Fotoğraf: csgorselarsiv/Meltem Ulusoy
Haberin İngilizcesi için tıklayın
30. LGBTİ+ Onur Haftası komitesi bu yıl 30. kez düzenlenecek olan LGBTİ+ Onur Haftası’nın ilk açıklamasını yayınladı.
TIKLAYIN - 5 Soru 5 Yanıt: Onur Yürüyüşü nasıl başladı?
Komite bu yılın temasını şöyle duyurdu: “Yıllardır süregelen ve her geçen gün artarak devam eden mücadelemizi hatırlıyor bu senenin onur haftasında yeniden bu temayla birlikte buluşuyoruz: Direniş!”
"Gezi yargılanamaz"
Açıklama özetle şöyle:
“2013 yılında Taksim Gezi Parkı eylemleriyle birlikte Onur Haftası için hep birlikte ‘Direniş’ demiştik. Aradan yıllar geçmesine rağmen, gittikçe artan homofobi, transfobi, ace+fobi, bi+fobiye ve lubunyalığımıza dair her düşmanlığa karşı, erkek egemen devlet politikalarına, heteroseksizme ve şiddete karşı yeniden ‘Direniş’ demeye karar verdik.
“Tıpkı 1987'de Gezi Parkı merdivenlerinde açlık grevi yaparak harekete ilk kıvılcımlarını veren trans kadın seks işçilerinin direnişini hatırladığımız gibi yıllar içerisinde binlerce kişiyle sokaklara dolup taştığımız yürüyüşlerimizi unutmuyoruz. Bu sene bir kez daha ‘Direniş’ diyerek tüm direniş alanlarımızı yeniden hatırlıyoruz. Bugün Gezi Parkı için yargılanan ve iktidarın uygun gördüğü kurallara göre karar veren mahkemelerin hukuksuzca ağır hapis cezaları verdiği tüm direnişçileri selamlıyoruz. Gezi yargılanamaz!”
'Onur Yürüyüşü yargılanamaz'
“2015'ten beri çeşitli bahaneler öne sürülerek etkinliklerimiz yasaklanıyor, yürüyüşlerimiz engelleniyor. Bir gecede çıkılan İstanbul Sözleşmesi'yle birçok nefretin kapılarını açan iktidar yaşadığımız tüm şiddetin sorumlusudur. Her sene olduğu gibi geçtiğimiz yıl 19.'su gerçekleşen Onur yürüyüşünde de yine şiddeti üreten kolluk kuvvetlerince gözaltına alınan arkadaşlarımızın davası sürüyor, var oluşlarımız sebebiyle Onur Yürüyüşü yargılanıyor. Tekrar ediyoruz: Onur Yürüyüşü yargılanamaz!”
“Eğitimden sağlığa, ulaşımdan barınmaya kadar her alanda direnişimiz, eşitlenme mücadelemiz sürüyor. Boğaziçi direnişinde BÜLGBTİ+’nin kapatılması, hormon erişimlerinin her geçen gün zorlaşması, toplu taşımalarda cinsiyetlendirilmiş kartlar yüzünden günbegün sorunlar yaşanması, ‘makbul’ ve ‘yakışır’ komşu olamayacağı gerekçeleriyle yerinden edilen ve ev bulamayan transların yaşadığı zorluklara karşı sesimizi yükseltiyoruz.
"Hızla kötüleşen ekonomide ve artan kurlar karşısında yükselen hormon ve ameliyat fiyatları, emek sömürüsü ve istihdam sorunlarıyla yine en çok zorlananlar arasında LGBTI+’lar bulunuyor. Eşit yurttaşlık haklarımız için mücadelemizi sürdürüyoruz. Her alanda lubunyalar, translar eşitlenene kadar direniyoruz; haklarımızı rica etmiyor, istiyoruz!
“Eşit değiliz, eşitleneceksiniz! Ayrımcılığa ve nefrete inat direnerek ve dayanışarak herkes için eşit bir dünyayı mümkün kılacağız! Zamana bırakmıyoruz!”
(AK/EMK)