Fotoğraf: AA - Arşiv
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, NTV'de katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla mücadelede Türkiye’nin başarılı olduğunu ifade eden Kalın, ülke genelinde uzun soluklu bir karantina kararı alınmasının ekonomiye maliyetinin çok ağır olacağını belirterek, “Bazen insanlar iyi niyetli ama maalesef altında bilimsel veri olmadan bu tür önerilerde bulunabiliyor. Bunlar keyfi olarak 'şöyle yapalım' denilip karara bağlanacak konular değil” dedi.
Kalın’ın açıklamaları özetle şöyle:
“Avantajlı konumdayız”
“Türkiye bu krize en erken cevap veren ve bu konuda en erken tedbir alan ülkelerden biri olduğu için göreceli olarak avantajlı bir konumdayız.
“Günlük test sayımız 40 bini aştı. Bu, Türkiye açısından iyi bir sayı. Diğer ülkelerin bu konuda sergilediği performansa ve virüsün yayılma hızına baktığınız zaman biz hamdolsun daha iyi bir noktadayız. Can kaybı oranlarında da yüzde 2'lerin altındayız.
“Dünyaya örnek olacak bir süreçten geçiyoruz”
"Sayın Cumhurbaşkanımızın özellikle sağlıkla ilgili, şehir hastaneleri, tıbbi malzeme, sağlık çalışanları, diğer bütün tıbbi ve sağlıkla ilgili konularda yaptığı yatırımlar adeta yıllardır bizi bu salgına karşı bizi hazırlıyormuş.
“Sağlık altyapımızın bu kadar sağlam olması, yoğun bakım ünitelerimizdeki yatak kapasitesi, normal yatak kapasitemiz, şehir hastaneleri, tıbbi malzeme ve diğer konularda dünyaya örnek olacak bir süreçten geçiyoruz ki DSÖ de Türkiye'nin korona ile mücadelesini takdir ile karşıladığını ifade etti.
“Hayatın normalleşmesini konuşmak için erken”
"Hayatın normalleşmesine dair şu anda bir şey söylemek için erken.
"Ancak ve ancak kontrol altına alınıp, insanlar genel manada dünya çapında bağışıklık kazandığı ve eş zamanlı olarak aşı bulunduğunda tam anlamıyla kontrol altına alınmıştır denebilecek.
“Bilim Kurulu’nun Erdoğan’dan dönen kararı olmadı”
"Mesele sadece Bilim Kurulu’nun onların tavsiyeleriyle kalmıyor. Onlar bilimsel açıdan, tıbbi açıdan hadisenin birçok yönüne bakıp tavsiyelerde bulunuyor. Bunlar Cumhurbaşkanımıza geliyor, Cumhurbaşkanımız da bütün bu bilimsel veriler ışığında olması gereken neyse yapılması şeklinde talimatlandırıyor.
“(Kurulun çalışmalarıyla siyasi irade arasında görüş ayrılığı olduğu veya tavsiyelerinin yerine getirilmediğine yönelik haberlerle ilgili) Öyle bir şey söz konusu değil. Şimdi bilimsel veriler dururken Cumhurbaşkanımızın veya bir başka bakanımızın herhangi birisinin kalkıp bunun hilafına bir şey yapması tahayyül bile edilemez. Örneği de yok zaten.
“Bugüne kadar Bilim Kurulunun Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dönen bir tavsiyesi olmadı. Bugüne kadar maske üretiminden ilaç alımına, sokağa çıkma yasağı ilan edilmesinden sosyal mesafenin uygulanmasına kadar gelen bütün tavsiyelerin bu çerçeve içerisinde değerlendirilip hayata geçirildi.
“Ülke genelinde karantinanın ekonomik yükü çok ağır olurdu”
“Başta da sokağa çıkma yasağı isteyenler oldu. Bilim Kurulunun tavsiyeleri çerçevesinde, kamu düzenini dikkate alarak sağlık hizmetlerinin aksamamasını dikkate alacak şekilde ve diğer konularda tedarik yollarının açık olması, temel gıda, tıbbi ve diğer ihtiyaçları sağlayacak bir sistemi de çalıştırma zorunluluğu var.
“Ülke genelinde uzun soluklu bir karantina kararı alınmasının ekonomiye maliyeti çok daha ağır olurdu. Toplumsal hayata ve insan psikolojisine de maliyeti çok çok farklı şekilde olurdu.
“Bazen insanlar iyi niyetli ama maalesef altında bilimsel veri olmadan bu tür önerilerde bulunabiliyor. Bunlar keyfi olarak 'şöyle yapalım' denilip karara bağlanacak konular değil. Bunlar gerçekten devlet aklı ile birlikte ele alınması gereken konular. O yüzden Bilim Kurulu var. O yüzden ilgili bütün birimlerimizin ortak çalışmaları önerileri neticesinde alınan kararlar bunlar." (EKN)
Kaynak: AA