Haberin Kürtçesi için tıklayın
Milli İstihbaharat Teşkilatı (MİT) Kontrterör Dairesi Başkanlığı yapmış olan, 1. MİT raporunu yazan Mehmet Eymür, T24’ten gazeteci Gökçer Tahincioğlu’na konuştu.
Yaptığı açıklamalarda, Ankara’da devam eden faili meçhuller davasına ilişkin bilgiler de verdi.
“Ankara faili meçhuller davası” diye bilinen davada, 90’lı yıllarda iş insanı ve yazarların cinayetleri yargı konusu.
TIKLAYIN - Bir Devlet Projesi Daha Nihayete Erdi
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 13 Aralık 2019’da verdiği beraat kararları, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesince 5 Nisan’da bozuldu. İstinaf mahkemesi, davadaki maddi delillerin yeterince araştırılmadığına hükmetti.
TIKLAYIN - Ankara JİTEM Davası da Beraatla Bitti
TIKLAYIN - Faili Meçhul Cinayetlerin "Susurluk" ile İlgisi Yokmuş
TIKLAYIN - “Bu Davanın Bir Numaralı Sanığı Devlet”
İstinaf mahkemesi, mahkemenin delilleri gözardı ettiğini ifade ederken, cinayetlerin olay yeri incelemesi sırasında bulunan boş kovanlardan silahların menşeinin bulunmasına dek tüm delillerin incelenmesi gerektiğine hükmetti.
Dava yeniden görülmeye başlandı. Bir sonraki duruşma 21 Ocak 2022’de görülecek.
Peker, Ağar, Küçük, Yeşil…
Tahincioğlu, Susurluk'tan Ergenekon davasına, faili meçhul cinayetlerden silah kaçakçılığı operasyonlarına kadar uzanan, Türkiye siyasi tarihine damga vuran olaylar ve skandallarda Eymür'ün isminin de mutlaka ya özne ya tanık olarak yer aldığını yazdı.
Eymür’ün açıklamalarından satırbaşları şöyle:
Sedat Peker
“Kendi de zaten söylüyor. Pirüpak bir adam değil. 15 Temmuz'dan sonraki açıklamaları vs. Bunlara bakmak lazım. E kendisi de korku iklimi yaratmak için bunları yaptım, diye açıklıyor. Devlet böyle insanları neden kullanır… Normalde olmaması lazım…Birileriyle arası bozuldu belli ki.”
Mehmet Ağar
“Ben o dönemden itibaren yazdım. Raporladım. Anlattım. Herkes espriyle rica ediyordu. ‘Bizi de yaz da yükselelim’ diye. Ben yazdıkça Mehmet Ağar güçlendi. Ben bunları yazdım, rapor ettim. O kadar enteresan bir şey ki bu… Menfaatler önemli. Şu an ise biraz sıkışık bir döneme girdi diye tahmin ediyorum.
“Mehmet'le (Ağar) benim aram tanıştığımız zaman iyiydi. O zaman bekârdım. Ankara'ya geldiğinde gelir benim evde kalırdı. Sonra hem ben hem Hiram Bey (Abas) rahmetli, kendisine çok nasihat ettik. Benden küçüktür. ‘Yanlış yapıyorsun, yanlış insanlarla geziyorsun" dedik. "Başbakan da geziyor" dedi. "O siyasi adam, sen polis müdürüsün" dedik.
“(Abdullah Çatlı mı kast ettiğiniz?) Onlar da var. Bir sürü başka ilişkileri de vardı. Kaçakçılar, maçakçılar, bilmem neler. Yavaş yavaş uzaklaştık ondan sonra.”
TIKLAYIN - 1000 operasyonun sahibi: Kim bu Mehmet Ağar?
Yeşil (Mahmut Yıldırım)
“(Yaşadığını) Zannetmiyorum. Oğlu ile falan konuştum. Herhalde parayı bölüşenlerden biri temizledi onu. Ortadan kaybolduğu zaman. Bayağı aradık o zaman. Arabasını Bahçelievler'de bulduk. Şoförü vardı o da ortadan kayboldu.
JİTEM, Veli Küçük
“(JİTEM) Gerçek elbette. Evet. Veli Küçük'ü de iyi tanırım. Çok beni hayal kırıklığına uğratan bir insan. Bir kere Perinçek grubundan. O benim için büyük bir eksi. Yanlış işlere giriştiler.”
Faili meçhuller davası
“(Bu 18 kişiyi devlet mi öldürdü?) Evet işte. Ayhan Çarkın'ın ifadesiyle yapıldı bu dava…
“Devlet benim gözümde her şeyi yapabilir. Meşrudur. Benim için böyle. Ama işin içinde menfaat varsa… ‘Bu kadar para ver yoksa seni öldüreceğim’ Bu insanlar maalesef böyle öldürüldü.
“Çarkın, ‘Onlar yedi, biz aç kaldık’ diyor zaten. Bu devlette olan bazı şeyler komedi… Çiller Özel Örgütü'nü biliyor musunuz? Mesela yok öyle bir şey.
Tansu Çiller
“Mehmet Ağar'ın tesiridir. (Tansu) Çiller'in kendi bilgisiyle yaptığını sanmıyorum. Pirüpak olduğunu söylemek istemem, ama Çiller Özel Örgütü tamamen palavra… 700 kişilik grup varmış, bunların hepsi yanlış.
“Kesinlikle böyle bir yapılanma yok. Benim Çiller Örgütü diye bir örgüt başında olmam, Çatlı ile Ağar ile bu örgütü yönetmem mümkün olabilir mi?
“(Çiller bu cinayetlerden haberdar değil miydi?) Biliyordur. Ama Mehmet Ağar kim bilir nasıl takdim ediyor? Ağar bunlara pasaport veriyor, yetki veriyor.”
Söyleşinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Hakkında1943 İstanbul doğumlu Mehmet Eymür, MİT Kontrterör Dairesi eski başkanıydı. 9 Mart 1971'den sonra MİT'te Hiram Abas'la birlikte Ziverbey'de 1. Ordu Komutanı Orgeneral Faik Türün'ün emrinde çalıştı. Kızıldere ve Ulaş Bardakçı'nın öldürüldüğü operasyonlara katıldı. 1975'te Ankara MİT Bölge Dairesi Başkanlığı Takip Şube Müdürlüğü de yapan Eymür, 1980'de Bulgaristan'a gittikten sonra 1982'de Kenan Evren'in damadı Erkan Gürvit tarafından Çankaya Köşkü'ne çağırıldı. Türkiye'ye döndükten sonra Mardin MİT Bölge Müdürlüğü'ne getirildi. Daha sonra Ankara'da Kaçakçılık ve İstihbarat Şube Müdürlüğü'ne tayin edildi. Başkan yardımcılığı görevine getirildikten sonra 1984'te Genelkurmay Başkanlığı'ndan alınan izinle "babalar operasyonu"nu başlattı. Alaattin Çakıcı'nın yakalanmasının ardından merkeze çağırıldı. Emeklilik kararına direnince MİT Yasası'nın 19. Maddesi işletildi ve Mesut Yılmaz'ın onayıyla Şeker Fabrikaları'na müşavir olarak atandı. Daha sonra emekliye ayrılarak Washington'a yerleşti. Eymür, 2000'de bir gazeteye verdiği demeçte, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım konusunun MİT'le değil kendisiyle özdeşleştirilmesinden rahatsız olduğunu belirterek, "Teşkilatın elemanları arasında yüzlerce Yeşil var. Yeşil önce de vardı, yetkililer ne derse desinler, bundan sonra da olacaktır" dedi. Susurluk'ta ortaya çıkan çete-mafya-siyaset ilişkilerinde kilit bir isim olan Eymür'ün adı, Ergenekon soruşturmasında da geçiyordu. | |
(AS)