Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Kamu İktisadi Teşekkülleri (KİT) Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığına verdiği önergede, ülkemizdeki ortaöğretim kurumlarında ikili ve tekli eğitim sistemine dahil olan okul ve öğrenci sayılarını sordu.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz imzalı yanıt şöyle:
* 2016-2017 eğitim-öğretim dönemi verilerine göre 912’si ikili eğitim, 9 bin 683’i tekli eğitim olmak üzere ortaöğretim kurumları bünyesinde toplam 10 bin 595 okul var.
* Ortaöğretimlerde resmi ve özel okullarda ikili eğitimde 1999 bin 904 kız çocuğu ve 217 bin 586 oğlan çocuğu olmak üzere toplam 417 bin öğrencinin eğitim görüyor. Normal eğitimde ise 1 milyon 861 bin 785 kız ve 1 milyon 947 bin 2017 oğlan olmak üzere toplam 3 milyon 808 bin 992 öğrenci bulunuyor.
* İkili ve normal eğitimlerdeki toplam öğrenci sayısının ise 2 milyon 61 bin 689 kız ve 2 milyon 164 bin 793 oğlan çocuğu olmak üzere 4 milyon 226 bin 482.
* Türkiye’de her 11 ortaöğretim okulundan birinde ikili eğitim verilirken, eğitim gören öğrenci sayısı toplam öğrenci sayısının 10’da birine denk geliyor.
"İkili sistem eğitim için yeterli değil"
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ikili eğitim sıkışık bir ders programı ve kısalan ders saatlerinin öğrencilerin eğitimi ve sosyalleşmesinde olumsuz etkisi olduğunun uzmanlarca ifade edildiğine dikkat çekti.
Sabah erken saatte okula gelen öğrenciler kahvaltı dahi yapmadan okula giderken öğleden sonra gelen öğrenciler kış aylarında gece karanlığında okuldan ayrılmak durumunda olduğunu belirten Gürer, sabah geliş ve akşam çıkışa yakın ders saatlerinde yeterince verimli ders işlenemediği de araştırmalarda görüldüğünü ekledi.
“Nüfus yoğunluğu olan ve yeterli okul binası bulunmayan büyük kentler başta olmak üzere ikili eğitim uygulaması farklı sorunlar da üretmektedir. Eğitimde, sınıfların yetersizliği için çözüm gibi görülen ikili eğitim uygulamada sıkışıklık yaratmaktadır. İkili eğitim sisteminin eğitim için yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir.”
Gürer, okulların sayısının, kapasitesinin, olanaklarının artırılması, eğitimin gelişimi için daha çok kaynak ayrılması ve bütçeden sağlanan desteğin yanında öğretmenler ve MEB çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi, olanaklarının genişletilmesi gerektiğini ekledi. (EA)
