21 şubat 2013 anadil günü etiketli haberler

İstanbul folklorunun bizlere bağışladığı bu parçayı ben, ilk olarak ilkokul çağında, saatlerce süren danslar eşliğinde köyümüzün panayırında dinledim. O eğlenceleri size anlatmam çok zor. Çünkü bazı şeyler anlatılmaz, yaşanır.

"Beni toprağıma götürün. Mezarımda da o şarkıyı çal" demişti mamam, ben de "Sarı Gelin" şarkısına yeni sözler yazıp mezarında söyledim.

Kazankıran türküsü, ömrünü hayvancılıkla Kazankıran yaylasında geçiren ve daha sonra vefat eden Kırahmetoğlu'nun kendisi için yazdığı ölüm destanıdır.

Mardin'in meşhur türküsü Sabiha'da, gurbete giden sevgiliye duyulan özlem anlatılır; "Sevgilim nereye gidiyosun, beni mendil yap, cebine koy. Ne zaman bıkarsan beni orada bırak."

Bu şarkıda yeni evlenen bir delikanlı sonbaharda koyun sürüsü ile Gürcistan'a gidiyor. Belli ki söz vermiş sevdiğine, durumu ayarlayıp kısa zamanda döneceğine dair, ama hayat işte olmuyor...

"Geçmişimizi, kelamlarımızı, masallarımızı koyalım heybemize, ağzını sımsıkı bağlayalım kaçmasınlar" diyor Dervişin Heybesi. Anadilimizi kullanmazsak, mazallah bize küser, zamanla da hafızamızı terk-i diyar eder...

"Por amar una donzea" Türk filmlerindeki karşılıksız aşk hikayelerini anımsatıyor, melodisi de hem batılı hem doğulu.

"Dalga geliyor kocaman, Karadeniz şaşırdı, özgürlük bizi çağırıyor, hayde tekrar viya"...Anadilimiz Lazca'yı ve Doğu Karadeniz'de kardeş diğer dilleri yaşatmak görevimiz ve onurumuzdur.