2001-2010: Savaşa Karşı Olma On Yılı

Barış İçin Baroların Çocuk Hakları Komisyonu Hareketi, barış için aydın, sanatçı, gazeteci, din adamı, dini cemaatler, öğretmen ve ebeveynlere görev düştüğünü belirtti, herkesi sorumluluklarını üstlenmeye çağırdı.

şanlıurfa

Irak'ta olası savaşa karşı oluşturulan "Barış İçin Baroların Çocuk Hakları Komisyonu Hareketi" adına açıklama yapan Şanlıurfa Barosu Çocuk Hakları Komisyonu, barış için "aydın, sanatçı, gazeteci, din adamı, dini cemaatler, öğretmen ve ebeveynlere" görev düştüğünü belirterek, "herkesi sorumluluklarını üstlenmeye" çağırdı.

2001-2010: Savaşa Karşı Olma On Yılı

"Birleşmiş Milletler'in (BM) 2001-2010 yıllarını 'Dünya Çocukları İçin Barış Kültürü ve Şiddete Karşı Olma Uluslar arası On Yılı' olarak ilan ettiğini" hatırlatan komisyon üyeleri, bu karar uyarınca BM Genel Kurulu'nun kabul ettiği Barış Kültürü Hakkında Bildirge ve Eylem Programı'nın 5-8 maddelerine dikkat çekti:

"Bu maddeler uyarınca;

* Hükümetler barış kültürünü sağlamada ve güçlendirmede temel bir role sahiptir.

* Sivil toplum, barış kültürünün daha çok gelişimine bütünüyle dikkat çekmek zorundadır.

* Medyanın eğitici ve bilgilendirici rolü bir barış kültürünün desteklenmesine katkı sağlar.

* Barış kültürünü desteklemede anahtar rol, hükümet dışı kuruluşlar kadar, bilim, felsefe, yaratıcı ve sanatsal faaliyetlerde her düzeydeki sağlık ve insan merkezli alanda çalışanlar, sosyal hizmet uzmanları ve yöneticileri birbirine bağlayan ebeveynlere, öğretmenlere, politikacılara, gazetecilere, dini organ ve gruplara, aydınlara aittir."

"Barış herkesin sorumluluğudur"

Baroların Çocuk Hakları Komisyonları'nın açıklamasında, şu ifadeler yer aldı:

* Biz çocuk dostları bu ilkeler ışığında, herkesi savaşı durdurmak için görev ve sorumluluklarını üstlenmeye davet ediyoruz. Bu nedenle;

* Başta BM olmak üzere ilgili Uluslararası kurum ve kuruluşları, samimi olarak ortaya koydukları ilkeleri savunmak için harekete geçmeye davet ediyoruz.

* Özellikle BM Güvenlik Konseyi'nde Irak'la ilgili "bu karardaki şu ifade bir ülkeye (ABD'ye) tek yanlı müdahale imkanı verir/vermez" şeklindeki tartışmanın hukuki hiçbir yönünün bulunmadığını;

* Hükümetin ve karar alma mekanizmalarının savaş karşısında tutum belirlerken, pragmatik hesap ve kaygılarla hareket etmemesini;

* Türkiye topraklarının Irak'a yönelik savaşta kullandırılmamasını ve insanlarımızın, Amerikanın yapacağı çocuk katliamlarına ortak yapılmamasını;

* Medyanın kamuoyunu yanıltacak şekilde bilinçli dezenformasyonla şiddete ve savaşa çanak tutmamasını veya tutanlara alet olmamasını;

* Sivil toplum kuruluşlarının savaş karşıtı seslerinin daha da gür çıkmasını;

* Dünyanın her yerinde savaşla toprak edinmenin veya bir ülkenin yönetiminin zorla ele geçirilmesinin kabul edilemeyeceğini,

* Halkın kendi kaderini tayin etme hakkı olduğunu ve adil olmayan yönetimlerin fırsat verilirse halkın iradesi karşısında tutunamayacaklarını,

* Ambargo kapsamında alınan BM kararlarının Irak'lı çocukları göz göre göre öldürdüğünü ve bu nedenle kaldırılması gerekirken BM Güvenlik Konseyi'nin kararıyla daha da ağırlaştırılmasına karşı olduğumuzu belirtiyoruz.

Bildirgeye imza atanlar

Antalya Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Aydın Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Çanakkale Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Elazığ Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Gaziantep Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

İstanbul Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

İzmir Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Kocaeli Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Manisa Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Mersin Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Samsun Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Şanlıurfa Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Trabzon Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu,

Adana Barosu, Çocuk Hakları Komisyon Üyeleri,

Ankara Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu üyeleri,

Bursa Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu Üyeleri,

Kayseri Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu üyeleri,

Ordu Barosu, Çocuk Hakları Komisyonu üyeleri, (BB)