Haberin İngilizcesi için tıklayın
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk Özen'in tutuklu gazetecilere ilişkin Meclis araştırma önergesinin, diğer önergelerin önüne alınarak görüşülmesi için bugün TBMM Genel Kurulu'na öneri sundu.
Önerinin gerekçesini açıklamak üzere kürsüye gelen Yeşil Sol Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, "Geçtiğimiz günlerde Dünya Hukuk Günü'nü [10 Temmuz] geride bıraktık ve burada en çok aslında ihtiyacımız olan şey düşünce, ifade ve basın özgürlüğü" dedi.
"Kürt medyasına yönelik tutum değişmiyor"
"Son 10 yılda, hatta son 20 yılda temel insan hakları, düşünce, ifade ve basın özgürlüğü Türkiye'nin esas aldığı konuların başında mı geliyor, yoksa artık bu iktidar döneminde bir istisnaya mı dönüştü?" diye soran Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Görünen o ki artık esas aldığımız konuların başında gelmiyor. Bu tamamıyla bir istisnaya dönüşmüş durumda. Özellikle de muhalif gazetecilere yönelik ama bu muhalif gazeteciler içinde de özel bir başlık açmam gerekiyor.
Kürt gazeteciler ve Kürt medyası için iktidarlar değişiyor ama Kürt medyasına yönelik baskılar, onlarla ilgili yaratılmak istenen algı hiçbir dönem değişmiyor. Her nedense değişen iktidarlara rağmen Kürt medyasına yönelik tutum değişmiyor."
Doğan ayrıca, Diyarbakır'da 15'i tutuklu olmak üzere 18 gazetecinin yargılandığı davaya dikkat çekti.
İfade Özgürlüğünün On Yılı kitabı
IPS İletişim Vakfı Yayınları'ndan çıkan "İfade Özgürlüğünün On Yılı - İkinci Kitap: 2012-2022" kitabını vekillere gösteren Ayşegül Doğan, kitaptan bir bölüm de okuduğu konuşmasında şunları söyledi:
"Buraya bir kitap getirdim. 'İfade Özgürlüğünün On Yılı' başlıklı bir kitap. Son kitabı meslektaşım, gazeteci arkadaşım Gökçer Tahincioğlu bianet için derledi ve ben bu kitaba bir bölüm yazdım.
Bu bölümü yazarken, bu davayı görmeden yazamayacağım gibi hissetmiştim ve bu altı ay önceydi. Ben o dönem milletvekili değildim. Tabii aday da değildim. Şimdi niye bunu hatırlatıyorum? Yazdığım bu bölümde tutuklu Kürt gazetecilere sorular göndermek istedim hapishaneye.
Ömer Çelik, Mezopotamya Ajansı editörü, şu anda tutuklu yargılanan gazetecilerden biri. 13 aydır haksız ve hukuksuz bir şekilde içeride. Sordum kendisine hikayesini, aynen şöyle cevap verdi:
'Son yıllarda yaşananların tümü aslında 100. yılına giren Cumhuriyet'in panoraması gibi. Kendi hikayemden yola çıkarak son 10 yıla dair bir örnek vermek gerekirse, 2011 yılında AKP iktidarının onayı ile Gülen Cemaati'nin kontrolündeki emniyet-yargı eliyle suç kapsamına sokulan haberlerimden dolayı 'örgüt üyeliği' iddiasıyla yargılandığım KCK Basın Davası'ndan bir buçuk yıl tutuklu kaldım. Hakkımızda fezleke hazırlayan polisler, bizleri yargılayan hakimlerin bir kısmı bugün cezaevindeler ama davamız 11 yıldır sonuçlanmadı' diyor Ömer Çelik, şu anda yine içeride.
'O davada beni gazeteci olarak kabul etmeyen devlet, Çözüm Süreci'nde bana sarı basın kartı verdi' diyor Ömer Çelik. Bu arada sarı basın kartı olmayan bazı gazetecileri 'iktidara yakın olanlar' ve 'olmayanlar' gibi tanımlayıp bir dönem gazeteci olarak kabul etmediniz. Hâlâ da kabul edilmiyorlar, etmediniz diyorum. Çünkü maalesef artık yargı talimatla çalışıyor.
'Süreç, iktidarın hesaplarıyla örtüşmeyip akamete uğratılınca' diyor Ömer Çelik, 'sarı basın kartım iptal edilip devletin gözünde yeniden terörist oldum.'
Ömer Çelik kim? Çalıştığı iki kurumun kapısına KHK'larla kilit vurulmuş, üç kez gözaltına alınmış, hepsinde tutuklanmış, 10'a yakın hakkında soruşturma açılıp bunlardan 4'ü yargılamaya dönüşmüş.
Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Musa Çetin'in şikayetiyle yargılandığı davada beraat etmiş fakat eski Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın ele geçiren e-mailleri ile ilgili yargılamada 1 yıl 6 ay hapse mahkum edilmiş, dosyası istinafta.
KCK Basın Davası devam ederken, şu anki soruşturmada da iddianameleri biliyorsunuz ki birkaç ay önce hazırlandı, 13 ay sonra ilk kez hakim karşısına çıktılar. Hiçbiri suç işlemedi. Suç işlemediklerini söylüyorlar."
Öte yandan Yeşil Sol Parti'nin araştırma önergesinin görüşülmesine ilişkin önerisi reddedildi.
(VC)