*Fotoğraf: pixabay
“Okullar yüz yüze eğitime ne zaman geçecek? “15 Şubat’ta okullar açılırsa salgındaki tablo ne olur?” “Öğretmenler bugün aşılanacak olursa ne zaman bağışıklık kazanacaklar?” Ebeveynler, öğrenciler ve öğretmenler son birkaç gündür bu soruların cevabını arıyor.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un okulların 15 Şubat’ta yüz yüze eğitime geçebileceğini açıklamasının ardından tartışmalar yeniden başlandı.
Peki, okullar yüz yüze eğitime geçmeli mi, henüz erken mi, ne yapmalı?
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul ve Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Nilay Etiler, okulların açılmasıyla ilgili tartışmaları bianet’e değerlendiler.
TIKLAYIN-Okulların açılması için 9 şart
"Okulların açılması çok büyük bir risk"
Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, okulların 15 Şubat'ta açılmasının büyük bir risk barındığını ancak uzun süre yüz yüze eğitimden uzak kalmanın da büyük sorunlar yaratacağını vurguladı:
“İngiltere’deki mutasyonlu virüs Türkiye’de de gözlemlendi ve daha hızlı yayıldığı konusunda bilimsel kanıtlar oluştu. Bunların hepsini birleştirdiğimizde önümüzdeki dönem bizler açısından zor olacak. Milli Eğitim Bakanı okulların açılmasını zorlayacaktır ama bunun bir risk olduğunu bilerek, çok ciddi önlemler almak gerekiyor aksi halde toplumsal olarak büyük sıkıntılar yaratabilir. Olgular artışı da göz önüne alındığında bu risk çok daha artacak.
“Öğretmenler şu an aşılanacak olsa en az 45 gün sonra bağışıklık oluşuyor, bu da mart başı demek oluyor. Yani şu aşamada aşıya da güvenmemek lazım. Okulların içinde önlemler alıp, sosyal mesafe ve kontrollerle beraber kademe kademe devamı gelecek şekilde açılması daha uygun olur.”
"Eğitimi önceliğe koyarak plan yapılmalı"
Eğitimi önceliğe koyarak salgın planlaması yapılması gerektiğini vurgulayan Ertuğrul, şöyle devam etti: “ Kısmi kısıtlamalara giderken çifte standartlı gitmemek gerekiyor. Bir grup tatillere gidiyor, oteller doluyor, hiçbir tedbire uyulmuyor diğer taraftan okullar ve dükkanlar, lokantalar kapalı kalıyor.
"Bu standarttı tutturmadığımız sürece salgınla mücadelemiz zor olacak. Bir standart tutturup önceliği eğitime vermemiz sonrasında diğerlerini düşünmememiz gerekiyor. Ama biz bunları yapmıyoruz, otellerde partiler veriliyor, virüs oralarda yayılıyor, biz okulların açılıp açılmayacağını konuşuyoruz. Bu ironik bir durum."
TIKLAYIN-"Covid-19 önlemleri sıkılaştırılmalı, okullar açılmamalı"
"Okul sağlığı sistemi oluşturulmalı"
“Okulların açık tutulması için ne gerekiyorsa yapmak lazım” diyen Prof. Dr. Nilay Etiler de şöyle konuştu: “Öğretmenlerin aşılamasını öne almak gerekiyor. Türkiye’de okul sağlığı hizmeti sistemimiz yok. Eğer böyle bir sistemimiz olsaydı, okullarda alınması gereken önlemler, pandemi planları, aşılama, bunların hepsini yapmamızı mümkündü. Ama böyle bir sistemimiz yok, olmadığı için aileler kaygı içinde oluyorlar. Bir çok ülkede okullar hiç kapatılmadı bile çünkü bu sisteme sahipler.
"Öğretmenler bir an önce aşılanmalı"
Okulların uzun süre kapalı kalmasının doğuracağı sonuçlara dikkat çeken Etiler, son olarak şunları söyledi: "Okulların kapatılmasının da geleceğe yönelik toplum sağlığı adına çok ciddi sorunlar yaratacak. Obezite, uyku problemlerinden doğacak gibi sağlık sorunlar ortaya çıkacak. Okulların açık tutulması için ne gerekiyorsa yapılmalı.
Öğretmenler ve diğer eğitim çalışanları aşılanmalı, okul sağlığı hizmetlerinin ulusal sağlık sistemi içinde derhal hayata geçirilmeli. Okullar açılırsa temas artacak ve vakalar da artacak ama bu korkuyla okulları kapalı tutamayız. Şu an bizi paniğe sevk eden durum bir bizim okul sağlığı hizmetimiz yok, dünyada var ama bizde yok. Şu saatten sonra pandeminin ortasında bu kurulabilir mi çok zor." (RT)