Bugün Orhan Kemal'in 53, Ahmed Arif'in ise 32. ölüm yıldönümü.
Nâzım Hikmet ve Gorki okuduğu için hapis
Asıl adı Mehmet Raşit Öğütçü olan Orhan Kemal, 15 Eylül 1914'te Ceyhan Adana'da dünyaya geldi. Suriye'de geçirdiği çocukluk yıllarından sonra Türkiye'ye döndü.
2 Haziran 1970 günü, 55 yaşında hayatını kaybetti.
İlk öykü kitabı "Ekmek Kavgası" (1949) ve "Küçük Adamın Notları" başlığı altında yayımladığı otobiyografik roman dizisiyle yaygın bir üne kavuştu. Edebi hayatı 1960'lı yıllarda zirveye ulaştı.
Adana'da toprak ve fabrika işçilerinin dünyasını, İstanbul'daki gecekondu mahallelerini, fabrika çevrelerini eserlerine yansıttı. "Murtaza", "Hanımın Çiftliği", "72. Koğuş", "Bereketli Topraklar Üzerinde" adlı eserleri başyapıtları arasındadır.
1938'de Niğde'de askerliğini yaparken "Maksim Gorki ve Nâzım Hikmet kitapları okumak", "yabancı rejimler lehinde propaganda ve isyana teşvik" suçundan 5 yıl hapis cezasına mahkûm edildi ve Kayseri Hapishanesi'ne gönderildi. İlk şiirini Kayseri Hapishanesi'nde yazdı.
İşçiler, öğrenciler ve yoksullar
1951'de İstanbul'a taşınan Orhan Kemal, yoksul kesimin, işçilerin, öğrencilerin yaşamını anlatan öykü ve romanlar yazdı ve insan-toplum ilişkilerini gerçekçi bir dille yansıttı. Yayınlanmış 14 öykü, 33 roman, iki oyun, bir anı, bir inceleme, 8 araştırma kitabı bulunuyor.
Anısını yaşatmak için Beyoğlu, Cihangir'de Orhan Kemal Müzesi açıldı. 1972'den bu yana adına bir roman yarışması (Orhan Kemal Roman Armağanı) düzenleniyor. Ayrıca Fatih Ordu Caddesi üzerinde adının verildiği bir kütüphane bulunuyor.
2023 yılı 52. Orhan Kemal Roman Armağanı ödülü "Babamın Bağlaması" romanıyla kazanan Kemal Varol'a değer görüldü.
Orhan Kemal'in 'Tersine Dünya'sı"Tersine Dünya", Orhan Kemal'in kaleme aldığı, 1968 yılında tefrika edilen ve yazarın ölümünden sonra yayımlanan mizahi romanıdır. Eser, 1993'te Ersin Pertan tarafından aynı adla sinemaya uyarlandı. Filmde Demet Akbağ, Rasim Öztekin, Lale Mansur, Suzan Aksoy, Jale Arıkan gibi isimler rol aldı. "Tersine Dünya" kadın-erkek kimliklerinin tersine döndüğü bir dünya yaratıyor. Eser, kadın ve erkeğe addedilen toplumsal cinsiyet rollerine tersinden bakıyor. Erkeklerin ataerkil sistemden kaynaklı davranışlarını kadınlar, kadınların davranışlarını da erkekler sergiliyor. | |
1014 dize
23 Nisan 1923'te Diyarbakır'da dünyaya gelen Ahmed Arif'in hayattayken yayımladığı tek kitabı "Hasretinden Prangalar Eskittim" Türkiye'nin en çok basılan şiir kitapları arasında yer alıyor. Şair ve gazeteci Arif, 2 Haziran 1991'de Ankara'da hayatını kaybetti. Şiirlerini samimi bir anlatımla, serbest ölçüyle yazdı.
bianet yazarı Şeyhmus Diken şöyle diyor Ahmed Arif şiiri için:
"Ahmed Arif, tümü 19 - 32 yaşı arasında, yani 1946 ile 50 yılları arasında yazdığı şiirleri, yazdıktan sonra elden ele, dilden dile dolaştıktan en az 10 yıl sonra, 1968'te kitap olarak basıldı. Korsan baskılarıyla birlikte yüz binlercesi kitaplıklarda baş köşeyi aldı. Kitap boyutu içinde 75 sayfa, dize olarak saydığınızda 1014 dize, toplamda 19 şiirden oluşan ve adı 'Hasretinden Prangalar Eskittim' olan bir kitabın şairinden söz ediyoruz.
"Belki 1014 dizeyi oturup bir günde ya da bir haftada yazabilecek şairler de var elbette bu ülkede, küçümsemek amacıyla söylemiyorum, sadece Ahmed Arif'in 64 yıllık hayata sığdırdığı 1014 dizeden, yani 19 şiirden söz ediyorum. Kült olmuş bir şairin bıraktıklarını düşünerek Ahmed Arif'e ve 'Hasretinden Prangalar Eskittim'e bakmak gerekir."
Sekiz kardeşin en küçüğü
Babası Rumeli'den Kerkük'e görevli gelmiş o yıllarda Osmanlı Devleti hizmetinde memur olarak çalışan Arif Hikmet, annesi Sare Hanım ise Erbilli bir Kürt'tür. Sekiz kardeşin en küçüğü idi. Asıl adı Ahmet Hamdi Önal'dır.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi felsefe bölümüne kaydoldu, ancak mezun olmadı. 1950'de Türk Ceza Kanunu'nun 141'inci maddesine aykırı davranmak, 1952'de gizli örgüt kurma gerekçesiyle iki kez tutuklandı. Tutukluluğu sırasında Sanasaryan Han'da işkenceye maruz kaldı. 38 ay tutuklu kaldıktan sonra yapılan yargılama sonunda iki yıl hapis ve sekiz ay Urfa'da gözetim altında tutulma cezası verildi. Bu cezayı yargılanmadan önce fazlasıyla çektiği için 7 Ekim 1954'te tahliye edildi. Kamu gözetimi cezasını tamamladıktan sonra Ankara'ya döndü.
Ahmed Arif'in '33 Kurşun'uŞair, 1950'de okuduğu bir röportajla 1943'te Van'da gerçekleşen ve tarihe "Muğlalı Olayı" olarak geçen vakayı konu edinen "33 Kurşun" şiirini yazdı. "Muğlalı Olayı" veya "33 Kurşun Katliamı", Van'ın Özalp ilçesinde, 33 kişinin hayvan kaçakçılığı iddiası ve 3. Ordu komutanı Orgeneral Mustafa Muğlalı'nın emriyle yargısız olarak kurşuna dizilmesi ve 32'sinin ölümü, birinin kaçması ile sonuçlanan olay. Arif, ağıt olarak tasarladığı, hiçbir zaman yayımlamayı düşünmediği "33 Kurşun" şiiri, çok kısa zaman içerisinde elden ele dolaşarak çok bilinen bir şiir halline geldi. Şiirin 3 numaralı bölümünü 70'li yılların başında Fikret Kızılok bestelemişti. Eseri, Esin Afşar ve yıllar sonra Can Bonomo da seslendirdi. Şiir, 1979'da yayınlanan Zülfü Livaneli albümü "Atlının Türküsü"ne "Kirvem" adıyla girdi. Vurulmuşum Vurulmuşum Kirvem, hallarımı aynı böyle yaz | |
(AÖ)