12. sınıf öğrencilerinin büyük bir kısmının üniversiteye hazırlık için açık liseye kaydını aldırması ve geçişlerin artması üzerine Milli Eğitim Bakanlığı, bu lise türünü geçiş şartlarını değiştirdi.
MEB’in bu kararının ardından üniversite sınavına hazırlanmak isteyen 12. sınıf öğrencileri için bazı özel okullar, belli bir ücret karşılığı derslerin işlenmediği, devamsızlı şartının olmadığı "hayalet sınıf"lar kurdu.
Sınıfların yaygınlaşması üzerine birçok veli ve öğretmen MEB'e durumu ihbar etti.
MEB'e yapılan ihbarlarda bu sınıflara kayıt olan öğrenci velilerinden yüksek ücretler istendiği, öğrencilerin devamsız oldukları halde sınıfta gibi gösterildiği ifade edildi.
İhbarlar üzerine, Bakanlık, bu özel okullarla ilgili inceleme başlattı.
MEB okul bazlı inceleme yapılmasını istedi
e-Okul sistemi üzerinde eylül ayı itibarıyla resmi okullardan özel okullara geçiş yapan öğrencilerin verilerini analiz ederek bu konuda belli tespitler yaptı.
MEB Teftiş Kurulu Başkanlığı harekete geçirilerek genel bir denetim kararı alındı.
Ayrıca 81 il valiliğine okul bazlı inceleme yapılması için yazı gönderdi.
Yazıda, 81 ilde faaliyette bulunan özel okulların 12. sınıflarına kayıtlı öğrencilerin okullarına devam edip etmediklerine ilişkin inceleme yapılması, mevzuata aykırı işlem yapıldığının anlaşılması halinde yasal işlem başlatılması istendi.
2000 ihbar, 1825 kapatma kararı
Milli Eğitim Bakanlığı’ndan konuya ilişkin edindiğimiz bilgiye göre; ruhsatsız/izinsiz faaliyet gösteren okul veya kurs sayısı olarak 2000’e yakın ihbar yapıldığı belirtildi. MEB, “merdiven altı” olarak tanımladığı 1825 okulun kapatılması için işlem başlattığını ifade etti.
Bakanlık, bu sayının ne kadarının İstanbul’da ve diğer illerde olduğuna dair bilgiye ise; İl Milli Eğitim Müdürlüklerinden ulaşabileceğimizi söyledi.
5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na göre, mevzuata aykırı fiilin işlendiği özel okulların kurum açma izni ve çalışma ruhsatı iptal edilecek. Özel okul sahiplerine de brüt asgari ücretin 20 katı idari para cezası verilecek.
TÖZOK: “Bu okullar ‘özel’ tanımını hak etmiyor"
Konuya ilişkin bianet’e değerlendirme yapan Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK) Başkanı Zafer Öztürk, “ciddi bir sorun yaşandığını” vurguladı ve “Bu okullar ‘özel’ tanımını hak etmiyor ama maalesef bu statüler. Bir öğrenci okulda olmadığı halde siz var gösteriyorsanız, bu okulun kapanmasına kadar götüren bir sebeptir. Öğrenciyi okulda gösteriyorsunuz çocuğun başına dışarıda bir şey geliyor bu ciddi bir sorumluluk, bunu yapan bir kuruma okul diyemezsiniz.”
"Hayali sınıflar, dönüşüm okullarından çıktı"
Dershanelerin özel okullara dönüşme sürecini hatırlatan Öztürk, “Dershanelerin dönüşme sürecinde bazı kolaylıklar sağlandı ve özel okula geçiş yapabilecekleri söylendi.
“Bu dönüşümü yapabilmeleri için velilere teşvikler verildi. Ayrıca standartlarda değişikliğe gidildi. Mesela kontenjan tanımlanırken iki metre kareye bir öğrenci düşecek şekilde olması gerekiyordu. Ancak daha sonra bu dönüşüm nedeniyle bu değişti bir metre kare oldu. Yani dönüşüm için kolaylıklar yapıldı.
“Bugün bu ‘hayalet sınıfları’ ortaya çıkaran okullarda bu dönüşüm okullarıdır. Aralarında bu dönüşümü yapabilmiş okullar var ve başarılı olanlar da var ancak büyük kısmı maalesef okul olarak tanımlamak zor. Biz TÖZOK olarak bu okulları üye dahi kabul etmiyoruz.”
"Hazırlık kursları hayalet okullarla anlaşmalı"
Öztürk, “bu sorunun en önemli nedeninin açık liseler olduğunu” vurguladı:
“Öğrenciler, örgün eğitimden kaçtılar, bazı nedenlerle çıktılar. Biz bu durumu çok dile getirdik. Bakanlık da dönem başında karar aldı.
“12. sınıfta öğrenci, üniversiteye hazırlanacağım diye açık liseye gitti. Açık liselere geçişler koşullara bağlanınca bu kez bu hayalet okullar ortaya çıktı.
“Üniversite hazırlık kurslarının bir kısmı bu hayalet okullarla anlaşmalı ve buralardan yönlendirmeler oluyor. Üniversite hazırlık kursuna yazılan öğrencinin kaydı anlaşmalı oldukları bu liselere yapılıyor. Öğrenci okuyor görünüyor ancak okula devam etmiyor.”
(RT)