* Fotoğraf: Anadolu Ajansı (AA) - Arşiv
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, dün (23 Ocak) yaptığı günlük basın toplantısında bir gazetecinin İsveç'te Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına ilişkin sorusuna da yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "İsveç'in artık NATO'ya giremeyeceğine" ilişkin açıklamasına atıfta bulunan gazeteci, Ned Price'ın Erdoğan'ın bu açıklamasına yanıtının ne olduğunu sordu.
ABD'nin Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğini "güçlü bir şekilde desteklediğini" kaydeden Price, iki ülkenin "NATO'ya katılmaya hazır olduğunu" söyledi. Bu bağlamda her iki ülkenin de "askeri yeterliliklerine, on yıllar öncesine dayanan güvenlik işbirliğine ve birlikte yapılan tatbikatlara" değinen Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, "Bu iki ülke İttifaka katılmaya hazır çünkü aynı zamanda oldukça gelişmiş demokrasiler" dedi.
"Bir şey yasal ama korkunç olabilir"
Price, cevabının devamında özetle şöyle konuştu:
"Son günlerde gördüklerimize gelecek olursak, örgütlenme özgürlüğünü ve barışçıl toplanma hakkını herhangi bir demokrasinin unsurları olarak destekliyoruz. Ancak, İsveç Başbakanı'nın da dediği gibi çok sayıda insan için kutsal olan bir kitabı yakmak saygısızca bir eylemdir.
"Bu ülkede bir deyişimiz var, bir şey yasal ama korkunç olabilir. Bence İsveç'de gördüğümüz de bu kategoriye giriyor.
"Aynı zamanda, İsveç'te olan olayın art niyetle, Atlantik ötesinde Avrupa'daki müttefiklerimiz arasındaki birliği zayıflatmak için yapılmış olabileceğinin de farkındayız. Finlandiya ve İsveç'in NATO müttefikleri olmaya hazır olduğunu hissediyoruz. Bunu sürekli ifade ettik ama nihayetinde bu, Finlandiya ve İsveç'in Türkiye ile varması gereken bir karar ve fikir birliği."
"Kimse orada yaşananları savunmuyor"
Bu yanıt üzerine, bir gazeteci ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price'a İsveç'tek olayı kınayıp kınamayacağını sordu.
Olayın rahatsız edici, son derece saygısızca olduğunu söyleyen Price, gazetecinin "Birleşmiş Milletler dahi kınadı, Dışişleri Bakanlığının bunu kınamaktan alıkoyan şey nedir?" ise özetle şu yanıtı verdi:
"Kimse orada yaşananları savunmuyor. Aynı şeyi üst düzey İsveçli yetkililerden de duydunuz. Demokrasilerde toplanma özgürlüğü var. İfade özgürlüğü var ve bu ifade özgürlüğü bazen insanlara saygısız, iğrenç ve mide bulandırıcı eylemlere gerçekleştirme hakkı verebiliyor. Tüm bunlar bu yaşananları tanımlıyor."
Başka bir gazeteci ise bunun üzerine Ned Price'a "Bu konuda her türlü ifade kullandınız. Saygısız dediniz, mide bulandırıcı, tiksindirici dediniz ama kınamadınız. Rusya bile kınadı. Siz neden bu nefret eylemini kınamıyorsunuz?" sorusunu yöneltti.
Price, "Bu eylemi kınamaktan kaçınmıyorum. Daha önce de dediğim bu tiksindirici bir eylem" yanıtını verdi.
Daha önceki ifadelerini yineleyen Price, bu eylemin "vahşice" olduğunu ve bunu yapanın ise bir "provokatör" olduğunu kaydetti.
Ned Price ayrıca söz konusu Kuran yakma eyleminin İsveç hükümetinin eylemi olmadığını, Türkiye ile İsveç'in arasını açma kastıyla hareket eden kötü niyetli bir provoktörün eylemi olduğunu belirtti.
Beyaz Saray Sözcüsü: Son derece saygısızca
Öte yandan, Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre de İsveç'te yaşanan olayı günlük basın toplantısında değerlendirdi.
Jean-Pierre, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson'un, birçok kişi için kutsal olan bir kitabın yakılmasına ilişkin "yasal olabilir ama bu eylemin münasip olduğu anlamına gelmez" yönündeki açıklamasını desteklediklerini, bu davranışın "son derece saygısızca bir eylem" olduğunu söyledi.
Jean-Pierre, Türkiye, Finlandiya ve İsveç'in önemli adımlar attıklarını belirterek, iki ülkenin NATO üyesi olmaya hazır olduğu ve bunun Avrupa'nın güvenliği için iyi olacağı değerlendirmesinde bulundu. Sözcü, Türkiye'nin "muteber bir ortak" olduğunu da ifade etti. (SD)