Fotoğraf: Tahran'da 100. gün protestolarından/ncr-iran.org/
İran'da 100. gününe giren rejim karşıtı gösteriler bağlamında 31 Aralık Cumartesi günü Tahran ve diğer büyük kentlerin merkezi alanlarında özel protestoların gerçekleşmesi bekleniyor.
Yurt dışından yayın yapan Iran International haber kanalı, Cuma namazları sonrasında hükümetin örgütlediği rejim yanlısı gösteriler biter bitmez, protestocuların sokaklara çıktıklarını haber verdi.
Cuma günü İslam Cumhuriyeti kurumları, 2009'da Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci kez Cumhurbaşkanı olduğu seçim sonuçlarını sorgulayan muhalefet protestolarını bastırmak üzere düzenlenen büyük mitingin yıldönümünü kutladı.
Ancak Tahran'dan gelen bilgilere göre, bu yılki rejim yanlısı gösteriler, hükümet karşıtı protestoları sürdürme kararlılığındaki halkın moralini bozmaya yetecek kadar yüksek katılımlı değildi.
Yas gösterileri
|
20 yaşındaki üniversite öğrencisi Umid Muayedi'nin annesi Şiraz'da öldürülen oğlunun kırkıncı gününde "oğlumun kanı yerde kalmasın" diyerek isyan ediyor. |
Tersine, birçok kentin büyük merkezleri, insanların son üç ayda güvenlik güçleri tarafından öldürülen sevdikleri için yas tutmak üzere bir araya geldikleri gösterilere sahne oldu. Tahran'da 31 Aralık Cumartesi günü daha büyük bir protesto gösterisi için hazırlıklar gözleniyordu. Sosyal medyadan, halkı yerel saatle 11.00'de Tahran'ın ana çarşısına yürümeye çağıran duyurular yayınlandı.
İranlılar, Eylül'den bu yana dini rejime karşı düzenli hükümet karşıtı protestolar düzenliyor ve dini yönetime ve despotizme son verilmesi ve laik bir siyasi sistem talebiyle sokaklara çıkıyorlar.
İran para biriminin değerindeki son keskin düşüş, protestoları yoğunlaştıran bir aciliyet duygusu da yarattı. Pek çok insan önümüzdeki haftalarda enflasyonda büyük bir sıçrama olacağını öngörüyor.
Büyük kentlerin merkezlerinde değişik mahallelerde mitingler düzenlenmesine yönelik anonim taban grupları da kuruldu.
Tahran'da çarşıya yürüyüş çağrısı
|
İran'da başlayan protestoların 100. günü 24 Aralık'ta Karaj kentinde "Mollalar yok olsun" sloganlarıyla süren gösteriler. |
Tahran'daki taban grubu, başkentin her yerinden, ülke ekonomisinde etki sahibi kesimlerin işyerlerinin yoğunlaştığı büyük çarşıya doğru yürüyüş çağrısında bulundu. Bu, süregiden isyanda bir dönüm noktası oluşturması muhtemel, tek bir hedefe yönelik ilk protesto mitingi olacak.
Çarşı veya geleneksel perakende piyasası grevlerinin İran'da derin tarihsel kökleri var. Bu grevler hmen her zaman ciddi bir siyasi ve ekonomik krize işaret ediyor. Çarşı grevleri hem 20. yüzyıl başlarındaki Anayasal Devrim'de hem de monarşiye karşı 1979 devriminde önemli bir rol oynamıştı.
Tahran'ın mahallelerinde gençler, "Bu zor durumda, tüccarları desteklemek için ayağa kalkmalıyız" diyerek, halkı Tahran Kapalı Çarşısı'na doğru yürüyüşe katılmaya çağırdı.
1978'deki İslam Devrimi'ni mümkün kılan başlıca toplumsal kaynaklardan biri, çarşılardaki büyük tüccarların protestolara ivme kazandıran grevci işçilere sağladıkları finansal destekti.
100 kişi idam tehdidi altında
Hükümet, ülkedeki huzursuzluğun sorumluluğunu, kamu mülkünü tahribe eğilimli olduğunu ve ABD, İsrail ve Suudi Arabistan da dahil olmak üzere dış düşmanlarca eğitilip silahlandırıldığını söylediği protestoculara yüklüyor.
Norveç merkezli İran İnsan Hakları grubu web sitesinde "En az 100 protestocu[nun] şu anda idam talebiyle yargılanma ya da infaz riskiyle karşı karşıya" olduğunu açıkladı. Grup, "birçok aile[nin] seslerini çıkarmamaları için baskı altında tutulmaları nedeniyle gerçek vaka sayılarının tespitinde güçlük çekildiğini ve ölüm cezasına çarptırılanların sayısının çok daha yüksek olduğuna inanıl[dığını]" bildiriyor.
İran mahkemeleri yılın son gününe kadar, gördükleri davalarda protestocuları güvenlik güçlerini öldürmek veya yaralamak, kamu mülkünü tahrip etmek ve halkı terörize etmek gerekçesiyle cezalandırmanın yanında "Allah'a savaş açmak" türünden İslam hukuku temelli suçlamalara dayalı onu aşkın davada da idam cezalarına hükmetti.
(AEK)