çizim: Neşe Erdilek
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Çok güzel Erzurum Barı oynardı. Esprili, şakacı bir insandı. Herkese “gazoz kapağı” derdi, çok gülerdik. “Bırak o gazoz kapağını, boşver,” derdi. İnsanlara takılmak için kullanırdı bunu. (Osman Eravcı, arkadaşı)
Birkaç gün sonra radyodan şehit olan arkadaşların isimlerini duyduk. Ömer abinin de ismi okundu. Ardından sendikaya gittim ve Ömer abiyi Sefaköy Mezarlığı’na defnettiklerini öğrendim. (Cihat Kaplan, arkadaşı)
Ömer Narman, 1946 yılında Erzurum ili Narman ilçesinde doğdu. Çiftçi bir ailenin beş çocuğundan biriydi; dört kız, bir oğlan. 18 Mart İlkokulu’nu, Narman Ortaokulu’nu ve Erzurum Yavuz Selim Öğretmen Okulu’nu bitirdi.
Ağrı Doğubayazıt’ta ve Narman Şehitler köyünde öğretmenlik yaptı, son görev yeri İstanbul’du. İstanbul Türkiye Öğretmen Birlik ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) yönetim kurulu üyesiydi.
1 Mayıs 1977’de Taksim’de hayatını kaybetti.
Nasıl öldü?
Türkiye Sosyal Araştırma Vakfı’ndan (TÜSTAV) edindiğimiz otopsi raporuna göre ölüm nedeni karın ve göğüs tazyikine bağlı kaburga kırıkları ile müterafık mekanik asfiksi.
Yani oksijen yetersizliğinden ileri gelen boğulma. Raporda aynı zamanda vücudunda haricen tespit edilen sıyrıkların Ömer Narman’ın sıkışma esnasında yere düşmesi veya düşürülmesi sonucu meydana gelmiş olabileceği yazıyor.
Yakınlara ulaşmak
Ömer Narman’ın yakınlarına, arkadaşlarına ulaşmak pek kolay olmadı. Cumhuriyet Halk Partisi Ankara milletvekili Yıldırım Kaya’nın yardımıyla son ikâmet yerinin İstanbul, Küçükçekmece olduğunu öğrendik.
KESK genel başkanlarından ve TÖB-DER’in son dönem üyelerinden Sami Evren yardımıyla da kız kardeşi Çiğdem Narman’ı ve arkadaşı Cihat Kaplan'ı bulduk. Sağlık sorunları nedeniyle ne yazık ki Çiğdem Hanım’la konuşamadık.
Erzurum Eski Sosyal Hizmetler İl Müdürü ve Kocaeli Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) yönetim kurulu hukuk sorumlusu Cihat Kaplan ve DİSK eski yönetiminden Osman Eravcı’dan 31 yaşındayken kaybettikleri arkadaşları Ömer Narman' dinliyoruz.
Arkadaşı Cihat Kaplan anlatıyor
1977’de İstanbul Fikirtepe Atatürk Eğitim Enstitüsü Türkçe bölümü öğrencisiydim. Gaziosmanpaşa’da ağabeyim Mehmet Kaplan’la kalıyordum. Ağabeyim DİSK Erka Balata fabrikası temsilcisiydi. Akrabam Osman Eravcı DİSK yönetimindeydi. İkisi vasıtasıyla Ömer Narman’la Aksaray TÖB-DER’de tanışmıştım.
TÖB-DER Genel Başkanı rahmetli Talip Öztürk ve DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler ile de aynı dönemde tanıştım. Boş zamanlarımda Aksaray TÖB-DER’e uğradığımda, öğretmen eylemlerinde görüşürdük Ömer abiyle.
Son görüşmemizde ağabeyim Mehmet, Osman Eravcı ile birlikte 1 Mayıs’ta ne yapacağımız konusunda anlaştık. Onlar kendi arkadaşları ile 1 Mayıs 1977 mitingine katılacaklardı.
O gün
O gün Aksaray'a erkenden gittim. Ömer abiyle TÖB-DER kortejine katıldık ve Aksaray’dan yürüyüşe geçtik, Taksim’e yaklaştığımızda saldırıya uğradık. Silah sesleri ve polis sirenlerini hâlâ unutamıyorum. Alanda silahla vurulanlar, yaralananlar, ezilenler vardı. Bir anda neye uğradığımızı şaşırdık.
Topluluğun kaçışması sonucu ben yere düştüm. İnsanlar üzerimden geçti. Birkaç arkadaş beni yarı baygın halde kenara çektiler sonra. Giysilerim parçalanmıştı ve her yerimde kan izleri vardı.
Yürüyemez haldeydim. Biraz kendime gelince yürüyerek eve dönmeye çalıştım ve gece 1 sularında Gaziosmanpaşa’ya dönebildim. Osman abi ve ağabeyim de gelmişti, onlar da yaralıydı fakat Ömer abi yoktu.
Siyasi baskılar
Babası Lütfi amca, annesi Seher teyze tek oğulları olduğu için Ömer abinin üstüne çok düşerlerdi. Hatta Ömer abi doğduğunda Lütfi amca bir sürü kurban kesmiş. Dedesi de Narman’ın kurtuluşunda boğazı kesilerek şehit edilmiş.
Ömer abi evlendikten sonra, 1968’de yılında Erzurum’daki siyasi baskılardan kurtulmak için öğretmen olarak tayin istemiş ve İstanbul’a gitmiş. Eşi İstanbul’a gitmeyi kabul etmediği için ayrılmışlar. Eşi sonra ikinci evliliğini yapmış ama Ömer Abi bekâr olarak yaşamına devam etti.
1968 yılında İstanbul’a geldiğinde Sefaköy Sultan Murat Mahallesi’ne yerleşmiş, Sefaköy Sultan Murat İlkokulu’nda öğretmenlik yapmaya başlamış
Yeri bilinsin
Ömer abinin öğretmen hareketine önemli katkıları olmuştur. Hayatı boyunca da önce Türkiye Öğretmenler Sendikası'nda (TÖS), sonra da TÖB-DER'de aktif olarak çalıştı. Ta ki 1 Mayıs 1977’de aramızdan ayrılana dek.
1 Mayıs 1977’den sonra İstanbul’a defnedildi. Annesi Seher teyze mezarının yeri bilinsin, kaybolmasın diye Sefaköy Mezarlığı’nda bir mezar yaptırdı ona.
Arkadaşı Osman Eravcı anlatıyor
Ömer’i asıl abim tanıyordu yakından ancak abim de vefat etti. Biz aynı memleketliydik Ömer’le. Onunla ilgili hatırladıklarım sınırlı ama hatırlanmasını, böyle pırıl pırıl bir öğretmenin unutulmamasını çok isterim.
Ömer’in fiziksel özelliklerinden aklımda en çok kalan gözleri oldu benim. Çakırdı Ömer. Masmavi gözleri vardı. Kumraldı. Yakışıklıydı. Bir ayağı aksardı.
Babası Lütfi dayı köylerden yumurta toplar, onları satardı. Gezer esnaflık yapardı. Ama beş çocuğunun beşini de kimseye muhtaç etmeden büyüttü. Gözü gibi baktığı, üzerine titrediği tek erkek çocuğunu da 31 yaşında kaybetti.(TY/APA)
Bu metin Etkiniz AB Programı kapsamında Avrupa Birliği finansal desteği ile üretilmiştir. Bu yayının içeriğinden yalnızca "İPS İletişim Vakfı" sorumludur ve hiçbir şekilde Avrupa Birliği'nin görüşlerini yansıtmamaktadır. |
TIKLAYIN - bianet'ten 1 Mayıs 77 Kayıplarının Yakınlarına Çağrı: Bizi Arayın
|
1 Mayıs 1977 Kayıplarını Yakınları Anlatıyor/Tuğçe Yılmaz
Sinema Emekçisi Rasim Elmas 41 Yaşında Taksim'de Öldü
İnşaat İşçisi Bayram Eyi 50 Yaşında Taksim'de
Öğretmen Bayram Çıtak 37 Yaşında Taksim'de Öldü
Liseli Jale Yeşilnil 17 Yaşında Taksim’de Öldü
Öğretmen Kenan Çatak 31 Yaşında Taksim'de Öldü
Öğretmen Ahmet Gözükara 33 yaşında Taksim’de öldü
Öğretmen Hikmet Özkürkçü 39 yaşında Taksim’de öldü
Öğrenci-işçi Niyazi Darı 24 yaşında Taksim’de öldü
Üniversiteli Nazan Ünaldı 19 yaşında Taksim’de öldü
Öğretmen Ömer Narman 31 yaşında Taksim’de öldü
İşçi Ali Sidal 18 yaşında Taksim’de öldü
Hemşire Kıymet Kocamış 25 yaşında Taksim’de öldü
Tezgâhtar Kadir Balcı 35 yaşında Taksim’de öldü
Üniversiteli Hacer İpek Saman 24 yaşında Taksim'de öldü
İşçi Kahraman Alsancak 29 yaşında Taksim’de öldü
İşçi Hüseyin Kırkın 23 yaşında Taksim’de öldü
Üniversiteli Ercüment Gürkut 26 yaşında Taksim’de öldü
Polis Nazmi Arı 26 yaşında Taksim’de öldü
İşçi Mahmut Atilla Özbelen 26 yaşında Taksim’de öldü
İşçi Hasan Yıldırım 31 Yaşında Taksim’de Öldü
Seyyar Satıcı Hamdi Toka 35 yaşında Taksim’de öldü
Bekçi Mehmet Ali Genç 60 Yaşında Taksim’de Öldü
İşçi Ziya Baki 30 yaşında Taksim’de öldü
İşçi Mürtezim Oltulu 42 yaşında Taksim’de öldü
Öğretmen Mustafa Elmas 33 yaşında Taksim’de öldü
Üniversiteli Sibel Açıkalın 18 yaşında Taksim’de öldü
İşçi Diran Nigiz 34 yaşında Taksim’de öldü
1 Mayıs 1977 & Cezasızlık
Fehmi Işıklar: 1 Mayıs'77 12 Eylül için bir hazırlıktı
Kani Beko: “Katilleri bulamazsanız, şaibeyi ortadan kaldıramazsınız”
Süleyman Çelebi: "1 Mayıs 1977 Katliamı yapanların yanına kâr kaldı”
Emel Ataktürk: Haysiyet meselesi olarak hatırlamak ve cezasızlıkla mücadele
Nejla Kurul: Gerçekler neden ve kimlerce gizleniyor?
Tuğçe Yılmaz: 43 yıl önceki katliamın izini sürmek
Arzu Çerkezoğlu: Unutmamak, unutturmamak yaşamsal bir mücadele alanı
Tuğçe Yılmaz: Yargılanamayan 1 Mayıs 1977’nin mahkeme yılları