Gazeteciler, Özgür Ülke Gazetesi’nin 3 Aralık 1994 yılında bombalanan binası önünde açıklama yaptı ve saldırıda yaşamını yitiren gazete çalışanı Ersin Yıldız'ı andı. Basın açıklamasına dönemin tanığı gazeteci Hüseyin Aykol, Özgürlükçü Demokrasi Gazetesi çalışanlarının yanı sıra Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Onur Hamzaoğlu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Eşbaşkanı Cengiz Çiçek katıldı.
Basın açıklaması açılan "Özgür basın susturulamaz" pankartıyla yapıldı. Özgür Ülke ve devamında çıkarılan gazetelerde çalışan ve çeşitli dönemlerde yapılan saldırılarda hayatını kaybeden gazeteci ve yazarların fotoğrafları taşındı.
Hacıoğlu: Özgür Ülke'nin susturulması MGK kararıydı
Açıklama yapan Özgürlükçü Demokrasi Gazetesi editörü Reyhan Hacıoğlu yaptı:
“Bu katliam girişiminde 23 arkadaşımız yaralanmış, Ersin Yıldız arkadaşımız ise şehit düşmüştür. Ancak bugüne kadar ne failler bulundu ne de gerçek anlamda bir hukuksal yargı süreci başlatıldı. Oysa tüm dünya biliyor ki, Özgür Ülke Gazetesi'nin susturulması MGK kararıydı.
“AİHM Türkiye'yi mahkûm etse de, bugün olduğu gibi özgür basın üzerinde devletin baskı politikaları farklı şekillerde sürmektedir.”
Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) 30 Kasım 1994’te yapılan toplantısında kararlaştırılan ve dönemin Başbakanı Tansu Çiler tarafından imzalanan belgeye değinen Hacıoğlu, şunları söyledi:
“Özgür Ülke'nin adı verilerek, ‘Bölücü ve yıkıcı faaliyetlere destek verecek şekilde yayın yapan yayın organlarının faaliyetleri son günlerde devletin bekası ve manevi değerlerine açıkça saldırı şeklini almıştır. Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne yönelik bu önemli tehdidin bertaraf edilmesi maksadıyla Adalet Bakanlığı'nca bu kadar suç duyurusu olmasına rağmen hukuken etkili bir şey yapılamamasının nedenlerinin belirlenerek, giderici önlemlerin alınması gerekmektedir’ denilerek, 'bertaraf' emri verilmişti. Özgür Basına dönük kararlaştırılan bu saldırı, buradaki Merkezi ve Cağaloğlu'ndaki İdare binası ile Ankara bürosunun bombalanması şeklinde gerçekleşti. Hâlbuki gazete bölgedeki hak ihlalleri, köy boşaltmaları, yargısız infazları ve kirli ittifakları deşifre ediyordu. Gazetenin her bir sayfası adeta bir vesika, bir delil niteliğindeydi.”
"AKP eleştirdiği iktidar kalıntılarını danışman yaptı"
“OHAL'i biz kaldırdık diye övünen, varsa bir Kürt sorunu benim sorunumdur diyen, özgürlük vaadiyle iktidara gelen bir AKP dönemindeyiz. AKP, eskiden eleştirdikleri iktidar kalıntılarını kendilerine danışman yaparak, yeniden görevlendirmeler yapıp, ‘düşman’larıyla ittifak yaparak bir süreç yürütüyor. Eski ortakları düşman, rakipleri müttefik, vatanseveri de hain oldu.”
Ersin Yıldız şahsında yaşamını yitiren onlarca arkadaşlarını büyük bir minnet ve şükranla andıklarını ifade eden Hacıoğlu, “Yaşam ve mücadele değerlerine bağlı kalarak, özgür basının gerçeklerden taviz vermeyen özgürlük çizgisinin takipçisi olacağımızın sözünü yineliyoruz” dedi.
Hüseyin Aykol: “Asla vazgeçmeyeceğiz”
Açıklamanın ardından dönemin tanığı gazeteci Hüseyin Aykol konuştu. 23 yıl önce yaşanan olayı anlatan Aykol, "O binayı gördüğümde, ‘Tamam, bu sefer bitti, bundan sonra olmayacak' dedim. Böyle bir binayı bir daha yapamayacağımızı düşündüm. Fakat yanıldım ertesi gün gazete 'Bu ateş sizi de yakar' manşetiyle bayilerde yerini aldığını gördük. O gün öyle dediğim için yeniden özeleştiri veriyorum. Asla vazgeçmeyeceğiz" dedi.
Konuşmaların ardından bombalanan binanın önüne karanfiller bırakıldı. (HK)
Ne olmuştu?Tam 20 yıl önce bugün, 3 Aralık 1994'te Özgür Ülke gazetesinin İstanbul Kadırga'daki teknik binası, Cağaloğlu'ndaki merkez bürosu ve Ankara bürosu bombalı saldırıya uğradı. Kadırga bürosundaki ulaştırma görevlisi 32 yaşındaki Ersin Yıldız öldürüldü, 23 çalışan yaralandı. Gazete sonraki sayılarını bir süre, kendisiyle dayanışma halinde olan gazeteciler sayesinde çıkarabildi, sosyalist gazeteler Özgür Ülke çalışanlarına bürolarını açtı, birçok gazeteci dayanışmaya gitti. Gazete 4 Aralık 1993'te dört sayfa çıktı, manşeti de "Bu ateş sizi de yakar" oldu. Bombalanmanın üzerinden 15 gün geçmeden Özgür Ülke gazetesi, dönemin Başbakanı Tansu Çiller imzalı "gizli" ibareli bir belge yayınlandı. Belgede doğrudan Özgür Ülke'nin ismi verilerek şu ifadeler yer alıyordu: "Bölücü ve yıkıcı faaliyetlere destek verecek şekilde yayın yapan basın organlarının faaliyetleri son günlerde devletin bekası ve manevi değerlerine açıkça saldırı şeklini almıştır. Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne yönelik bu önemli tehdidin bertaraf edilmesi maksadıyla önlemlerin alınmasına..." |
1992'den bu yana Özgür GündemKürt medyasının ilk günlük Türkçe yayın yapan gazetesi Özgür Gündem yayın hayatına "Egemenlik kayıtsız şartsız DGM'nindir" manşetiyle 30 Mayıs 1992'de başladı. Özgür Gündem kapatılınca 1994'te yayına başlayan Özgür Ülke'nin üç bürosu 3 Aralık 1994'te bombalandı. 94’te kapatıldıktan sonra yargı kararlarından dolayı farklı isimlerle yayın yapmak zorunda kaldı, gazetenin kendi adıyla açılması ancak 2011’de mümkün oldu. İstanbul 8. Sulh Ceza Mahkemesi, Özgür Gündem gazetesini 16 Ağustos 2016'da kapattı. Kararda "geçici olarak kapatılmasına" ifadesi yer almakla beraber gazetenin ne kadar süre kapalı kalacağına ilişkin bir hüküm yer almadı. 29 Ekim 2016 günü yayınlanan 675 sayılı KHK ile kapatılan 10 gazete arasında Özgür Gündem'e vardı. Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ise 23 Ağustos 2016'da yayınına başladı. |
(HK)