Basın Konseyi 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü için yaptığı açıklamasında “Anmak için değil, sesimizi duyurabilmek için yine sesleniyoruz” diyerek tutuklu gazetecileri hatırlattı.
“Tutuklu gazeteciler listesinde dünya çapında ilk sıradaki ‘şampiyon’ yerimizin değişmemiş olması, ülkemiz adına utanılacak bir durumdur” diyen Basın Konseyi Türkiyeli gazetecilerin uluslararası alanda “ gazetecilik” yerine “basın özgürlüğü” ödülleri almasının Türkiye’nin basın ve fikir özgürlüğü açısından evrensel standartların çok gerisinde olduğunun kanıtı olduğunu söyledi.
Basın Konseyi “53 yıl önce basın dünyasının bayramı olan ve yıllar içinde ‘10 Ocak çalışan gazeteciler günü' olarak yaşanan bugün, ne yazık ki hakların ve özgürlüklerin kaybedildiği ‘gün’ olmuştur” dedi.
"Yüzlerce gazeteci işsiz kaldı"
Basın Konseyi’nin açıklaması özetle şöyle:
* Yüzlerce gazeteci siyasi baskılar yüzünden işten çıkartılmış, siyasi ya da ekonomik nedenler yüzünden gazete, dergi ve televizyonların haber merkezleri kapatılmış, genel işsizlik oranı % 9 iken, gazetecilerde bu oran %20'leri aşmıştır. “Çalışan gazeteciler günü”nde gazetecilerin işsiz kalmaları elbette iç açıcı bir tablo değildir ve üzerinde ciddiyetle durulması gereken çok önemli bir sorundur.
* Siyasi parti yayın organı gibi çıkan ya da bir görüşü kayıtsız şartsız savunan gruplaşmalar, bağımsız yayıncılık adına tehlike sinyalleri vermektedir.
* Basının haber almasını engellemek için pek çok müdahale yapılmış, özellikle Gezi olaylarında gazeteciler, polis şiddeti yüzünden yaralanmış, gözaltına alınmış, fotoğraf çekmeleri engellenmiş, kameraları kırılmış, işten atılmıştır. Dahası, "Ekmeğinizle oynarım" diyen polis müdürlerince tehdit edilmişlerdir.
* Son olarak yolsuzluk soruşturmalarıyla ilgili gazetecilerin yıllardır görev yaptıkları Emniyet Müdürlüklerine girişleri Emniyet Genel Müdürlüğü’nün genelgesiyle yurt çapında engellenmiştir. Basın Konseyi bu hukuk dışı uygulamanın iptali için diğer basın kuruluşları gibi Bölge İdare Mahkemesine başvurmuştur. Bu konuda basın kuruluşlarının çabaları sonucunda yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir.
"Gazetecilere ağırlaştırılmış müebbet hapis"
* Uluslararası Basın Enstitüsü’nün Yüksek Kurul Üyemiz, Yurt Gazetesi Genel yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın tutuklanmasını, 2013'te en şok edici beş dava arasında göstermesi, ülkemizdeki basın özgürlüğünün uluslararası basın kuruluşlarınca dikkatle izlendiğinin bir kanıtı olmuştur.
* Ergenekon davasında yıllardır tutuklu olan 25 gazeteci 5 Ağustos'taki karar duruşmasında, bir bölümü ağırlaştırılmış müebbet olmak üzere çeşitli hapis cezalarına mahkum edilmişlerdir.
* Basında son dönemde ortaya çıkan kutuplaşmalar, basın özgürlüğü ve basının güvenilirliği adına çok olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Basınla yapılan toplantılara ve resmi gezilere sadece iktidara yakın bilinen gazetecilerin davet edilmeleri bu bölünmeyi daha derinleştirmektedir. Başbakan ile çeşitli devlet kurum ve organlarının basın kuruluşları arasında yaptığı ayırımcılığı, eşitlik ilkesinin ihlali olarak görmekteyiz.
* 53 yıl önce basın dünyasının bayramı olan ve yıllar içinde ''10 Ocak çalışan gazeteciler günü'' olarak yaşanan bugün, ne yazık ki hakların ve özgürlüklerin kaybedildiği “gün” olmuştur. (EA)