Haberin Kürtçesi için tıklayın
Kritik bir dönemeç olarak gösterilen 14 Mayıs'taki Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçiminin belirleyicilerinden biri de genç seçmenler.
Bu yıl ilk kez yaklaşık 6 milyon genç seçmen sandığa gidecek. İttifaklar da gençleri sandığa çekmek için vaatlerde bulunuyor. Diyarbakır'da gençlik çalışmaları yürüten Z Kuşağı Derneği'den Eren Gültekin ve Merve Uluk bianet'in sorularını yanıtladı.
İşsizlik, gelecek kaygısı, ekonomik fırsatlar, eğitim, eşitsizlik, adalet ve sağlık gibi konuların genç seçmenin endişeleri arasında yer aldığını söyleyen Eren Gültekin şunları söyledi:
"14 Mayıs dönüm noktası"
"Siyasiler, biz gençlerin taleplerine fazlasıyla duyarlı olmalı ve daha fazla söz sahibi olmamızı sağlayacak politikalar oluşturmalı. 14 Mayıs 2023'te gerçekleşecek seçim, Türkiye için bir dönüm noktası olacaktır. Seçilecek adayların, bizim taleplerimize yanıt verecek, ekonomik ve sosyal adaleti sağlayacak politikaları benimsemesi önemli. Bu sayede, biz gençler siyasi sürece daha fazla dahil olabilir ve ülkemizin geleceği için etkili bir şekilde söz sahibi olabiliriz."
İttifakların gençlere sunduğu vaatleri değerlendiren Gültekin şöyle devam etti:
"Millet İttifakı, gençlerin sorun ve taleplerine karşılık vermede başarılı bir performans sergilerken, Cumhur İttifakı bu konularda yeterli politikalar sunamıyor ve gençlerin taleplerine yeterince yanıt veremiyor. Dolayısıyla, Millet İttifakı'nın gençlere yönelik politikaları, ülkelerinin geleceği için daha etkili ve sürdürülebilir bir siyasi sürece katkı sağlayabilirken, Cumhur İttifakı'nın bu konuda epey başarısız olduğu söylenebilir."
"Yeni bir siyasi alternatif yaratmalıyız"
Z Kuşağı Derneğinden gazetecilik öğrencisi Merve Uluk ise "Genç örgütler olarak seçimlerde en çok adalet, eşitlik, kalkınma, istihdam, güvenlik, barış istiyoruz. Ülkemizin geleceği için bize katılım ve temsil imkânı veren, gençliğin sesini duyan ve haklarını koruyan partilere oy vereceğiz. Mevcut olan ittifakların hiçbiri gençlerin sorun ve taleplerine karşılık bulmuyor. Bu ittifaklar sadece kendi çıkarları için varlar ve gençliği yok sayıyorlar. Gençler olarak biz yeni bir siyasi alternatif yaratmalıyız" dedi.
Diyarbakır'daki gençlerin Türkiye'nin bir parçası olduğunu ve ülkenin yaşadığı ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel sorunlardan aynı oranda etkilendiğini hatırlatan Uluk şöyle devam etti:
"Diyarbakır'daki gençlerin bu sorunları daha yoğun ve farklı bir şekilde yaşadıklarını da söylemek gerekir. Diyarbakır, Türkiye'nin en büyük Kürt nüfusuna sahip illerinden biri ve uzun yıllardır devam eden Kürt sorunu nedeniyle çatışma ve göç gibi olumsuzluklarla karşı karşıya. Bu durum Diyarbakır'daki gençlerin hem kimlik hem de güvenlik açısından sorunlar yaşamasına yol açıyor. Diyarbakır'da yaşayan gençlerin bir diğer sorunu da sokakta çalışmak veya yaşamak zorunda kalmaları."
(SY/AÖ)