Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) dün gerçekleştirdiği toplantıda PKK ile Türkiye'de ve Irak'ta mücadele, Suriye'de yaşanan olaylar ve Fransa'da kabul edilen Ermeni soykırımının inkarına ceza öngören yasa konuşuldu.
MGK açıklamasında mücadelenin "her alanda sürdüreleceği"ve "terörle mücadelede Irak'la işbirliği yapılması gerektiğine" dikkat çekildi. Suriye'de halkın meşru talepleri doğrultusunda demokratik geçiş sürecinin süratle başlatılması gerektiği belirtildi. Fransa'da kabul edilen soykırım inkarına ceza öngören yasanın ifade özgürlüğüne, bilimsel çalişmalara ve ilgili uluslararası hukuk kurallarına aykırılığına dikkat çekilirken, hükümetin öngöreceği tedbirlerin kararlılıkla uygulanacağı belirtildi.
PKK ile mücadele
MGK toplantısı basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
* Ülkemizin birlik ve bütünlüğünü, milletimizin kardeşlik ve huzurunu hedef alan bölücü terör örgütüne yönelik bu kararlı ve etkin mücadelenin önümüzdeki dönemde de taviz verilmeksizin her alanda sürdürüleceği bir kez daha teyit edilmiştir.
* Diğer yandan, terör örgütünün istismar alanlarının ortadan kaldırılması amacıyla yürütülen kapsamlı çalışmalar gözden geçirilmiş, bu yöndeki çabaların da, demokrasiden, hukuk devleti anlayışından ve evrensel değerlerden ödün verilmeksizin, kararlılıkla devam ettirileceği kaydedilmiştir.
Irak'ta terörle mücadele
* Irak'la terörle mücadelede somut mesafe kaydedilmesi gereği yinelenmiş, bu çerçevede Irak makamlarının terör örgütünün Irak'ın kuzeyindeki mevcudiyetinin sona erdirilmesini teminen etkin işbirliği sergilemeleri yönündeki kat'i beklentimiz bir kez daha kuvvetle vurgulanmıştır.
Suriye meselesi
* Suriye'de sivil halka ve muhaliflere yönelik şiddet ve yıldırma eylemlerinin bir an önce durdurulmasının ve Suriye'nin geleceğinin Suriye halkı tarafından belirlenmesinin önemine işaret edilmiş, bu çerçevede, halkın meşru talepleri doğrultusunda demokratik geçiş sürecinin süratle başlatılmasi gerektiği belirtilmiştir.
Fransa'da soykırım yasası
* Fransa'da iktidar partisi tarafından gündeme getirilen ve 22 Aralık 2011 tarihli ulusal meclis oturumunda hükümet temsilcisi tarafindan da açıkça desteklenerek kabul edilen yasanın ifade özgürlüğüne, bilimsel çalişmalara ve ilgili uluslararası hukuk kurallarına aykırılığına dikkat çekilerek, bu gelişmenin, iki ülke arasındaki tarihe dayanan dostluk ilişkilerine büyük bir darbe vurduğu kaydedilmiştir. Bu konuda hükümetin bu aşamada açıkladığı ve Fransa'nın atacağı adımlara bağlı olarak benimseyebileceği ilave tedbirlerin kararlılıkla uygulanmasının önemi vurgulanmıştır.
* Tarihin, parlamentoların alacaklari yanlı kararlarla yeniden yazılmasının yanlışlığı, bu kanun tasarısıyla daha vahim bir şekilde görülebilmiştir. Fransa'da akliselimin hakim olması ve bu hatalı adımdan geri dönülmesi yönündeki beklentimiz sürmekle birlikte, tasarının kanunlaşması durumunda bu haksiz tasarrufa her şekilde karşı çıkılmasi kararlaştırılmıştır. (ÇT)