TRT’nin arşivindeki programları ve görüntüleri yayınladığı TRT Arşiv'de Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul büyükşehir Belediye Başkanı adayı iken, aday olduktan sonra, 2002 genel seçimlerinin ardından demeçleri de yer alıyor.
Belediye başkanı adayı iken “Üçüncü köprü ciddi bir yanlıştır”; belediye başkanı olduktan sonra “Bizim kim niçin neden böyle giyiniyor, niçin bu kadar giyiniyor, söyleyecek halimiz yok”; 3 Kasım 2002 seçimlerinin ardından ise “Sivil toplum örgütlerinin katılımcı anlayışla ortaya koyabilecekleri düşünce ne ise bunları her zaman almanın gayretinde olacağız” ifadeleri öne çıkıyor.
Erdoğan'ın geçen yıllardaki sözleri ise arşivlerdeki demeçleri ile çelişkiler taşıyor.
Üçüncü köprü
1994: Üçüncü köprü akciğerimizin yok edilmesidir
Ali Baransel’in sunduğu Açık Oturum programında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayları arasında Recep Tayyip Erdoğan da var.
İstanbul’a dair projelerini sıralarken “İnsan eksenli” bakış açısında olduğunu anlatıyor:
“Otomobillerin insanlarda daha fazla düşünüldüğü İstanbul’u değil, insan eksenli yeni bir kent anlayışını İstanbulluya yaşatmamız lazım.
“Ulaşım sorunun olmadığı metropol. Atılan adımlardan biri metro. Metroyu hakim kılmalıyız.
“İstanbulumuzun boğazı karşıya geçmesinde en müessil projesi, tüp geçit olayını raylı ve lastikli sistem olarak düşünüyoruz. Hem lastikli geçit hem de insanımızın boğazı karşıya geçmesi noktasında beş boğaz köprüsünü yükünü almış olacağız.
“3. köprü, TEM’in kuzeyindeki bölgede kalan akciğerimizin yok edilmesi demektir. Bu ciddi bir yanlıştır. Yeni rant alanları sağlama olayıdır. Bundan kaçınmayı tasfiye ediyorum.”
2016: Üçüncü köprüden ilk geçişi Erdoğan yaptı
Yavuz Sultan Selim Köprüsü adı verilen üçüncü köprü 26 ağustos 2016’da yapılan törenle açıldı. Köprüden ilk geçişi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptı.
Yaşam tarzı
4 Nisan 1994: Kim neden böyle giyiniyor diyecek halimiz yok
Recep Tayyip Erdoğan ve Melih Gökçek, Ankara ve İstanbul belediye başkanları seçildikten sonra Reha Muhtar’ın sunduğu Ateş Hattı programında.
Reha Muhtar’ın insanların yaşam tarzlarına müdahale olacağına dair endişeleri üzerine Erdoğan karşı çıkıyor.
“Bizim kim niçin neden böyle giyiniyor, niçin bu kadar giyiniyor, söyleyecek halimiz yok. İstanbul’da mevcut kültürünü hangi düşünce hangi inanç oluşturursa oluştursun bunların aynen aynı saygıyı göstermek suretiyle üzerimize düşeni yerine getiririz.”
Reha Muhtar, bar, meyhane gibi alanların kapatılacağına dair endişelerle ilgili buraları kapatma yetkisi olmamasına karşın, bu mekanların temiz olmadığı gerekçesi ile kapatma ihtimalini “Kendi ideolojinizden dolayı bazı yerleri kapatmak isterseniz, çevre sağlığını öngörerek kapatabilirsiniz” şeklinde soruyor.
“O pis şartlarda çalışsınlar mı diyorsunuz? Şu anda bu standardı Refah Partisi mi belirledi. Refah Partisi'nden önce gelenler belirledi. Biz olsak bunun standardını belki farklı belirlerdik. Belirlenen standardı ben kontrol etmeyeceğim. Medyayı davet edeceğim, standardını sen koy diyeceğim, girelim sen burada yer misin, içer misin, beğeniyor musun burayı, beğenmiyorsun, müeyyidesi ne karşısında yazıyor. Ben uygulamayacağım, katılımcı demokrasinin ne olduğunu göstereceğiz. Ama öyle gayrı meşruluğu gördüğümüz zaman avantayı ver göz yumalım demeyeceğiz”
Reha Muhtar’ın “Bunu da çevre sağlığı ve sağlık açısından yapacaksınız” demesi üzerine onaylayarak “Mevcut yasayı uygulamaya koymadaki samimiyetimizi ortaya koyacağız”
“Açık bayanları arabaya almama olduğu gibi, Bağlarbaşı’nda ilahiyat fakültesinde başörtülü öğrencileri başkaları arabaya almamış. Bu düşman kampları meydana getiriyor.”
Otobüslerde kadın erkek ayrı uygulaması olup olmayacağı sorusuna da “Alakası yok. Sağır duymaz uydurur” yanıtı veriyor.
2013: Alkollü içeceğini al evinde iç
Tayyip Erdoğan Yeşilay tarafından düzenlenen Global Alkol Politikaları Sempozyumu’nda alkol kullanımının yaşam tarzı olarak savunulacak bir yanının olmadığını söyledi. (26 Nisan)
Yıllık içki tüketiminin kişi başı ortalama 1,5 litre olduğu Türkiye’de gençleri alkolden korumak adına içki tüketimi ve satışına ilişkin bir dizi yasak getirildi. Marketlerde ve bakkallarda gece 22.00 ile sabah 06.00 arasında içki satılması yasaklandı. Film, klip ve dizilerde içkiye özendirici görüntüler yasaklandı. İçki firmalarının festival, konser gibi organizasyonlara sponsor olması yasaklandı. (24 Mayıs)
Erdoğan, yasakları yasalaştıran AKP milletvekillerine teşekkür ettiği konuşmasında “Kimse alkolü bir kimlik meselesi haline getirmemelidir. Çıkan düzenleme kimsenin yaşam tarzına müdahale anlamında değildir. İçeceksen yine alkollü içeceğini al evinde iç. Yine git ne içeceksen iç” demişti. (28 Mayıs)
2013: Kadıköy'den gelenlerin filan orada durumunu görüyorum
Dönemin başbakanı Erdoğan, Gezi protestoları sırasında Habertürk’te Fatih Altaylı’ya verdiği röportajda Dolmabahçe’deki ofisinden kadınların kıyafetlerini incelediğini söylemişti:
“Değerlerine önem veren anne, baba kızının birilerinin kucağına oturmasını ister mi? Dolmabahçe’de ofisimin önünden Kadıköy’den gelenlerin filan orada durumunu görüyorum. Bütün bunları gördüğüm zaman, bunlar benim aslında kendi değerlerimle uyuşan şeyler değil. Buna rağmen benim toplumumun insanıdır diyorum, giyimine kuşamına şusuna busuna karışamam diyorum…”
Katılımcı demokrasi, sivil toplum örgütleri
3 Kasım 2002: Sivil toplum örgütlerinin katılımcı anlayışla ortaya koyacakları düşünceleri almanın gayretinde olacağız
Erdoğan, genel seçimleri kazandıktan sonraki ilk açıklamasında şöyle dedi:
"3 Kasım erken genel seçimleri beklediğimiz şekilde sonuçlandı. Temennim o ki kesin sonuçlar da aynı şekilde biterse sağlıklı demokrasi ile ilgili atacağımız adımlar çok daha seri olacaktır.
"Altını çizerek söylemek istediğim bir konu var ki, katılımcı bir demokrasi için eksik ne varsa bunları süratle gidermenin ve adımlarını atmanın gayreti içinde olacağız. Bizim burada üzerinde hassasiyetle durduğumuz konu temsildeki gücümüzden öte, parlamentoya girsin veya girmesin sivil toplum örgütlerinin katılımcı anlayışla ortaya koyabilecekleri düşünce ne ise bunları her zaman almanın gayretinde olacağız. Bizim onlara yönelik yapmamız gereken ne varsa yerine getirmenin gayreti içinde olacağız. Önemli olan ülkemizin bir özgürlükler ülkesi olarak ekonomide çektiği sıkıntıları bir an önce aşması, iş aş ekmek gibi konulardaki sıkıntıları aşması, yolsuzlukların tamamıyla yok edilmesi, yoksullukların kaldırılması öncelikli hedeflerimizdir.
"Eğitim, sağlık noktasında halkımızın dertlerini çok iyi biliyoruz. Tarımda hayvancılıktaki sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Bunları inşallah tamamıyla bir kolektif çalışma arzusu içinde acil eylem planımızın gereği olarak süratle adımlarımızı atacağız.
"Kısa süre içinde de yapmış olduğumuz hazırlıkları kamuoyuna açıklayacağız.
"Bu mutluluğumuz hiçbir zaman zafer sarhoşluğu değildir. Bu heyecanımızı ülkeye hizmette kullanmak asıl hedefimizdir. Hiçbir zaman AK Partiye gönül veren vatandaşlarımız ne bir tahrike ne bir tahkire girmeyecektir."
7 Nisan 2016: Sen neyin raporunu yayınlıyorsun?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Polis Teşkilatı’nın 171’inci kuruluş yıldönümü nedeniyle ‘Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen toplantıda konuştu.
“Onların malum STK'ları bir araya gelmişler, raporlar yayınlamışlar.
“Bir defa bu raporları yayınlayanların ayrıca üzerine gidilmesi lazım. Sen neyin raporunu yayınlıyorsun?
“Benim ülkemde tehdit oluşturan ve bölgemi parçalayan, hendekler açan, devletin belediyeye gönderdiği mali desteğini kalkıp da dağa gönderenler karşılarında bu devleti bulacaklardır. Bunu yapacağız. Teröriste, terörist diyemedikleri için bu saçmalıklara zırvalayanlar dökülen kana ortaktır.” (BK)