Hakkârililer onu güleryüzü, yardımseverliği, sempatik tavırları ve hoş sohbetiyle tanıyordu. Çocuklarından ikisinin hekim olması çevresi tarafından takdir ediliyordu. Çünkü çocuklarının eğitimiyle birebir ilgilenmiş ve ‘80 döneminde koşullar gereği okuyamadığı üniversiteye onların gitmesini sağlamıştı.
Büyük ailesinin sağlıkçılara duyduğu saygı ve sevgi, Mehmet Mollamahmutoğlu’ndan kaynaklanıyordu. Onun sayesinde sağlık çalışanı olan başka akrabaları da vardı.
Ailenin rol modeli, Hakkâri’nin “Mehmet Dayısı”ydı. Hakkâri Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesiydi. Oğlunun deyimiyle “Doğalında SES’liydi.”
Pandemi sürecinde aktif olarak çalışıyordu. 8 Kasım 2020’de Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. 57 yaşındaydı. Ardından Hakkâri’nin yerel gazetelerinde “Mehmet Dayı Korona’ya yenik düştü,” haberleri yazıldı.
Sağlık personeli Mehmet Mollamahmutoğlu’nun hikâyesini oğlu Dr. Saitcan Mollamahmutoğlu’dan dinliyoruz.
Oğlu Saitcan Mollamahmutoğlu anlatıyor
Babam Mehmet Mollamahmutoğlu Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Çevresi tarafından çok sevilen bir adamdı.
Çok duygusaldı. Düğün olur ağlardı, seyahat olur ağlardı.
Hakkâri’de doğdu babam. Hakkâri’nin yerleşik, köklü ailelerinden, şehirleşen ilk ailelerden biri. Küçük bir şehir de olsa şehirde doğdu yani babam.
Bu sayede okula gitme şansı buldu. Liseden sonra askerliğe gitti, ardından da memuriyeti başladı. Uzun yıllardır Sağlık Bakanlığı’nda çalışıyordu.
Hep Hakkâri’deydi
Üniversiteye gitmeye çalıştı; ama ‘80 dönemine denk geldiği için pek bir şansı olamadı. Liseden sonra hemen çalışmaya başladı bu yüzden. Van’da çalıştığı bir dört yıllık dönem oldu, onun dışında hep Hakkâri’deydi.
Hastanelere, 112’ye malzeme temini; ekipmanların çalıştırılması, onların eğitimi ile ilgili hastaneler ve diğer sağlık kuruluşlarıyla çalışıyordu.
Babalar, herkes için rol modeldir biraz. Bizim babamız da bizim için öyleydi. Ben ve abim onun sayesinde doktor olduk. Hatta kuzenim vardı, bizden büyük, o da doktor oldu. Üçümüzün de eğitimini gerçekten dakikası dakikasına takip etti. Maddi ve manevi olarak bizi hep destekledi.
Bizi direkt motive ediyordu, zorla ya da sevdirerek sağlıyordu motivasyonumuzu. Üzerimizdeki eğitim baskısı yüksek oldu.
Ailedeki kızların üzerinde de vardı bu baskı ama onlara sert davranmamıştı. Erkeklere karşı bazen sert davrandığı oluyordu. Tabii bu bizim iyiliğimiz içindi.
Sevgiler ve korkular
Bahçeyle uğraşmayı çok severdi. Küçük bir bahçemiz vardı; ama orada epey zaman geçirirdi. Bir sürü uğraşı vardı oraya dair. Düzenli olarak bahçede bir şeyler eker, biçer, budardı.
Açıkçası hayvanlardan çok korkardı. Kuşa dokunurken ürkerdi ama kedileri beslerdi. Bir tek benim kedimi seviyordu. Kuşları da severdi, evde kuşları vardı çünkü.
Ama korkardı dediğim gibi. Diğer hayvanlardan da korkardı genel olarak. Uçağa binmekten de korkardı.
Covid-19
Covid-19 virüsünü kimden kaptığını bilmiyorum. Kendini çok koruyordu çünkü babam. Maskesini asla çıkarmıyor, maskesi olmadan kimseye temas etmiyordu. Ama biz sağlık çalışanları olarak çalışmaya devam ettik tabii bu süreçte.
Zorunlu olarak hastaneye gittiği zaman bile siperliksiz, maskesiz, eldivensiz hiçbir yere dokunmayan, elini sürekli dezenfekte eden bir insandı babam. İş yerinde mi bir teması oldu, bilmiyorum.
Cenazesi
Cenazesine arkadaşları, akrabaları geldi. Yoğun bir katılım vardı. Covid nedeniyle “Taziyemiz yoktur,” dememize rağmen cenazesine yüzlerce kişi katıldı.
Sağ olsunlar hem Covid sürecinde, hem de babamın vefatından sonra epey destek oldu bize arkadaşları ve akrabalarımız. Böyle olsun istemezdik; ama yapacak bir şey yok.
Van’dan onlarca araç konvoyu ile cenazesi Hakkari’ye getirilerek Gumbet aile mezarlığında gözyaşları eşliğinde ve sosyal mesafe kurallarına riayet edilerek toprağa verildi.
Yaşayamaz mıydı?
Seyahat yasakları kalkmasaydı babamın aramızda olacağına inanıyorum ben. Ben Göğüs Hastalıkları Uzmanıyım. Covid’in ilk zamanlarında İstanbul’daydım. O yoğunluk İstanbul’daydı. Eğer İstanbul bayram ya da turizm için açılmasaydı Hakkâri’ye kadar, babama kadar virüsün ulaşacağını tahmin etmiyorum ben. |
Meslek hastalığı
Covid-19 mutlaka meslek hastalığı sayılmalı. Pandeminin başında kimse çalışmazken, herkes evdeyken tüm sağlıkçılar alandaydı.
Babam birebir hasta bakmıyor olsa bile hastaların ihtiyacı olan malzemelerin, solunum cihazlarının, maskelerin, dezenfektanların teminatından sorumluydu.
Bu nedenle aktif çalışıyordu. Ama gelin görün ki hastayla birebir temas eden hekimi, hemşiresi için dahi meslek hastalığı sayılmıyor. Bu şu an için çok acı bir durum…
Ağabeyin mesajı
Mehmet Mollamahmutoğlu’nun cenazesine katılım yoğun olsa da katılamayan insanlar da vardı. Ağabeyi Mustafa Mollamahmutoğlu bu durumu gözeterek bir mesaj yayınladı.
“Kardeşim Mehmet’in ani rahatsızlığı dolayısıyla 40 gün boyunca bizi hastanede ziyaret ederek veya telefon açmak suretiyle yalnız bırakmayarak destek olan, vefatıyla da cenaze törenimize katılan, telefonda arayarak ve bizi ziyaret ederek acımızı paylaşan Irak Duhok’tan, İstanbul-Ankara-Antalya-Van ve çeşitli illerden arayan, paylaşım yaparak teselli veren Batı’daki Hakkari derneklerimiz ve üyelerine ailem adına çok teşekkür ediyorum. Acımızın tarifi yoktur. Bu acımızı hafifleten herkesten Allah razı olsun. Ailem adına herkese şükran ve saygılarımı sunuyorum.”
“Yoldaşımızın mekânı cennet olsun”
Mehmet Mollamahmutoğlu’nun vefatının ardından, üyesi olduğu SES Hakkâri Şubesi, bir taziye mesajı yayınladı.
“Mesai arkadaşımız ve aynı zamanda SES üyemiz olan Mehmet Mollamahmutoğlu Van'da Covid-19 tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybetmiştir. Yoldaşımızın mekanı cennet olsun inşallah başımız sağ olsun.”
TTB mesajı
Türk Tabipleri Birliği (TTB) de Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının çalışma koşullarına ve ölümlere dikkat çekmek amacıyla “#Tükendik" yazarak, Mollamahmutoğlu’nun ardından bir taziye mesajı yayınladı.
“Hakkari'de çalışan Mehmet Mollamahmutoğlu’nu COVID-19 nedeniyle kaybettik. Ailesine ve tüm sağlık camiasına başsağlığı dileriz.
#Covid19MeslekHastalığıKabulEdilsin
(TY/APK/YK)
Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden
sağlıkçıların yakınları anlatıyor
YAŞAYAMAZLAR MIYDI?
Video-Söyleşiler: Tuğçe Yılmaz
Hangi politikalar sağlıkçıların Covid-19'dan ölmesini önler(di)?/ Tuğçe Yılmaz
Soruyoruz; sağlıkçı Covid-19'u hastanede kaptığını nasıl belgeler?/ Hüsnü Yıldırım
Pandemide çalışma yaşamı için “Unutulanlar”/ Onur Hamzaoğlu
TTB Başkanı Prof. Dr. Korur-Fincancı yanıtlıyor: Yaşayamazlar mıydı?
Hakkâri’nin Mehmet Dayısı: Sağlık çalışanı Mehmet Mollamahmutoğlu
Hatay'ı yasa boğan kayıp Dr. Adnan Ezelsoy
Emektar eczacı Taki Türkyılmaz
Çocukların amcası: Dr. Nebil Emir
Bir Göç Hikâyesi: Dr. Mohammad Şamaa
Hematolojide deha: Melih Aktan
Nazilli’nin Profesörü: Esat Ülkü
Dilek Tahtalı 33 yaşında gitti, Köpük ondan armağan
Hocaların Hocası: Cemil Taşçıoğlu