76 Yaşındaki Hasta Mahpus “Tehlikeli” mi?

Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki hükümlü 76 yaşındaki Mehmet Emin Özkan, kalp, tansiyon, guatr ve bağırsak olmak üzere birçok hastalığı olmasına rağmen tahliye edilmiyor.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Özkan’ın durumunu Meclis’e taşıdı. Ağbaba, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından cevaplandırılmasını istediği soru önergesinde, Özkan’ın cezaevinde dört kez kalp krizi geçirdiğini belirtti.

“Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde son dönemde dört kez kalp krizi geçiren 76 yaşındaki ağır kalp hastası Mehmet Emin Özkan, bir hafta önce kaldırıldığı Diyarbakır Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan efor testinin ardından cezaevine geri gönderildi.”

“19 yıldır cezaevinde olan Özkan’ın eşi, eşinin sandalye üzerinde mama ile beslendiğini aktardı.”

Ağbaba, Bakan Bozdağ’a şunları sordu:

* 19 yıldır cezaevinde olan, dört kez kalp krizi geçirmiş 76 yaşındaki hasta mahpus Mehmet Emin Özkan’ın, tüm bu durumuna rağmen cezaevinde tutulma sebebi nedir?

* Diğer tüm hasta mahpuslar için de geçerli olan “toplum için sakıncalı” olma durumu “sandalye üzerinde mama ile beslenen” Özkan için de geçerli mi?

* Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden verilen “cezaevinde kalması risklidir” raporuna rağmen, Özkan’ın cezaevinde tutulmaya devam edilirken hayatını kaybetmesi durumunda sorumluluk kime ait olacak?

* Bakanlığınızın hasta mahpuslar ile ilgili mevzuat değişikliğini öngören bir çalışması mevcut mu?

İmza kampanyası

Müebbet hapis mahkumu Özkan'ın serbest bırakılması için başlatılan imza kampanyası da sürüyor.

İnsan Hakları Derneği (İHD) de raporunda Özkan’ın “kronik kalp, yüksek tansiyon ve zehirli guatr hastalığı bulunduğunu, cezaevinde yeterli derecede tedavisi yapılmadığını” yazmıştı.

Lice davasından hükümlü

Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 22 Ekim 1993’te 16 kişi öldürüldü, çok sayıda ev ve işyeri yakıldı. Yüzlerce kişi göçe zorlandı. Öldürülenler arasında Tuğgeneral Bahtiyar Aydın da vardı.

Mehmet Emin Özkan, Aydın’ın öldürülmesiyle ve PKK üyesi olmakla suçlanarak müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ancak savcılık olayın sorumlusunun PKK olmadığını 20 yıl sonra yazdığı iddianamede açıkladı. 

Katliamla ilgili iddianame zamanaşımına bir gün kala kabul edildi, yargılama 21 yıl sonra 16 Ocak’ta başladı. Olayın failleri olarak belirlenen, dönemin Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu ile Üsteğmen Tünay Yanardağ hakkında “Taammüden öldürme”, “Halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik”, “Cürüm işlemek üzere teşekkül oluşturma” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 24 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Ancak hasta mahpus Özkan, yeniden görülmeye başlanan davaya rağmen hükümlü olarak halen Diyarbakır Cezaevi’nde. (AS)