CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Nevşehir’de Hacı Bektaş ilçe pazarında üreticileri ve yurttaşları dinledi.
Gürer’e içinde bulunduğu durumu anlatan Neşe Kaya, “Herkes battı. Motorunu satan var, arabasını satan var, evini satan var, borcu olup da çeyizini satan var. Gözümle görüyorum. Ben bu durumdaysam, ağlıyorsam herkes ağlıyor. Ben 600 bin liraya tohum aldım. Ödeyemiyorsam ne yapacağım? Burada traktörümü satacağım. Bir tane motorum var, o motor gidecek. Niye gidecek? Karşı taraf senet almış. O köyde ben kendi ismimi lekelememek için traktörümü satacağım. Niye satacağım? Toplum içinde bir sayılan sevilen biri olmuşum. Omuzumdan tutturup da ‘Borcunu versene’ dedirtmeyeceğim. Ben aç kalacağım, karşı tarafa utanmamak için satacağım.” dedi.
20 senedir çiftçilik yaptığı belirten Kaya, “Böyle bir dönem hiç yaşamadım. Yine patatesi 1 liraya sattığımızda bu duruma düştüydük. Kaç sene evvel... O gün benim sosyal medya hesabımı kapattılar. Ben kimseyi kötülemiyorum. Yani sen de AKP de olsan, CHP de olsan insan biraz düşünür çiftçiyi. Gerçekten çiftçi zor durumda. Biz bitersek herkes bitmiş, ülke bitmiş demektir. Ülke bir daha asla yürümeyecek. Kaç sene yürümeyecek biliyor musun? 5 sene, 6 sene bu çiftçi kendine gelemez.” diye konuştu.
Kaya, Gürer’e çiftçinin durumu yanında yurttaşların halinin de kötü olduğunu söyledi. Çiftçi olarak bittiklerini belirten Kaya yurttaşın alım gücünün kalmadığını ve gördüklerinden acı duyduğunu ifade etti.
Kaya, “Vatandaş geliyor, ‘20 lira aşağı ver. Ben öksüz torun besliyorum, babası öldü’ diyor. Vallahi billahi yalvarıyor. Ben çaresiz olduğum için, bak ağlıyorum, yani durumumuza ağlıyorum. O kadına, o 20 lirayı ben kötü de olsam o kelimesine bağışladım. Vallahi bağışladım. Ben aş paylaşmak istiyorum insanlarla. Niye yarım ekmeğimi paylaşmayayım?” dedi.
Gürer: Bu gidiş, gidiş değil
Bu konuşma üzerine Gürer, “Vatandaş alım gücü daraldığı için her istediği ürünü alamıyor. Fiyatlardan dert yanıyor. Pazarda kendi ürettiği ürünleri satan ama üretim aşamasında yaşadığı sorunları anlatan hemşerimiz de derdini anlatıyor. ‘Çiftçi olarak bittik’ diyor. ‘Çiftçiliği bırakacağım’ diyor. Çünkü girdi maliyetlerindeki artış bir kenara artık insanlar kredi borcunu ödeyemiyor. Bu gidiş, gidiş değil. Üretmeyen gıdasız kalan toplumlar başkalarının sömürgesi olur. Onun için gelin çiftçiye sahip çıkın. Seslerine kulak verin. Girdi maliyetlerini düşürün. Gübreyi, ilacı, tohumu, mazotu, su fiyatlarında sağlayacağımız destek Türkiye’nin geleceğinin kurtuluşunu sağlayacak destektir. Üreteni koruyun. Rafta katlayan fiyatı aracılığı daraltıp fahiş fiyatlara çıkması önünü kesin. Üreten, tüketen dertli aracı kardan taviz vermiyor.” dedi.
Kaya: Çiftçilik bitti
Çiftçi Neşe Kaya, “Önceden 100 dekar yer ekiyorsam 20 dekara düşürdüm, 20 dekarı da bitirdim. Niye? Alamıyorum, elektrik faturası ödeyemiyorum. Benim çocuğum çalışıyor, inanın ekmek yiyemiyor. Sabah buraya geliyor, akşama kadar şurada duruyor. Niye? Karşı tarafa yalan çıkmamak için. Gücümüz yok. Bitti yani. Bu saatten sonra çiftçilik bitti. Ben bitirdiysem, ufacık insanlar çoktan bitti. İşin gerçeği, uyku uyuyamıyorum, yatamıyorum, o kişiye köyde malamat olacağım diye. Büyüklerimiz bunu düşünmüyor. Aç kalacağım, çiftçilik bitecek. Ondan sonra rahatlasınlar. Kimden alacaklar, ithalat mı yapacaklar. O artık kendi sorunları.” diye konuştu.
Yurttaşlarda para olmadığı ve ürün ucuz olsa da almadığını belirten Kaya, “Bağır bağır niye millet alamaz? Millette yok ki. 10 da desek, 5 de desek milletin cebinde 5 kuruş yok. İktidar değişecek gerçekten. AKP’li arkadaşlarım var, onlar bile bitti diyor. Niye dersen? Vatandaş alamıyor, geçimi zorlaştı. Patates ektim 3 liraya satamadım. Mazotu var, dikimi var, gübresi var, ben ne yiyeceğim? Su ve elektrik parasını geçtim. 5 çocuğum 3 torunum var. Buradayım, nereye gideyim? Ben köyün en büyük çiftçisiyim. Ben bitiriyorsam, herkes bitirir. Çiftçiliği bırakıyorum.” diyerek anlattı.
Gürer: 'Mutluyum' diyene raslamadım
Gürer, üreticiyle görüştüğünde pazarda ‘mutluyum’ diyene rastlamadığını belirtti. Üreticiler, ‘Ürettik ama satamıyoruz’, ‘Ürünümü değerinde satamadım’, ‘Borcum var’ diye dert yanıyor. Vatandaş ise ‘İstediğimiz kadar ürünü alamıyoruz, çok zor durumdayız’ diyor. Yerli ürün olmasına rağmen pazar fiyatlarında düşüş yok; vatandaşın alım gücü kalmadığı için meyveyi tane ile almak zorunda kalanlar var. Hatta bazıları farklı meyveleri hiç tadamamış durumda” dedi.
(HA)

