"Şule Çet'in 4 Metre İleri Düşmesi İçin Atılmış Olması Gerekir"

Haberin İngilizcesi için tıklayın

Ankara'da, üniversite öğrencisi Şule Çet'in plazanın 20'nci katından şüpheli bir şekilde düşerek yaşamını yitirmesi ile ilgili Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağlar Özdemir tarafından hazırlanan 52 sayfalık uzman mütalaası ve bir adet CD'den oluşan rapor mahkemeye sunuldu. 

TIKLAYIN - Şule Çet Davasında Bilirkişi Raporu:Tecavüzün Kanıtı Var

TIKLAYIN - Şule Çet Cinayeti Kronolojisi

DHA’da yer alan habere göre, raporda öne çıkanlar şöyle:

* Şule Çet'in düştüğü yer ile bina arasında 4 metre mesafe var.

* Şule Çet'in, serbest düşme ile yatay planda yaklaşık 4 metrelik bir mesafeyi kat etmesi mümkün olmayıp, bu mesafenin kat edilebilmesi için Şule Çet'in başka bir kişi ya da kişilerce binadan, pencereden boşluğa doğru atılması ya da kendisini ittirmesi sureti ile bir hız kazanması gerekmektedir

* Sanık Çağatay Aksu'nun, Şule Çet'i havada yakaladığı, takiben ellerinden kaydığı yönündeki ifadesiyle ilgili, bu şekilde düşen bir kişinin olay yeri fotoğrafındaki pozisyona düşmesi imkânsız.

"Sanık Aksu'nun anlatımları çelişkili"

* Şule Çet’in atladığı iddia edilen odadaki sehpanın konumuna göre yapılan değerlendirmede de, olayın sanık Aksu’nun ifadesindeki gibi gerçekleşmesi imkânsız.

*42 numara ayakkabı giyen minyon tipli bir erkeğin, 4,5- 5 metrelik mesafeyi hızla kat ederek sehpa ile cam çerçeve arasına girmesi, düşmekte olan bir kişiyi tutma mücadelesi vermesi, başarılı olamaması, takiben camı tekmelemesi ve olay yerinin gösterildiği şekilde kalması mümkün değil.

* Sanık Çağatay Aksu’nun olayın meydana geliş şekliyle ilgili anlatımları ile olay yerinde elde edilen bulgu ve tespitlerin birbiriyle çeliştiğine dikkat çekildi. 

Yıldırım: Bir sonraki davada hocaları dinleteceğiz

Şule Çet ailesinin avukatı Umur Yıldırım, bianet'e yaptığı açıklamada bilimsel mütaalaya ilişkin şunları söyledi:

"Bu bilimsel mütaala, olayın sanıkların anlattığı gibi olmadığını söylüyor. Onların anlattıklarıyla eldeki verilerin ne kadar çelişkili olduğunu gösteriyor. Mahkemenin atadığı bilirkişi heyeti var, biz onu bekliyoruz.

"Sanıkların anlatımın kurgu olduğunu bilimsel olarak ortaya koyan bu raporu hazırlayan hocamızın da bir sonraki duruşmada dinlenilmesini isteyeceğiz.

"Normalde bu celse 17 Haziran'daki olay yeri keşfinin raporu gelmesi gerekiyordu. Ancak yetiştiremediler mi ne olduğunu tam bilmiyorum. Tam olarak davada karar verilmesi için bazı belgeleri bekliyoruz. Maalesef bizim ülkemizde adalet yavaş işliyor, hukuken bunu anlıyorum ancak şunu unutmamak gerekir, geç gelen adalet adalet değildir.

"Bu dava hepimizin vicdanında önemli yer tutan bir dava. Toplumun adalet beklediği bir dava. Umuyorum ki yakın zamanda sanıkların gereken cezayı almasını sağlayacağız."

(EMK)