Konya'da günlük olarak yayınlanan Merhaba Gazetesi bu kez de 2. Organize Sanayi Bölgesi'ni gündeme getirdi. Çetin Oranlı'nın haberi şöyle:
Kontensan'ın sahibi Muzaffer Hançerli: "Sanayici kaçıyor"
* Kriz nedeniyle tesisimizde kapasiteyi yüzde 50 düşürdük. Genellikle peynir, zeytin, ayçiçek yağı gibi temel gıda maddelerinin ambalajını üretiyoruz. Ancak öyle bir hale düştük ki; peynir, zeytin artık lüks yiyecek olmuş. Ayçiçek yağının fiyatı da 3 kat artmış. Bu nedenle millet tüketimi azalttı. Peynir, zeytin yemiyor. 5 litrelik ayçiçek yağını önceden 2 ayda tüketiyorsa, şimdi 3 ayda tüketiyor.
* 2. Organize'de fabrikalar kapanıyor. Reel sektör cambazlık yaparak ayakta duruyor. Elemanlarımızı işten çıkarmamak için çeşitli formüller üretiyoruz. Konya 2. Organize Sanayi Bölgesi'nde krizden önce 12 bin 500 olan işçi çalışıyordu. Çalışan sayısı şimdi 4 bin 500'e kadar geriledi. Çalışan sayısı 3'te bire kadar düştü. İnsanlar, işsizlik nedeniyle cinnet geçiriyor. 3 ayda 3. Organize'nin arsa dağıtımı bitmişti. Şimdi tüm inşaatlar olduğu gibi kaldı.
* Hükümet, tüm vergileri reel sektörün sırtına bindirdi. Bu bindiği dalı kesmekten başka bir şey değil. Ancak böyle giderse vergi de alamayacaklar.
* Türkiye'de sanayicinin önemli bir bölümü Balkan ülkelerine kaçmak üzere. Tekstil sektöründe bazı önemli yatırımlar, zaten Bulgaristan'a kaydı. Önlem alınmazsa yakında burada sanayici de bulamayacağız.
* Sanayici umutsuzluk sürecine girdi. Bir an önce erken seçime giderek bu hükümetten kurtulmamız gerekiyor. Seçimle birlikte kurulacak yeni bir hükümetle restorasyon süreci başlar.
Noya Holding yönetim Kurulu Başkanı Sami Tokgöz: "Krizde bir kasıt var"
* Krizin hemen ertesinde birçok firma iflas etti. Dışarıda oluşturulan bir ihale şebekesiyle bir çok firma çok ucuz fiyatlarla yabancıların eline geçti. Bize göre; bu krizde kesinlikle kasıt var. Yoksa bir gecede işler bu denli değişebilir mi?
* Biz kriz döneminde bile yatırımlarını sürdürebilen nadir kuruluşlardan biriyiz. Bizim dışımızda sıkıntı had safhada. 70'li yılların sonundaki Ecevit hükümeti sırasında yaşanan karaborsa günlerinde talep vardı arz yoktu, şimdi arz var talep yok. Ecevit'le birlikte Türkiye, yokluğu, yoksulluğu bir kez daha yaşıyor. Sorunun kaynağında yine o dönemde olduğu gibi güvensizlik var. Almanya'nın dışında en fazla mark Türkiye'de. Güven ortamı sağlanırsa Türkiye'nin döviz ihtiyacı kalmaz.
Karoserci Ömer F. İyibildiren: "Maaşları ödemek için..."
* Krizden bu yana üretim, yüzde 65 düştü. Elamanlarınızın yüzde 50'si boşta. Diğerlerini işten çıkartmamak adına karoser imal ediyoruz. İnşallah satarız. Bu krizden kısa bir süre içerisinde çıkılabileceğini zannetmiyorum. Sanayici olarak ancak günü kurtarıyoruz. Belki önümüzdeki günlerde işçi maaşlarını ödeyebilmek için, sigorta primlerini de, vergileri de ödeyemeyeceğiz.
* İşçi arkadaşlarınızın durumu çok kötü. Çoğu 150 milyon lira maaşla geçinmeye çalışıyor.
Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü: "Alıcı bulunsa..."
Organize Sanayi Konya Bölge Müdürlüğü yetkilileri, "2. Organize Sanayi'de ciddi anlamda sıkıntı var" diyor ve şu bilgileri veriyorlar:
* Elektrik satışı sanayinin performansı için bir gösterge niteliğindedir. Tahmin edildiği gibi elektrik satışları da gerilemiş 2. Organize'de. Yıllardır sürekli artan üretim, ilk defa bu yıl geriye düşmüş. Çalıştırılan işçi sayısında ve imalatta da korkunç bir düşüş var.
* Bu yıl hiç yapılaşma olmadı. Fabrika inşaatları, temeli atılan binalar hep yarım kaldı. Alıcı bulsa, tesislerini satacak olan çok sayıda arkadaş var. Sadece ihracata çalışan firmaların durumu iyi. Onlar da 2. Organize'nin ancak yüzde 5'ini oluşturuyor. Cebinde parası olan vatandaş, doları götürüp bankaya yatırmaya korkuyor.
TSE Bölge Müdürü Alişan Erdoğan: "Sanki savaş hali var"
* Türk Standartları Enstitüsü (TSE) faaliyetleri ile kriz ters orantılı. Çoğu firma satış yapabilme umuduyla kalite standart belgesi almaya çalışıyor. 2. Organize Sanayi Bölgesi'nde sanki savaş hali var. Sokaklar bomboş. Son zamanlarda belge iptali için başvuranlar da oldu. Özellikle LPG tesisatı alanında faaliyet gösteren firmaların hemen hemen hepsi belgelerini iptal etti. (ÇO/YÖ)
