Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, “Kadınlar ne diyor? ‘İstanbul Sözleşmesi’ne dönelim.’ Döneceğiz arkadaşlar, döneceğiz.
İstanbul Sözleşmesi’ne döneceğiz. Hem de Cumhurbaşkanı yemin töreni oluyor ya yetkiyi alıyor, yemin töreninden sonra ilk imzalar atılıyor ya o ilk imzalardan birisi de hemen ilk gün bu sözleşemeye geri dönme imzası olacak.” dedi.
DEVA Partisi, on dokuzuncu eylem planı olan Kadın Eylem Planını açıkladı. DEVA Partisi Genel Merkezi’nde yapılan açıklamada DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Kadın Politikaları Başkanı Elif Esen, seçimin ardından partinin iktidara geldiği takdirde uygulayacağı kadınlara yönelik ilk 90 ve 360 günlük eylem planını açıkladı. Ekonomi, tarım, dijitalleşme, yerel yönetimler, yüksek öğretim, kültür sanat, dış politika, sosyal politikalar gibi alanları kapsayan Kadın Eylem Planında İstanbul Sözleşmesi vurgusu yapıldı.
Kadın Eylem Planı’na yönelik açıklamalarda bulunan Babacan, parti bünyesinde kadınların her il ve ilçede yüzde 35 oranında parti yönetimini temsil ettiğini, kadınlar ve gençlerle her zaman beraber yol alındığını söyledi.
“Kadın-erkek eşitliği sözde değil özde yaşamak zorunda”
Kadınların her alanda eşit koşullarda yer alması için partideki çalışmalara ağırlık verildiğini vurgulayan Ali Babacan, “Kadın-erkek eşitliği sözde değil özde yaşamak zorunda. Her alanda kadının eşit ve güçlü olabilesi için var gücümüzle çalışmamız gerekiyor. Biz, bunu öncelikle kendi partimizde yapmak gayretindeyiz.” dedi.
“Kadın hakları üzerinde tepinen siyaseti izliyoruz”
AKP-MHP iktidarının yaklaşan seçimlerde kaybedeceğini bildiği için kadın haklarının üzerinde tepinen bir siyaset izlediğini belirten Babacan, kadınların “‘Türkiye’yi kadınlar üzerinden kutuplaştırırsam acaba yine kazanır mıyım?’ derdine düşmüşler. Seçimlere üç beş ay kala yapılan bu, bir siyasi mühendislik. Başörtüsü ile ilgili düzenlemeler beş dönemden sonra, 20 yıldan sonra mı aklınıza geliyor? Seçime üç beş ay kala mı aklınıza geliyor?” dedi.
AKP-MHP iktidarının Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü açılım açıklamalarının ardından gündeme getirdiği başörtüsü düzenlemelerine de değinen Babacan, kadınların başörtüsünün “siyasi pas almak” amacıyla konu edildiğini kaydetti.
Babacan sözlerine şöyle devam etti:
“‘28 Şubat’la mücadele edeceğim’ diye vatandaşlarımızın desteğini alanlar, 20 yılın sonunda kadınların başörtüsünü siyasi pas almak, siyasi gol atmak konusu haline getirirken hiç mi yüzleri kızarmıyor? Bu hale mi geleceklerdi? Ülkemizde başörtüsü hakkı, muktedirlerin bir baskı aracı haline dönmüştü. Anayasa’da ve yasalarda hiçbir yasak olmamasına rağmen hukuk tanımayanlar, kadınlara zulmetmişti. Kadınlar, en temel haklarından mahrum bırakılmıştı. Ülkemizde rejim tartışmaları hep kadınlar üzerinden yapıldı. Fark etmiyor; gücü eline geçiren, karşı tarafa zulmetmeye başlıyor.”
“Kadın Eylem Planı” kapsamında seçimin ardından DEVA Partisi iktidara geldiği takdirde ilk olarak İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönüleceğini söyleyen Babacan, “Kadınlar ne diyor? ‘İstanbul Sözleşmesi’ne dönelim.’ Döneceğiz arkadaşlar, döneceğiz. İstanbul Sözleşmesi’ne döneceğiz. Hem de Cumhurbaşkanı yemin töreni oluyor ya yetkiyi alıyor, yemin töreninden sonra ilk imzalar atılıyor ya o ilk imzalardan birisi de hemen ilk gün bu sözleşemeye geri dönme imzası olacak.” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı, AKP-MHP iktidarının İstanbul Sözleşmesi’ni feshetme sebebini açıklayamadığını dile getirerek, “Kadına şiddetse mesele bunun aması mazereti olamaz. Sözleşmeyle ilgili ne hurafeler uydurdular. Küçük siyasi oyunlarını beceremediler. Sözleşmeden çıktılar iç hukukla ilgili bir düzenleme yok. Halen sözleşmeden neden çıkıldığını açıklamadılar. Devlet şiddeti uygulayana cesaret vermeyi bırakacak. Devlet şiddet görenin yanında olacak.” dedi.
“Çocuk işçiliği ve evliliğinin mutlaka önüne geçmek gerekiyor”
Eğitim alanında da DEVA Partisi’nin bir eylem planı olduğunu belirten Ali Babacan, çocuk işçiliğin ve çocuk evliliklerinin önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. Eğitimle ilgili 8-13 yaş çocuk eğitim planının ayrıca açıklanacağını sözlerine ekleyen Babacan, “Siz 657 milyar doları inşaata verin, sonra çocuklar bu ülkede nitelikli eğitim alamasın. Böyle bir şey olabilir mi? Önceliği zenginlere verirsen bu ülkede sağlıklı bir gelir dağılımı olmaz.” dedi.
DEVA Partisi’nin kadınların iş kurmasına öncelik vereceğini sözlerine ekleyen Babacan, “Girişimci ve zanaatkar kadınlara yardımlarda bulunacağız. Satış yaparak para kazanmaları için her türlü imkanı sağlayacağız. Kadının iş yerinde maruz kaldığı mobbingi önlemeye yönelik ciddi düzenlemeler yapacağız.” dedi.
“Beştepe kadınların umudunu aldı, kadınlar da Beştepe'dekinin tahtını alacak”
Konuşmasının sonunda DEVA Partisi’ne katılım için çağrıda bulunan Babacan, “Evdeki kadınları hiçe sayan, sokakları tekinsiz kılan iktidarı hep beraber göndereceğiz. Beştepe kadınların umudunu aldı, kadınlar da Beştepe'dekinin tahtını alacak. Türkiye, mutlu kadınların ülkesi olacak. Ülkemizin yarınları için, eşitlik için, yarınlar için hepinizi DEVA Partisi'ne çağırıyorum.” dedi.
Ali Babacan’ın ardından Kadın Eylem Planı’nın detaylarını açıklayan Kadın Politikaları Başkanı Elif Esen, eylem planı hazırlanırken altı çalıştay düzenlendiğini, 400 katılımcının eylem planına katkıda bulunduğunu söyledi. Beş ana başlıkta DEVA Partisi’nin Kadın Eylem Planı’nı detaylandıran Esen, kadınlara yönelik 145 eylem maddesinin ve 600 fasikülün yapılan çalıştaylar sonucu ortaya çıktığını bildirdi.
“Kadınlardan sorumlu bakanlık kuracağız”
Kadınlara yönelik çok fazla sorunun olduğunu vurgulayan Elif Esen, “Sorunlar göz önünde bulundurulduğunda sistem değişikliğine ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Altılı masada da konuştuğumuz gibi kadından sorumlu bakanlık kuracağız. İstanbul Sözleşmesine geri döneceğiz.” dedi.
Kadın Eylem Planı’nda öne çıkan başlıklar ise şöyle:
- Kadına yönelik tüm ayrımcı uygulamalarla mücadele edilecek, her türlü eşitsizlik sona erdirilecek. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile ilgili ortalama sıranın üzerine çıkacak çalışmalar yürütülecek.
- Toplumun her alanında kadınların karar verici olarak etkin yer alması desteklenecek.
- Kadının üretime ve iş gücüne etkin biçimde katılmasını sağlanacak. Kadın, işi ve evi arasında seçim yapmaya mahkum edilmeyecek. Eğitimden istihdama geçişte kadına ‘işsizlik’ endişesi yaşatılmayacak.
- Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı kapsamında Toplumsal Cinsiyete duyarlı iş modelini desteklenecek.
- Kadına yönelik şiddet önlenecek. İstanbul Sözleşmesi’nde taraf olacak yükümlülükler yerine getirilecek. Kadınların koruyucu ve önleyici tedbirlere ulaşabilmesi için çalışmalar yapılacak. Kadın şiddet gördüğü yere itilmeyecek. Etkin ve caydırıcı yaptırım ilkelerinin işlerliğini arttıracak, 6284 sayılı kanunun uygulanması sağlanacak.
- Kadının yaşam kalitesi arttırılacak. Kadın dostu eşitlikçi kentler programı yaygınlaştırılacak. Kadının kendi mahallesi içerisinde mutlu ve sosyal yaşamı aktif hale getirilecek. Eşit hak ve fırsatlardan yararlanma ilkesi doğrultusunda yerel yönetim hizmetleri geliştirilecek.
(Cİ/EMK)