*Fotoğraflar: AA.
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Yunanistan ve Türkiye arasında en son toplantı 1 Mart 2016 yılında Atina'da gerçekleştirilmişti.
Bugün İstanbul'da beş yıl aradan sonra bir araya gelen heyetlerde Türkiye grubuna Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal başkanlık yapıyor.
Dışişleri Bakanlığı İkili Siyasi İşler ve Denizcilik-Havacılık-Hudut Genel Müdürü Büyükelçi Çağatay Erciyes de yer alıyor. Tüm gün sürmesi planlanan görüşmeler basına kapalı olarak gerçekleşiyor.
Diyalog soru işaretiyle başlıyor
Atina merkezli greekreporter.com'daki analiz habere göre "diyaloglar büyük bir soru işaretiyle başlıyor, iki tarafında neyin tartışılacağına dair bile baştan fikir ayrılıkları var."
Yine Yunanistan basınına göre Başbakan Kyriakos Mitsotakis'in " Atina, Ege'deki deniz bölgelerinin sınırlandırılması olan tek bir konuyu görüşmek üzere müzakere masasına oturacağı" belirtiliyor.
Haberlerde, Ankara'nın Yunan adalarının askersizleştirilmesi, gri bölgeler ve Ege'deki hava sahası gibi birçok konuyu ele almak istediği vurgulanıyor.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias Cumartesi günü yayınlanan bir röportajda, Atina'nın Türkiye ile keşif görüşmelerine iyi niyetle, yapıcı bir ruhla ve kışkırtıcı olmadan gideceğini söyledi.
Alternatifi Lahey Adalet Divanı
Dendias, "Bu müzakereler sırasında keşif görüşmelerini takip edecek bir anlaşma yoksa, iki tarafın Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'na sunulacak ortak bir metin üzerinde anlaşması gerekecek" dedi.
"İstikşafi görüşmelerin gerginliğin azalmasına yol açacağını umuyoruz" şeklinde konuşan bakan, "Türk tarafı da bu görüşmelere benzer bir ruhla gelecek" vurgusu yaptı.
TIKLAYIN - Doğu Akdeniz'de neler oluyor? (Yazı dizisi)
Yalım Eralp: Anlaşmayla çözülmeli
Emekli Büyükelçi Yalım Eralp, hafta sonu yayınlanan mini dizimizde Akdeniz kriziyle ilgili sorumuza şu yanıtı verdi:
"Bu, diplomasi ve hukuk yoluyla aydınlatılabilecek bir mesele.
Kolay bir soru değil, ne Yunanistan, ne Türkiye tek başına 'bu benim münhasır bölgem' diyemez. Hukuken geçerli değildir.
Yunanistan için de geçerli değildir, bizim için de. Bu ancak anlaşmalar yoluyla çözülür.
İlk önce müzakereler denenmeli, müzakereler sonuçsuz kalırsa Adalet Divanı'na (Lahey) gitmek lazım.
Medeni ülkeler böyle yapar."
(PT)