Dostluk Yardımlaşma Vakfı'nın "12 Eylül Adaleti" başlıklı belgeselinin İstanbul'daki galası bugün (22 Kasım) yapıldı. Bilgi Üniversitesi'nin iki salonunda aynı anda yapılan gösterimin açılış konuşmasını vakfın başkanı Cahit Akçam yaptı.
"Sözlü tanıklar anlatıyor: 12 Eylül Adaleti"nin ilk gösterimini birçoğu 12 Eylül'de Mamak, Metris, Diyarbakır askeri cezevlerinde kalmış 400 dolayında kişi izledi. Belgesel, vakfın bir buçuk yıl önce başlattığı çalışmanın ürünü. 12 Eylül 2009'da Ankara'da ilk gösterimi yapılan belgesel, daha sonra İzmir'de seyirci karşısına çıktı.
80 dakikalık belgesel, 12 Eylül üzerine 2010'da gösterime girecek üç belgeselin özeti. Şubat'ta idamları konu alan "Nefti Yeşil ve Mavi" gösterime çıkacak. İkincisi belgesel yargılamaları, üçüncüsü ise cezaevlerini konu alıyor.
bianet'in sorularını yanıtlayan Akçam, "12 Eylül'ü sadece beş tane cuntacı generalin ürünü olarak göstermek doğru değildir, 12 Eylül'ün tüm sorumlularını açığa çıkarmak gerekir. TÜSİAD'da 12 Eylülcülere mektup yazan Vehbi Koç'tan başlayarak o dönem köşelerinde darbeyi savunan, Evren'i kışkırtan yazılar yazan Nazlı Ilıcak, Güneri Civaoğlu, Oktay Ekşi gibi yazarlara; 17 yaşında asılan Erdal Eren'iin yaşını büyütmek için onay veren kamu görevlilerinden Derin Araştıma Laboratuvarı'ndan (DAL) sorumlu olan Kemal Yazıcıoğlu'na kadar bir çok kurum ve kuruluşta görev yapıp 12 Eylül faşizmine göz yumanlar da hesap vermelidir" dedi.
Tanıklar
Filmde tanıklığna başvurulanlar arasında Diyarbakır Cezaevi'den Filiz Ağın, Hanifi Yıldız, Tarık Zİya Ekinci, Ömer Ağın, Hüseyin Yıldırım, Gültan Kışanak, Süreyya Sırrı Önder, Ülkü Akgün; Metris Cezaevinden Mukaddes Çelik Erdoğdu, Zehra Kürkçü, Mamak Cezaevi'nden Feride Çiçekoğlu, İbrahim Aslan, Erdoğan Genç, Züber Akgöl, Ayşe Bakkalcı, Süheyla Kaya, Pamuk Yıldız ve Ayfer Kartaş da var.
Bugün Demokratik Toplum Partisi (DTP) milletvekili olan Kışanak o dönem cezaevinde Türkleştirmenin bir işkence aracı olarak kullanıldığını belirtiyor. Her işkenceden sonra halay çektiklerini söyleyen Kaya'ysa, gülmeyi hiç unutmadıklarını anlatıyor.
Kendi taburesine tekme atanlar
Belgesel 12 Eylülde idam edilenlere de yer veriyor. Avukatı Mehdi Bektaş, Necdet Adalı'nın, "Kahrolsun Faşizm, Yaşasın Türk-Kürt halkının mücadelesi" diyerek kendi taburesini tekmelediğini anlatıyor. Ramazan Yukarıgöz'ün annesi tabutun mührünü yasak olmasına rağmen açıp oğluna bakarken çektiği acıyı aktarıyor; "Kaşı gözü başka bir güzeldi" diye anıyor oğlunu.
Devrimci Yol davası duruşma yargıcı Ekrem Çelenk: "12 Eylül dönemindeki sıkıyönetim yargılamaları tarihin yüz karasıdır." diyor.
Yönetmen Sırrı Süreyya Önder, 12 Eylül için "Bu ülkenin en kıymetli şeyini çaldılar, zamanını çaldılar" diyor ve ekliyor: "İnsanın haysiyetini, onurunu ayağa düşürdüler, ülkenin geleceğini öldürdüler. Kuyu suyu gibi tatsız tutsuz bir toplum inşa ettiler." (İP)