* Çizim: Ercan Altuntaş
8 Kasım 2021: Altıncı duruşmanın ilk oturumu yapıldı. Mahkeme heyeti başkanı Bahtiyar Çolak görevden alındı, yerine Yıldıray Kaya başkan olarak atandı. Avukatlar, dosyaya gelen evrak sayısı ve duruşma periyodlarının sıklığına dikkat çekerek, savunmaya hazırlık için yeterli sürelerinin olmadığını belirtti. Adil yargılamaya uygun bir periyod oluşturulmasını istedi.
9 Kasım 2021: Avukatlar, duruşma periyodlarının yeniden düzenlenmesi taleplerinin karara bağlanmaması nedeniyle duruşmaya katılmadı. Mazeretleri bildirmek için sadece iki avukat katıldı.
11 Kasım 2021: Avukatların duruşma periyodlarına dair talepleri reddedildi. Mahkeme heyeti, duruşmaya katılmayan avukatlar hakkında işlem yapılacağını açıkladı. Tutuklu siyasetçilerin koğuşlarda bilgisayar ve internet bulundurulması talebini "mahkemenin vereceği bir karar olmadığı" gerekçesiyle reddeden heyet, yargılanan siyasetçilerin milletvekili olduğu dönemde yaptıkları konuşmaların Meclis'ten istenmesine karar verdi.
Öte yandan, duruşma devam ederken Hâkimler ve Savcılar Kurulu'na giden avukatlar, mahkeme heyeti hakkında "görevi kötüye kullanma" suçlamasıyla başvuruda bulundu. Bu başvuru, işleme dahi konulmadı. Gerekçesi de açıklanmadı.
29 Kasım 2021: Yedinci duruşmada mahkeme heyeti başkanının ardından heyet üyesinin de değiştirildiği görüldü. Avukatlar, bu durumu Adalet Bakanlığı'nın davaya müdahalesi olarak değerlendirdi.
47 kişinin "müşteki" sıfatıyla alınan ifadeleri dosyaya eklendi. Bunlardan sadece 10 kişi şikâyetçi olduğunu belirtti, diğerleri katılma talebinde bulunmadı.
Duruşmada konuşan Dilek Yağlı'nın konuşmasına müdahale edildi. "Sizi savunma yapmak üzere çağırdım" diyen mahkeme başkanına Yağlı, "Hayır, ben savunma vermiyorum, bu durumda ne yapacaksınız?" dedi. Mahkeme başkanı, "görürsünüz" diyerek soru sormaya başladı. Savunma vermeyeceğini yineleyen Yağlı, heyeti reddettiğini belirtti.
Mahkeme heyeti, reddi hâkim ve duruşmalara makul süre verilmesi taleplerini reddetti. Avukatlar, mahkemenin kararını sıralara vurarak ve alkışlarla protesto etti.
30 Kasım 2021: Duruşma periyodlarının değişmesi talepleri reddedilen avukatlar ve tutuklu siyasetçiler duruşmaya katılmadı. Salonda sadece bazı AKP milletvekilleri, çevik kuvvet polisleri ve askerler yer aldı. Mahkeme heyetinin gelmemesi nedeniyle 5 saat gecikmeli başlayan duruşmada, Av. Cihan Aydın, reddi hâkim taleplerinin bir üst mahkemeye taşınmasını talep etti. Talep kabul edildi.
1 Aralık 2021: Avukatlar ve tutuklu siyasetçiler yine duruşmaya katılmadı. Bu konuyla ilgili mütalaa veren savcı, "Sağlıkla ilgili olan mazeretlerin kabulüne ancak mahkeme periyodlarına ilişkin olan ve toplu halde sunulan mazeretlerin protesto amaçlı ve dosyayı uzatmaya yönelik olması anlaşıldığı üzere, mazeretlerin reddine ve raporu bittiği anlaşılan Ahmet Türk'ün dinlenmesi için gereğinin yapılmasına karar verilmedir" dedi.
Mahkeme heyeti, tüm mazeret taleplerini reddetti. Ayrıca, tutuksuz yargılanan Ahmet Türk ve demans teşhisi konulan Aysel Tuğluk'un bir sonraki duruşmada dinlenmesine karar verdi.
3 Aralık 2021: Avukatlar ve tutuklu siyasetçilerin katılmadığı duruşmada sadece Ankara Barosu'ndan bir avukat gözlemci sıfatıyla yer aldı. Mahkeme heyeti, boş salonda duruşmayı sürdürdü. Yapılan başvuruları "yargılamayı uzatmaya yönelik girişimler" olarak nitelendirip reddetti.
6 Aralık 2021: Tutuklu siyasetçiler ile avukatların katılmadığı duruşmada reddi hâkim talebini bir üst mahkeme olan Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderen mahkeme heyeti, başvuru sonuçlanmamasına rağmen duruşmayı sürdürdü. 5 dakika süren duruşmada heyet, mazeret dilekçelerini kabul etmedi.
10 Aralık 2021: Duruşma boş salonda yapıldı. Mahkeme heyeti, avukat ve yargılanan siyasetçilere duruşmada hazır bulunmaları için yazı gönderileceğini belirterek, gelmemeleri durumunda duruşmalara katılma hakkından feragat ettiklerinin anlaşılacağını ve müşteki beyanlarının alınması ve delil incelemesi aşamasına geçileceğini söyledi.
20 Aralık 2021: 8. duruşma periyodu başladı. Önceki duruşmada hakkında zorla getirilme kararı verilen Ahmet Türk, duruşmaya Mardin'den SEGBİS ile katıldı. Yerine kayyım atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Türk, "12 Eylül'ü yaşadım. Aradan 50 yıl geçmesine rağmen bugün aynı hukuksuzlukla karşı karşıyayız" dedi.
Duruşmada söz alan tutuklu siyasetçiler, cezaevinde tecavüze maruz kaldığını belirten ve intihar ettiği iddia edilen Garibe Gezer'le ilgili açıklamalarda bulundu. Gezer'in kardeşi Bilal Gezer, 6-8 Ekim Kobanî olayları sırasında yaşamını yitirmişti. Figen Yüksekdağ, "Garibe Gezer'in ölümü Türkiye'deki yargı ve cezaevi sisteminin insanlık dışılığının çok somut, çok açık ve güncel resmidir" dedi. Gültan Kışanak da "Bir kadın çıkıp tacize, tecavüze uğradım dediyse ve bir şey yapılmamışsa başta iktidar, Adalet Bakanlığı, savcı, cezaevi idaresi herkes bundan sorumludur" diye konuştu.
21 Aralık 2021: Selahattin Demirtaş, bir ay önce kendilerine 5 bin 800 sayfa yeni bir evrak tebliğ edildiğini belirterek, "Teknik olarak tamamlanmamış bir iddianameye karşı savunma yapmaya zorluyorsunuz bizi. AKP-MHP üyelerinden oluşan HSK, sizi bu mahkemeye atadı. 'Bir an önce bitirin' diye size talimat yağdırıyorlar" dedi. Mahkeme heyetinin, IŞİD üyelerinin yargılandığı Paris Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını, bu davada tutukluluğun devamı için emsal almasına atıf yapan Demirtaş, "Bu, dünya yargılama tarihinde bir ilktir. Barbar bir tecavüzcü ordusunun yargılandığı davayı bizim davamıza emsal göstermenizi reddediyoruz. İlla ki yazacaksanız 10 Ekim Davasını gören, Suruç Davasını gören mahkemelere yazın bu davayı emsal olarak. İlla bir mahkemeyi emsal alacaksanız Strazburg'ta bir mahkeme var, adı da AİHM, onu emsal alın" dedi.
23 Aralık 2021: Tutuksuz yargılanan Gülfer Akkaya, Alevi kadınlarla ilgili yazdığı "Yol Kadındır" kitabının kapak resminin delil olarak gösterildiğini belirterek, "Bu kumpas davasının gerçek amacı HDP'yi kapatarak, yöneticilerini tutuklayarak birlikte yaşama umudunu yok etmektir" diye konuştu.
24 Aralık 2021: Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde tutulan ve sağlık durumu kötüye giden Aysel Tuğluk için yazılan müzekkereye cevap geldi. Tuğluk'un Adli Tıp Kurumu'na sevk edileceği bildirildi.
Mahkeme heyeti ile avukatlar arasında, duruşma tutanakları konusunda tartışma yaşandı. Avukatların "Cezaevlerinden gelen yazıları duruşma tutanaklarına yansıtmıyorsunuz ya da gerçek dışı yansıtıyorsunuz" şeklindeki sözlerini kesen mahkeme heyeti, tutanağa avukatların sözlerini geçmek yerine "Düzeni bozacak şekilde davranışlarda bulundu" diye yazdırdı.
İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT, Adalet Bakanlığı ve Karayolları Genel Müdürlüğü avukatları davaya katılma talebinde bulundu. Bu konuda söz isteyen savunma avukatlarının mikrofonunu açmayan mahkeme heyeti başkanı, avukatlara bağırdı.
Müdahillik taleplerini tutuklu siyasetçiler de reddetti. Ayla Akat Ata, "Bugün burada müdahillik talebinde bulunan kurumlar, bu saldırıları engelleyebilirlerdi. Ben o gün saldırıya uğradığımda ölebilirdim" dedi. Bircan Yorulmaz da "Emniyet Genel Müdürlüğü, olayları engellemesi gerekirken buraya gelmiş müşteki olmak istiyor" ifadesini kullandı.
27 Aralık 2021: Kendilerine önceden bilgi verilmeden müştekilerin dinlenecek olması avukatlar tarafından tepkiyle karşılandı. Mahkeme heyeti itirazları dikkate almayarak müştekilere söz verdi. Müşteki Serkan Yazıcı ve Sedat Sarıkaya şikâyetçi olmadıklarını belirtti. Müşteki polis memuru Mustafa İmal, devletin araçlarının zarar gördüğünü ve evine ateş açıldığını söyledi. İmal, avukatların soruları üzerine, salonda bulunanları olay yerinde görmediğini kaydetti. İmal, "Bilmediğim, görmediğim insanlardan nasıl şikâyetçi olabilirim, buradakileri görmedim" dedi. Mahkeme heyeti başkanı, Selahattin Demirtaş'ın ismini vererek İmal'a "şikâyetçi misin?" diye sordu. Soruya itiraz eden Av. Cemile Turhallı Balsak, "Soru sorduğunuz kişi bir polis memuru. Bu soruya o kolluğun 'Demirtaş'tan şikâyetçi değilim' deme şansı var mı?" dedi.
AKP avukatı Muammer Cemaloğlu, davaya katılma talebinde bulundu. Nazmi Gür, "Az önce AKP avukatı, size, vereceğiniz cezayı dikte etti. O olayların birinci derece sorumlusu iktidar partisidir, AKP'dir. Rakiplerimiz olan siyasi partilerin müşteki olmasına itiraz ediyorum" dedi.
28 Aralık 2021: Hakkında yakalama kararı bulunan HDP eski MYK üyesi Zeynep Karaman tutuklandı. Böylece davada tutuklu sayısı 22'ye çıktı.
Duruşmada müştekiler dinlendi. Müştekiler, davadan evlerine gelen tebligat ile haberdar olduklarını söyledi. Müştekilerden sadece Bedriye Saka Balcı, Selahattin Demirtaş'tan şikâyetçi olduğunu belirtti. Avukatların, Demirtaş'ın çağrısını nerede duyduğunu sorması üzerine Balcı, "Bilmiyorum, ama miting alanında olması gerekiyordu" diye yanıt verdi.
MHP avukatı, davaya katılma talebinde bulundu. MHP'nin müdahillik talebine dair konuşan Alp Altınörs, "MHP bu davanın her yerinde. Bu davanın ilk gününden bugüne kadar biz hep MHP ve Devlet Bahçeli'yi gördük. Bugün de mağdur olarak kendilerini sunmaya çalışıyorlar" dedi.
Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) avukatı Hasan Ece de katılma talebinde bulundu.
31 Ocak 2022: Davanın 9. duruşma periyodu başladı. Sağlık sorunları yaşayan Aysel Tuğluk'un 3 hafta süreyle Adli Tıp Kurumu tarafından gözlem altında tutulacağı bilgisi paylaşıldı. Tuğluk'un duruşmalardan vareste tutulması talebi kabul edilmedi.
1 Şubat 2022: Duruşmaya AKP Hatay Milletvekili Hüseyin Şanverdi de katıldı. Salondaki AKP'liler, tutuklu siyasetçilerin fotoğrafını çekti. Savunma yapan Bülent Parmaksız, "IŞİD denilen barbar Kobanî'ye saldırıyor, biz de buna karşı Kobanî'ye destek mesajı yayınladık. Davanın özeti budur. Biz de bunun için yargılanıyoruz. Tarih bu yargıyı başka türlü yazacak" dedi.
3-4-7-8 Şubat 2022: Duruşmalar Bülent Parmaksız'ın savunmasıyla devam etti. Parmaksız, "Kürtler ne kadar özgürse Türkler de o kadar özgürdür" dedi.
10 Şubat 2022: Müştekiler dinlendi. Müşteki beyanından sonra söz alan Selahattin Demirtaş, "Müşteki, ben bana zarar verenlerden şikâyetçiyim diyor, ama siz evirip çevirip ısrarla bizden şikâyetçi olduğunu söyletmeye çalışıyorsunuz" diyerek, heyet başkanına tepki gösterdi. Bir müştekinin şikâyetinden vazgeçmesi üzerine hâkim, birkaç kez "şikâyetçi misin?" diye sordu. Kürtçe tercüman olmaması nedeniyle Zeynep Ölbeci müştekiye soru soramadı.
Mahkeme heyeti başkanı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın gönderdiği 'ABC 123' isimli tanığın ifadesini dosyaya ekledi.
11 Şubat 2022: Tanık ifadelerine dair konuşan Figen Yüksekdağ, "FETÖ yöntemidir gizli tanıklık müessesesi. Terör örgütü olarak gördüğünüz FETÖ'nün yöntemlerini ısrarla devam ettiriyorsunuz. Gizli tanığın araya girmesi, bu dava üzerindeki şaibeyi, bu davanın öngörülemezliğini, güvenilmezliğini bir kez daha teyit etmiştir. Bu yargılama meşru görülemez. Benim gizli tanığım yoktu, sağ olsunlar bana da verildi. Artık benim de gizli tanığım var. Biz HDP olarak 7 Haziran'dan beri bir toplumsal mucizeyi hayata geçirdiğimiz için yargılanıyoruz. Siyasi operasyonlarla ters yüz etmeye çalışıyorsunuz ama yetmez. Bunu sizin aklınız almaz, iktidarın da aklı almaz" dedi.
Sebahat Tuncel ise mahkeme heyetine "Çekilin aradan. Kürt meselesini mahkeme salonlarında çözemezsiniz" diye seslendi.
TIKLAYIN - Duruşmalara giden yol | 6/8 Ekim 2014 - 25 Nisan 2021
TIKLAYIN - Kobanî davası kronoloji (1-5. Blok Duruşmalar)
TIKLAYIN - Gerçeği ters yüz eden hukuk
TIKLAYIN - Kobanî davası kronoloji (6-9. Blok Duruşmalar)
TIKLAYIN - Avukat Özdoğan: Kararlar adliyede yazılmıyor
TIKLAYIN - Kobanî davası kronoloji (10-11. Blok Duruşmalar)
(DO/SD)