışılmamalı bile
Konuşmasında basın özgürlüğüyle ilgili bölüme "Endişe verici gelişmeler hakkında birkaç söz söylemek istiyorum. Bazıları medya ve gazetecileri hedef alarak politik tartışmaların üzerini kapatmak istiyor" sözleriyle başladı ve şöyle devam etti:
"Avrupa basın özgürlüğünün tartışılmadığı bir alan olmalı. Çok fazla sayıda gazeteci saldırıya uğruyor, hatta öldürülüyor. Komisyon hukukun üstünlüğüne yönelik tüm saldırılara direnecektir.
"Hukukun üstünlüğü tehdit edildiğinde 7. madde uygulanmalıdır. Avrupa, basın özgürlüğünün zirvede olduğu bir yer olarak kalmaya devam etmelidir."
AB Sözleşmesi'nin 7. maddesiAB Sözleşmesi'nin 7'nci maddesi "Avrupa temel haklarının ağır ihlali tehlikesi var olduğunda" işleme sokuluyor. Prosedürün başlaması için Avrupa Parlamentosu'nun onayı ve üye ülkelerin beşte dörtlük çoğunluğunun (en az 22 ülkenin) bu görüşte olması gerekiyor. Ardından söz konusu ülkeye yaptırım uygulanması için tüm üye ülkelerin oybirliğiyle karar alması gerekiyor. |
İklim değişikliği: Temiz bir dünya bırakmalıyız
"AB olarak gelecek nesillere daha temiz bir dünya bırakmak istiyoruz. Dikkatimiz küresel ısınmada olmalı.
"2030 yılına kadar CO2 emisyonlarını azaltmak için hedeflerimize gelince, Komisyon'un raporlarına katılıyorum. Bilimsel olarak doğru ve politik olarak vazgeçilmezdir.
"Bu yaz kuraklığı, sadece çiftçiler için değil, iklim değişikliğinin hepimiz için ne kadar önemli olduğunu gösteren bir hatırlatma olarak yaşadık.
"Avrupa önümüzdeki nesiller için geleceği korumalı. Zorluklara karşı gözlerimizi kapayamayız."
İdlib: İnsani krize sessiz kalamayız
İdlib'de insani bir kriz yaşandığını ve buna sessiz kalınamayacağını söyleyen Juncker, Suriye'deki gelişmelerle ilgili "Dünün ittifakları yarının ittifakları olmayabilir. Dünyanın güçlü bir Avrupa'ya ihtiyacı var. Suriye krizinde en fazla insani yardım yapan Avrupa Birliği'dir" dedi ve ekledi:
"AB, her zaman çoğulcu olarak kalmalı, küresel bir oyuncu olarak kalmalı. Halklarımızı terörizm ve küresel ısınmadan tek ve güçlü bir Avrupa Birliği koruyabilir."
Mülteciler: Sırt dönerek küresel güç olunmaz
AB'nin son yıllardaki en büyük tartışma konularından biri olan mültecilerle ilgili "Avrupa dünyaya sırtını dönerek küresel bir güç olamaz" ifadelerini kullanan Juncker şunları söyledi:
"Mülteci sorunun çözmek için AB ülkeleri arasında dayanışmaya ihtiyacımız var. Avrupa birliği hiçbir zaman acı çekenlere arkasını dönmeyecek."
AB-Trump ilişkileri
Geçen ay ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmeyle ticaret savaşları bitirme yolunda adım atan Junker, bencil ticari ilişkilerden yana olmadığını söyleyerek her zaman çok kültürlü bir ticari ilişki perspektifini benimsediğini söyledi.
TIKLAYIN - "Ticaret Savaşı"nda Ateşkes Kararı
Afrika ile ticari ilişkiler
Afrika'nın "eşit ve gerçek bir işbirliğine ihtiyacı" olduğunu söyleyen Juncker, "Afrika ticaretinin yüzde 36'sı Avrupa ile ama bu yeterli değil. Afrika ile de ticari açıdan serbest dolaşımı düşünmeliyiz" dedi.
Euro: Daha da güçlendirmeliyiz
AB'nin resmi para birimi Euro'nun ABD dolarından sonra dünyadaki en yaygın ikinci para birimi olduğunu söyleyen Juncker ekledi:
"Ancak bunu daha da güçlendirmek için çalışmalara devam etmeliyiz. Avrupalı firmaların Avrupa uçaklarını bile dolar ile alması mantıksız. Bunları değiştirmeliyiz."
Brexit: Aynı avantajlarla olmaz
İngiltere'nin birlikten çıkışına da değinen Juncker, "Avrupa'yı terk ederseniz ortak pazarımızın parçası olamazsınız" ifadelerini kullandı.
Juncker, "İngiltere birlikten ayrıldıktan sonra da güçlü bir ortak olmaya devam edecek. Bu yüzden iki taraf arasında Brexit sonrası ilişkileri güçlendirme yönünde adımlar atılması talimatını verdim" dedi.
"Avrupa'yı seviyorum, seveceğim"
AB ülkelerinde aşırı sağ partilerin ve göçmen karşıtı eğilimin artmasıyla ilgili "Avrupa 'sağlıksız milliyetçiliğe' hayır, 'aydınlanmış vatanseverliğe' evet demeli diyen Juncker bu konuda da şunları söyledi:
"Vatanseverlik bir erdem, kontrolsüz/aşırı milliyetçilik ise zehirli ve tehlikeli.
"Vatanseverler sadece kendi ülkelerini değil, Avrupa'yı da sevmeli. Avrupa'yı seviyorum ve sevmeye de devam edeceğim." (PT)