İsveç'te Yüksek Mahkeme verdiği bir kararla HDP'de aktif çalıştığını beyan eden M.K.'nin Türkiye'ye iade edilmesinin yolunu açarken, M.K. hakkında nihai kararı İsveç hükümeti verecek.
Yüksek Mahkeme'de M.K. hakkında görülen duruşmaya bilirkişi olarak katılan Stockholm Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Paul Levin, bianet'e konuştu.
"Terör yasası hazırlığı yıllar önce başladı"
İsveç'in NATO'ya üyeliğinin gündeme gelmesi sonrası Türkiye ile tartışma konusu edilen "terör yasasına" dikkat çeken Levin, "İsveç'te bu yasanın hazırlığı NATO'ya üyelik tartışmalarından uzun zaman önce yapılmıştı. Yani müzakerelerden çok önce. Hatta planlanan yasa değişikliği, kısmen anayasa aykırı olduğu için kimi parlamenterler itiraz etmişti" dedi.
Tasarının 1 Haziran'da yasalaşmadan önce sene başında anayasa değişikiliği yapıldığını anımsatan Levin, "teröre finans, eleman kazandırma ile propaganda" suçlarının tanımında değişiklikler yapıldığını kaydetti.
"Siyasi nedenlerle iltica edenleri riske atabilir"
Yasa değişikliğinin İsveç'e siyasi nedenlerle iltica eden yurttaşları etkileyebileceğini düşündüğünü ifade eden Levin, "Yasa kuşkusuz terör örgütlerinin faaliyetlerini sınırlandıracaktır. Ancak açıkçası Kürtleri de etkileyebileceği endişe ve korkusunu yaşıyorum. Bu endişemin ne kadar alt yapısı bilemesem de onları riske atabilir" diye konuştu.
Levin, "İsveç'teki Kürt toplumu oldukça rahatsız. Yasa bir şekilde farklılıklar yaratacaktır. PKK'nin faaliyetlerini sınırlandırabilir ama Kürtleri de tehlikeye atabilir. Biliyorsunuz burada yasa nezdinde PKK ve YPG ayrımı da var. Yasanın nasıl uygulanacağını görmek lazım" dedi.
"İade talebinin zamanlaması tuhaf ve manidar"
M.K.'nin duruşmasına bilirkişi olarak görüşlerini sunan Levin, şunları kaydetti: "Ben duruşmada Türkiye yasalarını yorumladım. Türkiye'de insan hakları ve ifade özgürlüğü konusundaki sıkıntıları anlattım. Türkiye, M.K.'yi yıllar sonra iade talep etti. Bu zamanlama açısından tuhaf ve manidar oldu. Çünkü, M.K. yıllar önce tahliye edilmiş."
Yüksek Mahkeme'nin Türkiye'ye M.K. hakkında "terör propagandası" ya da "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlarından bir soruşturma açılıp açılmadığını sorduğunu aktaran Levin, "Herhangi bir soruşturma olmadığını resmi olarak bildirdiler. Sadece, koşullu salıverilmeden geriye kalan iki yıl kadar süreyi yatacakmış" dedi.
"Türkiye söz verdi, aksi sözleşmeye aykırı"
Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesine'ne göre iade talebinde bulunan tarafın prosedüre uymasının zorunluluk olduğuna dikkat çeken Levin, "Türkiye, sadece adli suç için iade talebi yaptı. Türkiye, başka bir soruşturma olmayacağına dair söz verdi, aksi suç olur. İsveçli yargıçlar yeni bir dava açılmayacağına inanarak iadeye yol açtı" ifadelerini kullandı.
Bugün yeni bir iade talebi görüşülecek
Levin, son olarak şunları söyledi: "Yüksek Mahkeme, bugün 'teröre finans sağlama' suçalamasıyla iade talebi bulunan bir Kürdün duruşmasını görecek. Ne karar çıkacak merakla bekliyoruz."
Ne olmuştu?
İsveç'te Yüksek Mahkeme'nin iade edilmesi yönünde karar verdiği M.K., 2014'te "içinde esrar bulunan bir çanta taşıdığı" gerekçesiyle Türkiye'de 4 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
TIKLAYIN - Türkiye, HDP'li yurttaşın iadesini istedi, İsveç yeşil ışık yaktı
35 yaşındaki M.K., Türkiye'de şartlı tahliye edildikten sonra iş bulup 2018'de İsveç'e yerleşmişti. Ancak Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine 30 Ağustos 2022'de cezasının geri kalanını Türkiye'de çekmek üzere İsveç'te tutuklanmıştı.
Yüksek Mahkeme'nin iadesi yönünde görüş bildirdiği M.K. hakkında nihai kararı İsveç hükümeti verecek.
(NT)