Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, "Türkiyelilik" kavramını önerdikleri gerekçesiyle rapor nedeniyle "kin ve düşmanlığa tahrik" ve "Türklüğü aşağılamak" iddialarıyla hapisle yargılanan öğretim üyeleri hakkında kovuşturmanın sürdürülmesine izin vermemişti.
Bakanlığın geri çevirdiği ancak mahkemenin duruşma günü verdiği için dün (1 Nisan) süren yargılamaya Hakim Avni Mis, Şahin’in, Kaboğlu ve Oran hakkında yargılama izni vermediğini söyleyerek başladı. Duruşmada Kaboğlu ve Oran’ın avukatları Oya Aydın ve Kemal Akkurt vardı.
"Müvekillerimiz için beraat istiyoruz"
Diyecekleri sorulan Aydın ve Akkurt, Mayıs 2008'de yürürlüğe giren 301 değişikliğinin "soruşturma veya kovuşturma için Bakanlığın izni" öngördüğünden işlemin yargı bağımsızlığına bir müdahale niteliği taşıdığını vurgulayarak, dosyanın Bakanlık kararıyla kapatılması yerine, müvekkilleri hakkında beraat kararı verilmesini istediler.
Diyecekleri sorulan sanık avukatları, Adalet Bakanı’ndan yargılama izni istenmesinin yargı bağımsızlığına müdahale anlamı taşıdığını, adil yargılanma ilkesine ters düştüğünü savunarak, davanın düşmesi yerine, müvekkilleri hakkında beraat kararı verilmesini istediler.
Söz alan Savcı Ferhan Özdemir ise, esas hakkındaki mütalaasında, soruşturma ve kovuşturma şartının Adalet Bakanlığı'nın iznine tabi olduğunu ifade ederek, Bakanlığın, 5 Şubat'ta kovuşturma izni vermediğini, bu nedenle kamu davasının düşürülmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi. Hakim Mis, Aydın ve Akkurt'un taleplerine karşın, savcınıngörüşüne uygun olarak, davanın düşürülmesine hükmetti.
Bakanlık 301'den izin vermedi
17 Aralık 2008'de Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi, öğretim üyeleri Oran ve Kaboğlu'nun Ceza Yasası'nın (TCK) 301. maddesine ilişkin dosyalarını, yargılamanın sürdürülmesinin bir şartı olarak izin alınması için Adalet Bakanlığı'na göndermişti.
216 düştü, 301 izne kaldı
10 Mayıs 2007'de mahkeme, 301. madde yönünden Bakanlık izin şartı oluşmadığı gerekçesiyle davanın düşürülmesine ve sanıkların 216. maddede tanımlanan "halkı kin ve düşmanlığı tahrik" suçundan beraatine karar vermişti.
Ancak Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 216 ile ilgili beraat kararını, suçun maddi ve manevi unsurları ile oluştuğu gerekçesiyle bozmuştu. Dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu gündemine gelmesiyle, 28 Nisan'daki toplantıda, mahkemenin beraat kararının onanmasına hükmedildi.(EÖ)