23 Nisan "Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" yaklaşıyor. Çocuklar İçin Adalet Takipçileri (ÇİAT), 23 Nisan'a atfen "Hayat Hiç Bayram Olmadı" adıyla dün Ankara Su' dem Restoran'da resim sergisi ve forumdan oluşan bir etkinlik düzenledi.
"Hayalimdeki Odam" isimli resim sergisi, ÇİAT aktivisti Hülya Tarman'ın 2006-2007'de bölgede yaptığı araştırmalar sırasında çocukların çizdiği resimlerden oluşuyor. Tarman, 158 çocukla resim çalışması yaptığını anlatıyor bana.
"Bu resimlerle çocukların hayallerini nasıl çaldığımızı görebiliriz. Resimlerin neredeyse hepsinde masa, çiçek, lamba çizilmiş. Bu resimler onların tertemiz dünyalarını yansıtıyor aslında."
Tarman'la sergiyi geziyoruz birlikte. Bir resim gösteriyor bana. 11 yaşındaki bir kız çocuğu çizmiş resmi. Anne, baba, erkek ve kız kardeş ile babaanneden oluşuyor resim.
Baba ve erkek kardeşin sırtı dönük, yani yüzleri görünmüyor. "Şiddet gördüğünü anlatıyor kız çocuğu bu resimde aslında" diyor Hülya Tarman.
Bir sürü resim var böyle. Çocuklar odalarında olan ya da olmayan birçok şeyin resmini çizmiş. Aslında çocukların nasıl bir çocukluk yaşadıklarını da anlatıyor bu resimler.
"Cezaevlerine girmek istemiyoruz"
Forum başlıyor. İsmini vermek istemeyen TMK mağduru bir çocuk konuşuyor "Bizler hiç kimsenin canına, malına zarar vermedik. Uyuşturucu satanlar sokaklarda dolaşırken, bizler neden tutuklandık, cezaevlerine konduk?" diye soruyor.
"Uyuşturucu satıcılarına hiçbir şey olmuyor. Ama bizler cezaevlerine konuyoruz. Dayak yiyoruz. Cezaevlerine girmek istemiyoruz artık."
Neden adına vermek istemediğini sorduğumuzda Pozantı Cezaevi'nden çıktıktan sonra basına konuşan bir çocuk hakkında 40 yıla yakın ceza istenmesini hatırlatıyor.
"Kürt çocuklarının sorunları devam ediyor"
ÇİAT'tan Sedat Yağcıoğlu ile konuşuyoruz. 23 Nisan'ın her çocuk için bayram olarak geçmediği fikriyle yola çıktıklarını ve böyle bir etkinliği düzenlemeye karar verdiklerini söylüyor.
ÇİAT, Terörle Mücadele Kanunu (TMK) mağduru çocukların cezalarının hafifletilmesi için 2010'da ciddi kampanyalar yürütmüştü.
Yağcıoğlu'na neden yeniden harekete geçme ihtiyacı duyduklarını soruyorum, şöyle yanıtlıyor:
"Kürt çocuklarının yaşadığı sorunlar devam ediyor. TMK 'mağduru' olarak bilinen çocuklar yasa değişikliğiyle serbest kaldılar. Fakat 18 yaşını geçtikten sonra tekrar cezaevine konulmaya başlandılar. İşte bu yüzden ÇİAT olarak çocukların özgürlüğü için yeniden harekete geçmeye karar verdik."
Çocuk ve suç kavramlarının yan yana anılamayacağını ve hiçbir çocuğun her ne sebeple olursa olsun özgürlüğünün elinden alınamayacağını anlatıyor. Ve ekliyor: "Cezaevindeki çocuklar serbest bırakılana kadar çocuklar için adaletin takipçisi olacağız." (SK/HK)