Kaplan, bu kişilerle ilgili fiş kayıtlarının yok edilmesi, yönetmeliklerdeki aykırı hükümlerin ayıklanması ve Anayasanın "affedilmiş olsalar bile bazı suç mahkumlarının seçilemeyecekleri" hükmünün değiştirilmesi gerektiğini söyledi.
Yasanın kabulünü "Türkiye'de 30 yıldır yok sayılan ve suçlanan bir kuşağın itibarının iadesi" olarak nitelendiren 78'liler Vakfı Girişimi sözcüsü Celalettin Can ise, "78 kuşağını düne kadar her türlü yurttaşlık hakkından mahrum bırakanların sorgulanmasını ve yargılanmasını" istedi.
"78 kuşağının tasfiyesi, Türkiye'nin geleceğinin de tasfiyesi anlamına geliyordu" diyen Can'a göre, "Siyasi iktidar sırası artık memnu haklarına kavuşan 78'lilerin. Bu da Türkiye için yeni bir başlangıç anlamına geliyor".
Can: Toplum vicdanına kavuştu
"Parlamento dün bir kuşağa yönelik hak gaspını kabul etti. Bu, '78 kuşağını yok sayanların kamu vicdanında mahkum edilmesi demektir" diyen Can, şöyle konuştu:
* Bir ülkede gençlik toplumun sorunlarına sahip çıkıyorsa, o ülkenin geleceği vardır. 1970'li yıllarda memleketini kendisinden daha fazla seven bir kuşak tasfiye edildi. Bu, Türkiye'nin geleceğinin tasyfiyesi anlamına geliyordu.
* Dün bu kuşağın önü açıldı ve şayet 78 kuşağı rolünü oynarsa, Türkiye'nin önü açılır.
* Sol, bir ülkede toplumun vicdanıdır. Solun en büyük bedel ödemiş kesiminin tasfiyesi, toplumun vicdansız bırakılması anlamına gelir. Yasakların kaldırılması, toplumun yeniden vicdanına kavuşması anlamına gelir.
* 1970'li yıllarda yaşanan iç savaşın bir tarafı affedilerek iktidara taşındı. Atıl bir tarafı da bugün iktidarda. İktidarda denenmeyen ve sınanmayan sadece bizim kuşağımızdı. Artık sıra bizim kuşakta. Bu, Türkiye için yeni bir dönem, yeni bir gelecektir.
Kaplan: Fiş kayıtları yok edilmeli
"Yasanın kabulü, 78'lilerin birlikte davranıp güçlerini birleştirip haklarına sahip çıktıklarında elde edebilecekleri önemli kazanımların bir ölçüsü" diyen Kaplan'ın yasaya ilişkin çekinceleri de şöyle:
* Sıkıyönetim gibi olağanüstü dönemlerde ve mahkemelerde adil yargılama yapılmadan verilen mahkumiyet kararlarıyla yüzbinlerce insanın ömürboyu ya da yıllarca yasaklı kalması, haksız bir uygulamaydı.
* Bu uygulamanın son bulması olumludur. Ancak, bu da tek başına yeterli değildir. Fiş kayıtlarının da yok edilmesi ve yönetmeliklere yansıyan aykırı hükümlerin ayıklanması gerekir.
* Harp okullarına, polis okullarına, eski mahkumiyetleri gerekçe gösterilerek 78'lilerin çocuklarının ve hatta torunları kabul edilmiyor. Bu kişilerle ilgili fiş kayıtlarının yok edilmesi ve yönetmelik değişikliklerinin gerçekleşmesi için yeniden ve kararlı bir mücadeleye ihtiyaç var.
* Ayrıca, bu yasa ile Anayasada yer alan, "affedilmiş olsalar da bazı suç mahkumlarının seçilemeyecekleri" hükmünün çelişkisi de önümüzdeki dönem uygulamalarında ortaya çıkacak. Anayasa hükmünün de buna paralel değiştirilmesi gerekiyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) dün (Perşembe) kabul edilen yasa, 31 Aralık 1987'den önce işlenmiş suçlarla ilgili yargılamalar sonucunda, haklarında mahkumiyet kararı verilenlerden tahliye edilenler ile şartlı salıverilenlerin "memnu haklarının iadesini" ön görüyor.