Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Bağımsız İletişim Ağı’nın (bianet) çalışanlarından Leyla İşbilir’in annesi Zöhre Yelken, yaşamını kaybetti.
Zöhre Anne için ilk tören, Gazi Mahallesi’ndeki Cemevi’nde düzenlendi. Zöhre Anne, Sivas'ta düzenen törenin ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Çalışma arkadaşımız Leyla'ya ve ailesine baş sağlığı diliyoruz...
Torunu Berfin Yelken'in anneanesine mesajını paylaşıyoruz Anneannem, sana en sevdiğim fotoğrafımızla veda etmek istedim. Bazı şeyleri kabullenmek çok zordur ya, ben senin gidişini bir türlü kabullenemiyorum. Bana anlatacağın daha çok hikayen, izleyeceğimiz bir sürü dizi tekrarları, tadacağımız bir sürü yemek vardı. Daha 2 gün önce bana sarma yapmıştın ben onun yediğim son sarman olduğunu bilmiyordum be anneannem. Kim bana sütlaç ve patates böreği yapacak. Şimdi kim beni haftasonu bile sabahın köründe kalk hadi pıtçık yaptım saat 9 dicek ki saat 8.45 iken. Ben daha çok kıyafetlerini giyip seni güldürecek, yanlış söylediğin kelimeleri tekrarlayıp seni sinir edip öpecektim. Şimdi sana dair çok keşkem kaldı. Keşke fotoğrafımızdaki gibi seni daha çok öpüp daha çok ellerinle oynasaydım. Seni herkese anlatacağım;benim anneannem çok zorluklarla karşılaştı ama hep dimdik durdu, çok güçlüydü diyeceğim. Seni çok seviyorum, mekanın cennet olsun Anneannem. |
Leyla annesi Zöhre'nin hayatını şöyle anlattı 26 Haziran 1942 Sivas ili Kangal İlçesi Topardıç köyünde evin tek kızı. Zorla evlendirildiği gibi zorla çocuklarından da zorla ayırmışlar.Çocukken annemin sessiz sessiz ağlamalarına uyandığımı dün gibi hatırlıyorum. İlk eşinden ayrıldıktan sonra Adana'da ev işlerinde çalışmış. En büyük abisi (Mehmet dayım) annemi babama bir radyo karşılığında(başlık parası olarak) babamla evlendirilmiş. Annem kiminle evleneceğini bilmiyormuş. Tarlada çalışırken apartopar götürmüşler arabada kiminle evlendirildiğimi bari söyleyin demiş o ana kadar annem amcamla evleneceğini sanıyormuş (amcam gençmiş) babam anneme göre yaşlıymış babamla evleneceğini öğrenince arabada çok ağlamış ve eve geldiğinde hasta yatakta babamın ilk eşini ve 2 kız bir erkek çocuk evde görmüş yani bunları bilmeden evlendirilmiş. 2. evliliğinde 3 kızı olmuş (en büyük ablam 1971 doğumlu) Bizi büyütmek için şimdi düğünlerde kartla davetiye dağıtılan sistem köyde şeker dağıtılarak davet edilirdi annem düğünler için şeker dağıtırken komşuların verdikleri yiyeceklerle bizi büyüttü. Bir süre kendi evimiz olmasına rağmen amcamların samanlığında yaşadık. Büyüklerin araya girmesiyle zorla evimize geçtik babamın kırtasiye dükkânı vardı kasabada tek kırtasiye dükkânı babamındı(abimin oldu) biz okul ihtiyaçlarımızı paramızla bile kendi dükkânımızdan alamıyorduk. Annem amcama para verip başkasına alır gibi ihtiyaçlarımızı alıyorduk. Çalışınca hastalanıyordu Bu zor koşullar bizi İstanbul'a getirdi. Babamın ilk evliliğindeki kızı evlenip İstanbul'a gelince ablam( babamın kızı) en büyük ablamı İstanbul'a getirdi benden 1 büyük ablam Hatay İskenderun'a amcamların yanına gitti. Ben annemle köyde kaldım. Ortaokulu bitirince annemle bende İstanbul'a taşınan komşumuzun kamyonuyla geldik. Annem İstanbul'da ilk zamanlar çalıştığında hep hastalanıyordu biz istemiyorduk çalışmasını hep hastalanıyordu çünkü ve sonra 3 kız kardeş çalıştık. 2 ablam evlendi ben annemle kalıyordum. Sağlık sorunları tansiyon, romatizma ve kireçlenme dışında ağır bir hastalığı yoktu sık sık doktora götürürdüm. Bu kış 15 gün fizik tedavisine yeğenlerimle birlikte dönüşümlü götürdük.
Ertesi gün Pazar günü eve gitmeden yine aradım cevap vermeyince hava güzel parka gezmeye güneşlenmeye gitmiştir diye rahat davrandım çünkü güneşli havalarda dışarı çıkıp gezerdi güneş kemiklerime iyi geliyor diyordu. Akşamüzeri saat:16:00-17:00 (tam hatırlamıyorum) sıralarında evde oldum kapıyı açan yok anahtarımla açmaya çalıştım açılmadı komşular nene bugün hiç çıkmadı dışarı anahtarı evde unutmuş olsa mutlaka panik yapıp seni arattırırdı dediler çilingir çağırdım ama ben hala gidebilecek yerleri arıyorum. Çilingir gelince komşuda benimle eve geldi annem mutfakta ölmüş ama ben inanmadım 112 ambulans çağırdım onlarda ölmüş dedi ama ben yine inanmayıp ağlayarak ve bağırarak adli tıp gelsin diyordum inanmadım ve bana polis şüpheli ölüm yoksa adli tıpa gerek yok dediler şüpheli ölüm değildi çünkü evde her şey normaldi.
|
(EMK)